Putin'in Valday konuşmasından ana başlıklar

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Valday Tartışma Kulübü'nün 14. yıllık toplantısında konuştu.

Putin'in Valday'da yaptığı konuşmada öne çıkan başlıklar şöyle:

  • Jeopolitika alanındaki çifte standart uygulamaları, Avrupa'nın istikrarlı gelişmesi için tehlike yaratıyor.

  • Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ve Katalonya'da yaşanan krizlerde Batı'nın çifte standart uygulamalarının izleri görülüyor.

  • Katalonya'daki durum hakkında) Avrupa, bunu daha önceden düşünmeliydi.

  • Avrupa'nın bazı ülkelerin parçalanmasına ve Kosova'nın ayrılmasına verdiği destek, ayrılıkçı eğilimleri körükledi ve bu da Katalonya'daki duruma yol açtı.

  • BM'de reform yapılması gerekiyor ancak yapılacak reformlar kalıcı olmalı ve oy birliğiyle kabul edilmeli.

  • Batı, 1917 Rus Devrimi'nden ders çıkarmayı başardı. Yani bu sadece Soğuk Savaş'ta kazanılan jeopolitik zaferlerden ibaret değil. Sovyetler Birliği'nin meydan okumasına verilen yanıt sonucunda Batı birçok kazanım elde etti. Yaşam seviyesinin yükselmesi, orta sınıfın doğuşu, iş gücü pazarındaki ve sosyal alanlardaki reformlar ve insan hakları garantisi bunlardan bazıları.

  • ABD, 2000 yılında nükleer silah yapımında kullanılabilecek düzeyde zenginleştirilmiş fazla plütonyumu imha etmek için imzalanan anlaşmadaki yükümlülüklerini yerine getirmeyecek küstah bir tutum sergiliyor. Rusya, tüm yükümlülüklerini yerine getirdi ve 27 Eylül 2017'de süreci sonlandırdı. Böylece Rusya, uluslararası güvenliğin pekişmesine ciddi katkı sundu.

  • Rusya, nükleer silahlar konusunda ABD'ye karşı son derece açık davrandı. Ancak bunun karşılığında Rusya, Kafkaslarda terörün ve eski Yugoslavya'da trajik olayların desteklendiğine tanıklık etti.

  • Rusya, Kuzey Kore'nin nükleer denemelerini kınıyor ve BM Güvenlik Konseyi'nin tüm kararlarını uyguluyor.

  • Kuzey Kore yönetimini seversiniz ya da sevmezsiniz ancak Kuzey Kore'nin egemen bir devlet olduğu unutulmamalı. Her türlü ihtilaf, uygar bir biçimde çözüme kavuşturulmalı. Rusya, bu yaklaşımın benimsenmesi için çağrı yapmaya devam ediyor.

  • Siyaset, ekonomik ilişkilere müdahalesini giderek artırıyor. Kısa süre önce siyasetin ekonomiye müdahalesine karşı çıkanlar, bugün bizzat kendileri müdahalede bulunuyor. Hatta bazıları, kendi ulusal ve ticari çıkarlarını korumak için siyasi gerekçeleri kullandığını gizlemiyor. Bu çerçevede ABD Kongresi'nde yakın zamanda kabul edilen yaptırım paketi, Rusya'yı Avrupa enerji pazarından çıkarmayı ve Avrupalı ülkeleri daha pahalı olan ABD gazına yöneltmeyi amaçlıyor.

  • Bilindiği gibi ABD, 2002 yılında Balistik Füzeleri İmha Anlaşması'ndan çekildi ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Anlaşması'nın kurucularından olarak anlaşmayı başlattı ancak yükümlülüklerini yerine getirmiyor. ABD, kitle imha silahlarına sahip olan yegane ve en güçlü ülke. Ayrıca ABD, kimyasal silahlarını imha tarihini 2007'den 2023'e çekti. Silah kontrolünde lider olduğunu iddia eden bir ülke için bu uygun bir durum değil.

  • Rusya'yı 1950'li yıllara geri döndürmeye çalışıyorlar ancak Rusya, 1950'li yıllara dönmeyecek.

  • Astana'daki Suriye görüşmeleri olumlu ilerliyor. Gerilimi azaltma bölgelerinin kurulması, Astana'da elde edilen en önemli sonuç oldu. Suriye'deki teröristleri kısa süre içinde temizleyeceğimizi tahmin etmek için elimizde doneler var. Ancak teröristler yok edildikten sonra dahi tehdit ortadan kalkmayacak. Suriye'de terörün kökünün kazınması, bölgede ve dünyada terörün kökünün kazındığı anlamına gelmez.

  • Gerilimi azaltma bölgelerinin kurulması sonrasındaki aşamada iktidar ve muhalefeti barıştırmak için Suriye Halk Kongresi'ni toplama düşüncesi var. Kongrede tüm dini ve etnik grupların, hükümet ve muhalefet temsilcilerinin yer almasını istiyoruz. Bunu, garantör ülkelerin ve hatta Suudi Arabistan, Mısır gibi büyük bölge devletlerinin de desteğiyle yapabilirsek, siyasi çözüme doğru bir sonraki ve çok önemli adımı atmış olacağız. Sonra belki yeni anayasa hazırlık çalışmalarına geçilebilir. Bunu şimdiden konuşmak için erken. Fakat planımız yaklaşık olarak böyle.

  • Rusya ve ABD Suriye’de olumlu adımlar attı, bunu diğer alanlara da taşımalıyız. (Suriye’de) bir takım ortak sonuçlar elde ediyoruz, demek ki bunu yapabiliriz. Bunu işbirliğimizin diğer alanlarına da taşıyabiliriz. Sovyetler Birliği döneminde Sovyet diplomatik temsilciliklerinden Sovyet bayraklarını sökebilmelerini güçlükle tasavvuf edebiliyorum. Sizse (Amerikalılar) bunu yaptınız.

  • Rusya’yı çok esnek ve en üst düzeyde rekabet edebilir bir ülke haline getirmeliyiz. İdare şekilleri ve yöntemleri bakımından esnek olmalı, ekonomi bakımından esnek olmalı. Yeni teknolojilerin uygulanması, imkanların değerlendirilmesi ve uygulanması bakımından gözü geleceğe dönük olmalı.

  • Savunma gücümüzü arttırmalıyız, siyasi sistemimizi mükemmelleştirmeliyiz, ki canlı bir organizma gibi olsun ve dünyanın gelişimi doğrultusunda gelişebilsin.

  • Biz Ukrayna’yı seviyoruz ve ben gerçekten Ukrayna halkını kardeş halk ve hatta, Rus ve Ukraynalı milliyetçilerin hoşuna gitmese bile, iki halkı tek halk olarak görüyorum.

  • Er ya da geç birleşme olacak, devlet birleşmesi anlamında değil, ilişkileri eski haline getirme bakımından bir birleşme olacak. Bu ne kadar hızlı olursa, o kadar iyi, bunun için elimizden gelen her şeyi yapacağız.

  • Batı ile ilişkilerde yaptığımız en önemli hata, onlara çok güvenmiş olmamız, onların yaptığı hataysa bu güveni zayıflık olarak algılamaları ve bu güveni suistimal etmeleri oldu. Bunu anlayarak, olup bitenlerin üzerine çizgi çekmeli, bu sayfayı geçmeli ve ilişkilerimizi karşılıklı güvene dayayarak ilerlemeliyiz ve birbirimize eşit ve eşit hakları olan partnerler gibi davranmalıyız.

  • ABD’de gerçekten de Rusya’ya karşı daha önce benzeri görülmemiş bir kampanya yürütülüyor. Eski (ABD Başkanı Barack Obama) idare döneminde başladı ve şu anda hala devam ediyor.

Sputnik