BDT liderlerine at yarışı da cazip gelmedi

Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından eski Sovyet ülkelerini Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) bünyesinde toplamaya çalışan Moskova, hafta sonunda eksik katılımlı bir gayri resmi BDT zirvesi daha gerçekleştirecek. Kremlin Uluslararası İlişkiler Danışmanı Sergey Prikhodko 18 Temmuz’da gerçekleşecek zirveye, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko, Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhammedov ve Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenko’nun katılmayacaklarını açıkladı.

 

Moskova Merkez Hipodromunda düzenlenecek at yarışına eski Sovyet ülkesi liderleri geleneksel olarak iştirak ediyorlar. Prikhodko açıklamasında, “Gürcistan’ın dışında BDT liderlerine geleneksel at yarışları için davetimizi ilettik. Bazıları meşgul. Bunu dramatize ederek, moralimizi bozmak istemiyoruz.” dedi. Gürcistan’ın ayrılıkçı bölgeleri Güney Osetya lideri Eduard Kokoity ve Abhazya lideri Sergey Bagapş’ın gayri resmi BDT zirvesine katılacaklarını kaydeden Prikhodko, “Onlar atları çok seviyor. Büyük bir ihtimalle orada olacaklar.” değerlendirmesinde bulundu.

 

Ermenistan, Kazakistan, Azerbaycan, Tacikistan ve Moldova Cumhurbaşkanları zirveye katılacaklarını açıklayan liderlerden. Belarus Cumhurbaşkanı Lukaşenko’nun zirveye katılmaması Moskova’da endişe ile karşılanıyor. Birlik devleti yolunda ilerleyen iki ülke ilişkileri kredi yüzünden bozuldu. Lukaşenko, Haziran ayında Moskova’da düzenlenen Kollektif Güvenlik Anlaşması Örgütü zirvesine de katılmamış, ortak askeri birlik kurulması ile ilgili anlaşmayı da onaylamamıştı. Vedomosti gazetesi Rusya devlet başkanı Dmitri Medvedev’in zirve çerçevesinde Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko ile yüz yüze görüşmek istediğini, ancak olumlu bir cevap alınamadığını yazdı. Türkmen lider Berdimuhammedov’un da rahatsızlığı nedeni ile gelemeyeceği kaydediliyor.

Azeri-Ermeni liderler anlaşma parafe etmeyecek

Hafta sonunda gerçekleşecek zirvede, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’le Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın bir kez daha Yukarı Karabağ’da görüş için müzakere masasına oturacak. Minsk grubu çerçevesinde altıncı kez görüşecek liderlerin herhangi bir anlaşma parafe etmeleri beklenmiyor.

Prikhodko zirveya Medvedev’in katılacağını belirterek, “Sorunun çözümü ile ilgili olumlu gelişmeyi göz önünde bulunduran liderler görüşmelerin devam etmesinden yana. Rusya da bu açık yaklaşımı önemsiyor ve destekliyor.” dedi. Yukarı Karabağ’da yakın gelecekte barışı ümit ettiklerini kaydeden Kremlin danışmanı, Cumartesi günü herhangi bir anlaşma parafe edilmesini beklemediklerini söyledi. Azeri ve Ermeni liderlerin ikili görüşmelerinin ardından Medvedev’in de görüşmelere dahil olması bekleniyor.

Kremlin’den yapılan açıklamada devlet başkanlarının altıncı kez bir araya gelecekleri hatırlatılarak, Moskova’nın pozisyonunun taraflara herhangi bir empozede bulunmama yönünde olduğu kaydedildi. Açıklamada, “Rusya tarafların rıza gösterecekleri bir sonucun alınmasını destekliyor. Sorunun çözümü, Kafkaslar’da sükunet ve istikrarın yeniden kazanılmasına katkı sağlayacak.” denildi.

Liderler daha önce beş kez görüştü

Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin Ermeni işgali altında tutulduğu Yukarı Karabağ’la ilgili ilk ateşkes anlaşması 1994 yılında imzalanmıştı. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı çerçevesinde oluşturulan Rusya, ABD ve Fransa’nın eş başkanlıklarını yaptıkları Minsk Grubu, 15 yıldır barış görüşmelerini sürdürüyor. Liderler arasında ilk görüşme 6 Haziran 2008’de St. Petersburg’da başlamıştı. 2 Kasım 2008’de çözüm için askeri yola başvurmayacakları yönünde anlaşma parafe ettikleri Moskova zirvesinin ardından liderler, 28 Ocak 2009’da Zurich’de bir araya geldiler. 7 Mayıs 2009’da Prag’da bir kez daha görüşen Azeri ve Ermeni liderler, son olarak 4 Haziran 2009’da St. Petersburg’da görüşmüşlerdi.

Anlaşmada neler var?

Ermenistan’ın işgal altında bulundurduğu 7 Azeri bölgesi ve Yukarı Karabağ, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü çerçevesinde Bakü’ye iade edilmesi gerekiyor. Bölgeden göç etmek zorunda kalan 1 milyon Azeri’nin evlerine dönmesi ve bölgenin güvenliğinin sağlanması müzakere edilen konulardan. Bir diğer sorun da Yukarı Karabağ’ın statüsünün belirlenmesi. Burada Erivan ‘halkların kendi geleceklerini belirleme’ prensibine sığınıyor. Bakü yerlerinden edilen halkların evlerine dönmelerinin ardından statü sorunun görüşülmesini istiyor.

Rus Vesti televizyonuna açıklamada bulunan Azeri lider, işgal altındaki yedi bölgenin beşinden ilk aşamada çekilmenin gerçekleşmesi, beş yıl aradan sonra da Laçin ve Kelbecer'in Azerbaycan'a verilmesinin müzakere edildiğini söylemişti. Yukarı Karabağ'ın statüsü ile ilgili müzakerelerin uzun süreceğine değinen Aliyev; "Bir yıl, on yıl ya da yüz yıl sonra anlaşabiliriz. Belki de hiçbir zaman uzlaşı sağlayamayız." diye konuşmuştu. Ermeni halkına da çağrıda bulunan Aliyev, "Her zaman savaş halinde yaşamamalıyız. Biz bunu istemiyoruz." ifadelerini kullanmıştı.

Faruk Akkan, Moskova, Cihan