Korona virüsden Korunma Yolları
Korona virüsden Korunma Yolları
Korona virüsünden korunma yolları bireysel alınacak tedbirlerle mümkündür.
Özellikle kişilerin kendi hijyenlerine ve çevresindekilerin hijyenlerine dikkat etmesinin yanı sıra toplu alanlarda elden geldiğince, bulunmamaları kişilerle temaslardan kaçınmaları gerekmektedir.
Korona virüs hayatımızdaki mikroorganizmalardan sadece bir tanesi. Korona virüs gibi salgınlar yapan onlarca virüs ve onlarca bakteri var. O zaman nasıl korunacağız? Ya da vücudumuza bu virüsler girerse hepimizin etkilenme oranı çok farklı olacak. Yani iş yine dönüyor dolaşıyor bağışıklık sistemine geliyor. Biz eğer kendi bağışıklık sistemimizi güçlü tutarsak yani dengeli beslenirsek, güçlü oluruz.
Yeterli uyku çok önemli
Ortalama 8 ila 10 saatlik bir gece uykusu sağlayabilmek çok önemli. Hareket, herkesin yaşına göre, cinsiyetine göre, beden yapısına göre düzenli egzersizler yapmak. İlla ki spor salonlarına gitmemiz gerekmiyor. İlla aletlerle jimnastikler yapmamız gerekmiyor. Basit yürüyüşler, bizi terletmeyecek normal, oksijeni yüksek yerlerde yaptığımız kısa yürüyüşler. Bütün bunların yanında stresten uzak kalmak ayrıca önemli. Bağışıklık sistemimizi güçlendirmenin yolu bu. Özel takviyeler ancak belli insanlar için gereklidir. Herkesin vitamin kullanması, herkesin bağışıklık sistemini güçlendirici ilaç kullanması gerekmiyor. Dengeli beslenme, düzenli uyku ve düzenli egzersiz bağışıklık sistemimizi güçlendirmenin anahtarıdır.
Maske önemli bir koruyucu
Aynı işyerinde hatta aynı odada nezle grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonları belirtileri gösteren bir arkadaşımız varsa yapacağımız en basit şey; bu kişiye 1 metreden daha fazla yaklaşmamaya çalışmak. Alerjik bile olsa öksürük, hapşırığı olan ve ateşli kişilerin toplu alanlara girecekleri zaman maske kullanmaları çok daha önemlidir. Kapalı alanlarda çok sayıda kişi ile bir arada bulunacak kişilerin maske takmaları, olası hasta ile karşılaşma açısından anlamlı olabilir.
Yüzeylerden bulaşmanın önemi daha çok anlaşıldığı için evinden dışarı çıkan herkesin ortak alanlarda yüzeylere dokunduktan sonra yüz, göz ve ağızlarına dokunmamaya özen göstermeleri çok önemlidir. Dışarda zaman geçiren herkesin sık sık ellerini yıkamaları, su ve lavaboya ulaşamama durumunda el dezenfeksiyonu yapmaları, hasta kişilerle karşılaştıkları zaman daha çok ellerini yıkamaları koruyucudur. Ilık su ile boğaz gargarası yapılması ve bol ılık sıvı tüketilmesi virüsün yerleşmesini engelleyebilir.
Sağlıklı beslenme
Koronavirüsün yayılmasını önlemek için uzmanlar sosyal mesafe, hijyen ve maske uyarısında bulunurken, sağlıklı beslenmenin de virüsü vücuttan uzak tutmanın en önemli yollarından biri olduğu belirtiliyor. Vitamin ve lif ağırlıklı beslenme vücut direncini artırarak virüsün vücuda girmesini ve enfekte olunduğunda verdiği tahribatı azaltma bakımından hayati öneme sahip.
Uzmanlara göre Covid-19 virüsü şeker ve şekerli gıdaları çok seviyor ve bu besinlerin aşırı tüketilmesi vücudu bu virüse daha da açık hale getiriyor.
Prof. Oğuz Özyaral, virüsün şekeri çok sevdiğine dikkat çekti ve, "Mevsim meyveleriyle şeker katmadan komposto yapıp içilmelidir. Ama şeker koyulmaması çok önemli bir konu. Çünkü korona virüs şekeri çok seviyor. Biber, domates közlendiğinde de daha çok likopen alınır. Bu büyük bir C vitaminidir. Brokoli, lahana, kereviz gibi biraz kök sebzeler biraz gövde sebzeler lif oranı çok güçlü besinlerdir" açıklamasında bulundu.