Türkiye 4 nedenden Rusya'dan vaz geçemez
Türkiye'nin Rusya'dan vazgeçmesinin zor olduğunu gösteren 4 neden
Türkiye'nin birçok alanda Rusya'ya ciddi bağlılığı bulunması, iplerin koparılmasını zorlaştırıyor.
Türkiye'nin elektriğinin önemli bir kısmı Rus doğal gazından sağlanıyor.
Yüzyıllar boyunca kanlı bıçaklı olan iki ülke, ekonomik çıkarlar söz konusu olduğunda karşılıklı güvensizliği bir kenara bırakmayı başaracak kadar pragmatik davranabiliyorlar.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suriye konusunda zıtlaştığı Vladimir Putin ile ticari bağları koparma tehdidi de bu yüzden sığ bir anlam taşıyor.
Bu durumun nedenleri de şöyle:
Enerji
Türkiye'nin enerji kullanımının yüzde 75'e yakın bir kısmı ithal ediliyor ve Rusya bunun 5'te 1'ini karşılıyor. Rus şirket Rosatom'un da Türkiye'nin ilk nükleer santralini Akkuyu'da önümüzdeki yıl inşa etmesi bekleniyor. İki ülke aynı zamanda en önemli yeni doğal gaz hatlarından olacak Türk Akımı'nda da ortak konumdalar. Türk Akımı tamamlandığında Rus doğal gazı krizdeki Ukrayna yerine Türk-Yunan sınırından Avrupa'nın kalbine gidebilecek. Dünyanın en büyük doğal gaz üreticisi ve Türk Akımı'nın taraflarından olan Gazprom, yakın zamanad projenin erteleneceğini ve kapasitenin düşeceğini açıkladı.
Ticaret
- yüzyılda dahi ticaret İstanbul ile Moskova arasında rutin bir şekilde işliyordu. O dönemde Türk tarafı ipekten değerli taşlara dek birçok ürünü ihraç ederken, Çarlık Rusya'sı ise daha çok kürk gibi emtia satışı yapıyordu. 90'ların sonlarına kadar iki ülke arasındaki ticaret dengeli bir biçimde devam ediyordu. O dönem son 30 yılda bir Rus Devlet Başkanı'nın ilk gezisi olan Putin'in 2004'te gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti bir dönüm noktası oldu. Putin sonraki yıl Erdoğan'ı Karadeniz'deki tatil mekanında ağırladı. Türkiye şu an Rusya'dan en fazla ithalat yapan ülke konumunda yer alıyor. Bunun da önemli bir kısmını doğal gaz ve petrol teşkil ediyor.
Erdoğan 23 Eylül'de bir cami açılışı için Moskova'daydı ve ikili ticaret hacminin 2020 itibariyle hali hazırdaki 30 milyar dolar seviyelerinden 100 milyar dolara çıkacağı tahmininde bulundu. Ancak bir hafta sonra Rusya, Suriye'de Esad rejimini desteklemek adına hava saldırılarını başlattı. Aynı zamanda Rus jetleri Türk hava sahasını birçok kez ihlal etti.
Yaşanan gerilim ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya'yı şu sözlerle eleştirdi: "Gerekirse Türkiye doğal gazı farklı yerlerden alabilir. Rusya iyi düşünmeli." Ancak bu durum ciddi bir boşluk bırakabilir. Zira Türkiye'nin diğer önemli enerji tedarikçisi İran da Suriye'de Esad rejimini destekliyor.
Turizm
Enerji ve ticaretin yanında Türkiye'nin yüzünü Rusya'ya döndüğü bir başka konu da turizm olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye Rus turistler için en önemli tatil noktalarında olurken, Antalya bu alanda öne çıkıyor. İki ülke arasında vize olmaması ve makul fiyatlar Rus turistleri cezbediyor. Son dönemde Rusya'daki ekonomik sıkıntılar nedeniyle Türkiye'ye giden turist sayısında düşüş görüldü. Türkiye Otelciler Federasyonu, Rus turist sayısının 1,5 milyona gerileyebileceğini tahmin ediyor. Bu da 4.5 milyar dolarlık bir kayıp anlamına gelebilir.
Jeopolitik
Türkiye ve Rusya'nın karmaşık ilişkileri 500 yıl öncesine dayanıyor. İki ülke Karadeniz ve Kafkaslar'da etki alanlarını artırmak için mücadele veriyordu. Aralarındaki son savaş 1. Dünya Savaşı olsa da, iki ülke Kore'de ve Soğuk Savaş'ta farklı tarafta yer aldı. Sovyetler Birliği'nin dağılması sonrası sınır komşuluğunun sona ermesiyle ilişkiler iyileşse de, tansiyon belli oranda sürdü. Türkiye, Rusya'nın her zaman tehdit olarak gördüğü NATO'nun bir üyesi ve iki ülke Ukrayna ve Kıbrıs konusunda da zıtlaşıyor. Buna son olarak Suriye'yi de ekleyebiliriz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Putin'e Suriye'deki bombalamalar konusunda sitem etse de, Rusya olmadan Türkiye ekonomisinin ciddi zarar göreceği açık gözüküyor.