G20’nin yüzde 80’i başkanlık sistemi ile yönetiliyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan G20 ülkelerinin neredeyse yüzde 80’inin başkanlık sistemi ile yönetildiğini, kendisinin bu konu ile ilgili kanaatinin belli olduğunu söyledi.
St. Peterburg, Crowne Plaza otelde basın mensupları ile konuşan Erdoğan, yeni anayasa çalışmaları ile ilgili başkanlık sisteminin adete bir engel gibi gösterilmesinin doğru olmadığını, kendilerinin bu konunun olmazsa olmazları olmadığını ifade etti.
Bu konunun üzerinde çalışmanın günah olmadığını belirten Erdoğan, “Şu anda G20’ye gelen ülkelerin neredeyse yüzde 80’i başkanlık sistemi ile yönetiliyor. Böyle bir tablo var. Şimdi dünyanın gerçeklerini görmek durumundayız. Dünya ekonomik yapısı içerisinde yüzde 90'ı ekonomik ağırlık olarak G20 teşkil ediyor. Bütün bunlardan bir şeyler çıkarmamız lazım. Bir ders çıkarmamız lazım. Neredeyiz, nereye gidiyoruz? Eğer hakikaten çok yoğun, çok pratik neticeler alabilmek, işler yapabilmek istiyorsak, hakikaten sistemin bir gözden geçirilmesi, bu sistem içerisinde de bizim çok daha süratle üretim yapabilecek imkanlara kavuşmamız lazım.” şeklinde konuştu.
İYİ POLİS KÖTÜ POLİS OYNUYORLAR
PKK’nın çekilmeyi durdurduğu yönündeki soruya yanıt veren Başbakan, “Orada biliyorsunuz siyasi kanadın vermiş olduğu beyan farklı, dağdakilerin vermiş olduğu beyan farklı. Yani iyi polis, kötü polis gibi bir rol herhalde paylaşmışlar, böyle bir noktadalar. Dolayısıyla biz bunları değerlendiremeye almaktan öte işimize bakacağız. Bizim yol haritamız neyse bu yol haritamız üzerinde yürümeye devam edeceğiz. Biz kararlarımızda samimiyiz ve bu kararlarımızın arkasında da samimi bir şekilde duracağız. Çünkü Türkiye'nin bu terör belasından bir an önce kurtulması gerekiyor." dedi. Erdoğan Türkiye’de başta Kürtler olmak üzere vatandaşların huzur dolu dönemin devam etmesinden yana olduğunu belirtti.
Zirvede sürdürülebilir kalkınma, istihdam ve finans konularının ele alındığını IMF’in yönetim yapısının değişmesi için de gerekli adımların atıldığını söyledi. G20 zirvesinde Türkiye gibi yükselen ekonomilerin artan ağırlıklarının IMF’nin yönetim yapısına yansıtılmasının önemine değindiğini ifade eden Başbakan, gelişmekte olan ülkelere daha dazla söz hakkı verilmesi ile ilgili talebini aktardığını belirtti.