Trump’ın danışmanları Ukrayna krizini çözecek barış anlaşması önerdi
HABERRUS - Donald Trump'ın iki üst düzey danışmanı, yeniden seçilmesi halinde Trump’ın kendisine Ukrayna'daki çatışmayı sonlandıracak bir plan sundu.
Reuters'in haberine göre plan, Kiev'in ancak müzakerelere başlaması durumunda daha fazla Amerikan silahı alacağını öngörüyor.
Ajans, müzakerelerin reddedilmesi halinde ABD'nin askeri desteğinin kesileceğini açıkladı.
Trump’ın danışmanlarının önerilerine göre barış görüşmeleri “mevcut cephe hattı” temelinde yürütülecek.
Rusya cumhurbaşkanının basın sözcüsü Dmitry Peskov'un Reuters'e verdiği demeçte, Trump'ın danışmanları tarafından önerilen planın savaş alanındaki durumu dikkate alması gerekiyor. Ona göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin yakın zamanda barış önerilerinde bulundu ancak bu öneriler "ne Batı tarafından ne de Ukraynalılar tarafından kabul edilmedi.”
Ajansa göre plan, ABD Ulusal Güvenlik Konseyi'nin Donald Trump, Keith Kellogg ve Fred Fleitz başkanlığındaki eski yönetici sekreterleri tarafından hazırlandı.
Kellogg, eğer Donald Trump yeniden seçilirse, Washington'un Moskova'yı müzakere etmeyi reddetmenin Ukrayna'ya askeri desteğin artmasına yol açacağı konusunda uyaracağını söyledi.
Danışmanlar, eski ABD başkanının önerilen plana olumlu yanıt verdiğini ancak tamamen katılmadığını söyledi. Ancak Donald Trump'ın temsilcisi Stephen Chung, yalnızca doğrudan eski ABD Başkanı'nın kendisi veya kampanya merkezinin yetkili üyeleri tarafından yapılan açıklamaların resmi kabul edilmesi gerektiğini söyledi.
14 Haziran'da Vladimir Putin, Ukrayna'daki düşmanlıkların durdurulması için koşulları sıraladı. Diğer şeylerin yanı sıra, Ukrayna'yı NATO'ya katılmayı reddetmenin yanı sıra Lugansk ve Donetsk halk cumhuriyetleri ile Kherson ve Zaporozhye bölgelerinden askerlerini geri çekmeye çağırdı.
23 Haziran'da, Sevastopol, Amerikan yapımı ATACMS füzeleri tarafından saldırıya uğradı, dört kişi öldü, 150'den fazla kişi de yaralandı. Dmitry Peskov, cumhurbaşkanının daha önce dile getirdiği barış teklifinin, Sivastopol'daki saldırıya rağmen yürürlükte kaldığını söyledi.