AB, Rusya’ya ek yaptırım kararını pazartesi verecek

AB Ukrayna krizi nedeni ile Rusya’ya uygulamayı planladığı ek yaptırımlarla ilgili kararı 8 Eylül’e erteledi. Ukrayna’da dün ilan edilen ateşkesin kalıcı olması ve Moskova’nın durumu dikkate alınacak.

Rusya’nın devlet şirketleri ve bankalarını hedef alacak ek yaptırımların Rusya ekonomisi üzerinde psikolojik baskı oluşturmasından endişe ediliyor. Avrupa Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ve AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy Rusya’ya ek yaptırım konusunda anlaşma sağladıklarını ifade etmişti. Yaptırımlarda askeri teknoloji transferi ve çift amaçlı ürünlerin ihracatına sınırlama planlanıyor.

Brüksel’de bir araya gelen AB’ye üye ülkelerin büyükelçileri “kısıtlayıcı önlemler” başlığı ile ek paketi değerlendirdi. AB, Rusya’ya uyguladığı yaptırımların kapsamını genişletecek.

NATO zirvesi sonrası konuşan ABD Başkanı Barack Obama da ateşkesin kalıcı olması durumunda Rusya’ya yönelik yaptırımların askıya alınabileceğini ifade etti.

Rusya Dışişleri Bakanlığı ise ateşkese rağmen ek yaptırımların gündemde tutulmasına sert tepki gösterdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada ek yaptırımların uygulamaya konması durumunda, Rusya’nın da buna karşılık vereceği belirtildi.

Mali piyasalar Ukrayna krizine endekslendi

Ukrayna krizinin Rusya ekonomisi üzerindeki etkileri sürüyor. Ateşkesin ardından hızlı düşen dolar 1 ruble gerileyerek 36 ruble oldu. Rublenin dolaşım koridorunu genişleten Merkez Bankası, makroekonomik dengeleri koruma açısından etkin hareket imkanı elde etti.

Rusya’dan nakit çıkışı ve büyüme rakamlarındaki negatif seyir ise sürüyor. Rusya 2014’de yüzde 0,5 büyüme beklerken, yıl sonuna kadar nakit çıkış da 100 milyar doları aşacak.

Ukrayna ile 9 Eylül’de yapılacak enerji zirvesinden olumlu adım çıkması Rusya ekonomisine olumlu yansıyacak. 5,5 milyar doları bulan borcunu ödemeyen Ukrayna’ya Rusya doğalgaz arzı yapmıyor. Rusya’nın 100 dolarlık indirimini reddeden Kiev, kış ve yazın farklılık gösterecek fiyat teklif ediyor.

Doğu Ukrayna’da yeni bir dondurulmuş sorunlu bölge oluşumu, Kırım’ın Rusya’ya bağlı kalması, NATO’nun Baltık ülkeleri ve Karadeniz’de “yarı kalıcı” pozisyonunu artırması ve hızlı hareket gücü oluşumu ile ilgili kararlar ise Rusya ile ilişkilerin kısa vadede yumuşamasını engelliyor.