Çarların şehri St.Petersburg’ta Sultan'larla vals - ÖZEL

Çarların şehri St. Petersburg'da müzikolog, besteci ve Orkesta Şefi Dr. Emre Aracı, Capella Konser Salonu'nda Osmanlı rüzgarı estirdi. Ermitaj Senfoni Orkestrası eşliğinde Osmanlı sultanlarının Avrupai tarzda yazdıkları sanat eserlerini seslendiren Aracı, önceki gece salonu dolduran Rus seyircilerden büyük alkış topladı. Aracı'nın eserleri arasında kimi Avrupalı müzisyenlerin Osmanlı sultanları için yazdığı besteler de bulunuyor.

Marşlar ve valslerden oluşan eserler dinleyenlere unutulmaz bir akşam yaşattı. Üzerinde uzun süre çalışılan projenin hayata geçmesinden memnuniyetini ifade eden Türkiye St.Petersburg Başkonsolosu Mehmet Çınar, "Geçtiğimiz günlerde Rus izleyenlerini St.Petersburg’ta Türk Sinema Haftası ile buluşturmuştuk. Rus sanat severlerden aldığımız memnuniyet verici ifadeler kültürel alanda yapılan bu gayretlerin ne kadar yerinde olduğunu gösteriyor." dedi.

Konser sonrası Emre Aracı  düşüncelerini Cihan Haber Ajansı ile paylaştı. Kültür ve müzik dünyası açısından St. Petersburg'un çok farklı bir yeri olduğunu ifade eden Aracı, "19. yüzyıl Osmanlı imparatorluğunda gelişen batı tarzı besteleri seslendiriyoruz. Dolayısıyla çok farklı bir repertuar çalışması bu. Konserin programından da görüldüğü gibi bizim padişahlarımızın batı türünde yazmış oldukları eserlerı dinletiyoruz. Müziğin böyle bir evrensel dili soz konusu, yani bu batı müziği olduğu için buradaki insanların da tabiki anladıkları, çaldıkları bir lisan. Biz de bu yolla aynı zamanda ülkemizin farklı bir müzik kültürünü burada paylaşıyoruz. Ermitaj orkestrası eşliğinde meşhur Capella Konser salonunda bu eserler ilk defa seslendirilmiş oldu. Benim için çok heyecan verici." değerlendirmesinde bulundu.

emrearaci2-300

Türk kültürünün  en büyük özelliği çok yönlü oluşu

Ruslar'ın anladığı bir müzik formunda eserlerin canlandırılmasının önemli olduğuna işaret eden müzikolog Aracı, "Türkiye çok farklı yönleriyle bilinen, hatta bilinmeyen bir ülke. Bizim kültürümüzün en büyük özelliği çok yönlü oluşu. Bu tek sesli müziğimiz kadar çok sesli müziğimizin de mevcut olması önemli. Rusya açısından ki burası da belli bir transformasyonu yaşamış bir ülke, klasik batı müziğine bizden çok daha öncelerde başlamış ve köklü besteciler çıkartmış bir kültür. Ben de burda bunu bir müzik elçiliği yoluyla paylaşabilmenin hakikaten mutluluğunu duyuyorum. Padişahlarımızın bu tarz bestelerinin de St.Petersburg'ta ilk defa çalındığını tahmin ediyorum, bu açıdanda tarihi bir konser olduğunu düşünüyorum." şeklinde konuştu.

Tarihimizi diğer kültürlerle paylaşıyoruz

“Osmanlı Sarayında Avrupa Müziği” konserlerinin farklı kültürlerde ilginç tepkilere neden olduğuna işaret eden Aracı şu tespitlerde bulundu: "Tabiki genellikle halktan çok olumlu tepkiler alıyoruz. Çünkü hiç beklemedikleri bir şey. Herkes burada çok değişik geleneksel etnik bir müzik beklerken, tanıdıkları bir müzikle karşı karşıya geliyorlar. Dolayısıyla bu da büyük bir merak ve şaşkınlık ortaya çıkartıyor, bunun gibi tecrübeler çok yaşıyorum, her konserimde de bu gerçekleşiyor ve artık şaşırmıyorum tabi. İşin güzel tarafı müzik evrensel dil, sonuçta buradaki konserimizde eserleri Ruslar çalıyor ama bizim kendi padişahlarımızın besteleri. Hani bir yerde bizim tarihimizi onlarla paylaşmanın en kolay yollarından bir tanesi. Bence çok önemli ve bunun idraki de çok önemli. Dolayısıyla bu gibi tarihi konserler bizim önümüzde iletişim açısından büyük imkanlar taşıyor."

Yarih ve kültürler iç içe konserler vermekten çok mutlu olduğunu kaydeden Aracı, "St.Petersburg ve İstanbul'un kardeş şehir oluşlarının 20.yıl dönümü. İstanbul'un da 2010 Avrupa Kültür Başkenti olması da güzel bir tesadüf. Keşke St.Petersburg ve İstanbul arasında da böyle kültürel bağlamda kutlamalar yapılabilse çok iyi olur, ümit ediyorum gerçekleşir." temennisini dile getirdi.

Moskova, Cihan