Putin, canlı yayında vatandaşların sorularını yanıtladı

HABERRUS - Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in geleneksel olarak her yıl yaptığı, ‘büyük basın toplantısı’ ve vatandaşlardan gelen soruları yanıtladığı ‘direk hat’ programları bu yıl birleştirilerek tek bir formatta yapılıyor.

“Vladimir Putin ile Yılın Değerlendirilmesi” adlı program, federal TV ve radyo kanalarından canlı yayınlanan programda Rus lider, halkın ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Yabancı ve Rus basın mensuplarının ve halktan gelen soruları yanıtladığı canlı program 4,5 saate yakın sürdü.

Putin: Egemenlik olmadan Rusya'nın varlığı imkansızdır

Putin, egemenlik olmadan Rusya'nın varlığının imkansız olduğunu söyledi.

Rusya için egemenlik olmadan var olmak imkansızdır, binlerce yıldır var olduğu haliyle var olmayacaktır. Ekonomide, teknolojide güvenliğin güçlendirilmesinden, kamu egemenliğinden, vatandaş haklarının ve güvenliğin sağlanmasından, parlamentarizmin geliştirilmesinden bahsediyoruz. Putin, bunlar olmadan Rusya'nın var olamayacağını belirtti.

"Rusya gibi bir ülke için en önemli husus egemenlik. Egemenliği olmadan ülkemizin var olması imkansız. En azından bugün ve bin yıldır var olduğu şekilde var olamaz. Bu nedenle en önemli konu, egemenliğin güçlendirilmesi. Savunma kabiliyetinin, sınırlarda güvenliğin güçlendirilmesi, ülkemizdeki vatandaşlarının hak ve özgürlüklerinin temin edilmesi, siyasi sistemin geliştirilmesi ve ekonomi alanında egemenlik, finansal ve ekonomik, teknolojik egemenlik. Bu, Rusya da dahil her ülkenin geleceğidir" ifadelerini kullandı.

resim tanımı girin

Rus ekonomisi kalkınmayı sürdürmek için yeterli güce sahip

Rus ekonomisine yönelik yaptırım baskıları ve ekonominin son durumu hakkında kendisine yöneltilen soruları yanıtlayan Putin, dünyada birçok insanın Rus ekonomisinin Batılı ortakların baskısı altında çökmemesine şaşırdığını söyledi.

Batı yaptırımlarına rağmen Rusya ekonomisinin kalkınmayı sürdürmek için yeterli güce sahip olduğuna değinen Rus lider, Merkez Bankası ve hükümetin bu amaçla tüm tedbirleri aldığını anımsatarak, “Ekonomimiz, ilerlemesini sürdürebilmek için yeterli güce sahip” dedi. Rus lider, ekonomik büyüme tahminlerinin yıllık bazda yüzde 3.5 olduğuna dikkat çekerken, geçen yılki düşüşün telafi edildiğini, özellikle bu yıl sanayideki büyümenin yüzde 3.6’ya ulaştığını bildirdi. İmalat sanayinin bu yıl yüzde 7.5’lik büyüme rakamlarına ulaştığını ifade eden Putin, reel gelirlerde ise yıl sonu itibariyle yaklaşık yüzde 8’lik büyüme beklendiğini aktardı. Batı yaptırımlarına rağmen toparlanan Rus işletmelerinin yıllık karının yüzde 24 olarak beklendiğine de vurgu yapan Rus lider, bankacılık sektöründe ise 3 trilyon rubleden fazla kar beklendiğini de ekledi.

AB ile ilişkilerin normalleşmesi sadece Rusya'ya bağlı değil

Putin, AB ile ilişkilerin normalleşmesinin sadece Rusya'ya bağlı olmadığını söyledi. Avrupa Birliği ile ilişkileri bozan Rusya değildi ama onu bir kenara itmeye çalışıyorlar.

Batı'yla ilişkileri biz bozmadık, onlar bizimle ilişkilerini bozdular

Batı'yla ilgili ilişkilerden söz eden Rusya lideri, "İlişkileri biz bozmadık, onlar bizimle ilişkilerini bozdular ve çıkarlarımızı hiçe sayarak bizi ikinci plana itmeye çalıştılar" dedi.

ABD ve Avrupa ülkelerine gelince, Moskova onlarla ilişki kurmaya hazır ama Washington'un emperyal politikası bu süreci engelliyor. Putin'e göre Amerikalı elitlerin yaptırım uygulamak yerine diğer ülkelere saygı duymaya başlaması ve uzlaşma arayışına girmesi gerekiyor, böylece etkileşim geliştirilebilir.

Ukrayna'da barış, harekattaki hedeflerimize ulaştığımızda sağlanacak

Putin, Ukrayna'da barışın Rusya'nın özel askeri harekat kapsamındaki hedeflerine ulaştığında sağlanacağını söyledi.

Putin, özel askeri operasyonun görevlerinin değişmediğini vurguladı. Ukrayna'nın tarafsız statüsünden, Nazilerden arındırılmasından ve askerden arındırılmasından bahsediyoruz. Kiev'de orada hiç Nazi bulunmadığını iddia ettiler, ancak Kiev yönetiminin başkanı eski bir SS askerini ayakta alkışladığında, bu Nazileşmenin bir işareti değil mi, diye sordu.

Askerden arındırma konusunda Ukrayna'ya çok sayıda silah geliyor, ancak bunlar yakında tükenmeye başlayacak. Batılı ülkelerin Kiev'e tedarik etmeye söz verdiği her şeyi ve hatta daha fazlasını teslim ettiler. Ancak Putin, Rus ordusunun bu silahları başarıyla imha etmeye devam ettiğini vurguladı.

İkinci bir seferberlik dalgası yaşanacak mı?

Putin, ilk dalgada 300 bin kişiyi askere almayı başardıklarını kaydetti. Bu insanlar iyi savaşıyor, 14'ü Rusya'nın Kahramanı oldu. 244 bin kişi çatışma bölgesinde. Ekipman bakımı için alaylar oluşturuldu, insanlar büyük talep görüyor. 41 bin kişi ise sağlık nedeniyle askerlikten ayrıldı.

Bunun ardından yetkililer sözleşmeli olarak askeri personel alımına geçti. Dün itibarıyla 486 bin kişiyi işe almayı başardık. Başkan, vatanlarını savunmaya hazır insan akışının azalmadığını da sözlerine ekledi.

Devlet başkanı yeni bir seferberlik dalgasına gerek olmadığını vurguladı.

İstanbul'da Ukrayna'nın silahsızlandırılması konusunda mutabakat sağlanmıştı

Mart 2022'de İstabul'da Rusya ve Ukrayna heyetleri arasında yapılan müzakerelere değinen Putin şunları söyledi: "İstanbul'daki müzakereler sırasında Ukrayna'nın silahsızlandırılmasıyla ilgili konularda mutabakat sağlanmıştı. Şimdi de anlaşma sağlanabilir ya da sorun güç yoluyla çözülebilir."

Tüm temas hattı boyunca Rus birlikleri durumunu iyileştirdi

Başkan, tüm temas hattı boyunca Rus birliklerinin durumu iyileştirdiğini belirtti. Yeni bölgelerin geleceğine gelince, bütçe onların gelişimi için yılda bir trilyon rubleden fazla ayırıyor. Diğer bölgelerde durum tamamen daha iyi, çünkü Kiev yetkilileri kendi bölgelerine dikkat etmedi. Ancak Putin, bunların geliştirilmesinde büyük ölçekli yatırımların planlandığını vurguladı.

Erdoğan, İsrail ile Filistin arasındaki anlaşmazlığın çözümünde önemli bir rol oynadı

Putin, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İsrail ile Filistin arasındaki anlaşmazlığın çözümünde önemli bir rol oynadığını ve uzun vadeli barışın sağlanmasına katkıda bulunduğunu kaydetti. Başkan, bu bölgede yaşananların bir felaket olduğunu vurguladı.

Devlet başkanı, Gazze Şeridi'ndeki durumun ağırlaşmasının çok sayıda insanın ölümüne yol açtığını da sözlerine ekledi. BM'ye gelince, bazı ülkeler bu çatışmaya ilişkin kararları engelliyor. Ancak örgütün yapısı bu şekildedir ve veto mekanizmalarını korumak önemlidir, aksi takdirde örgüt adeta bir “sadece konuşanlar kulübüne” dönüşecektir. Bu, fikir birliği aramaya gerek olmadığı anlamına gelmez. Moskova, bu bölgede iki devletin (İsrail ve Filistin) kurulmasına ilişkin BM kararlarının uygulanması gerektiği gerçeğinden yola çıkıyor.

Türkiye'ye gitmek istedim ancak Erdoğan'ın programı uymadı

Putin, yakın zamanda Türkiye'yi ziyaret etmeye hazır olduğunu ancak Erdoğan'ın görüşme konusunda anlaşamadığını vurguladı. Önümüzdeki aylarda bir ziyaretin söz konusu olabileceğini belirtti. Rusya lideri, Erdoğan'la bu konularda sürekli temas halinde olduklarını ve görüşlerinin örtüştüğünü de söyledi.

"Biz, Sayın Erdoğan'la bu konularda sürekli temas halindeyiz ve yakın tutumlara sahibiz. Kendisiyle buluşma imkanı bulmayı kesinlikle başaracağımızı düşünüyorum. Kısa süre önce bir ziyaret planlıyordum ancak, burada bir sır yok, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın programı nedeniyle olmadı. Türkiye'ye uçmaya hazırdım, bunu kendisine söyledim ancak hem onun hem de benim takvimim nedeniyle olmadı. Böyle şeyler oluyor. Ama belki önümüzdeki yılın başında ziyaret gerçekleştirme konusunda mutabakat sağlayabiliriz" yanıtını verdi.

Rusya Gazze'de hastane açmak istedi ancak İsrail karşı çıktı

Gazze Şeridi'ne gelince, insanları bu yerleşim bölgesinde tutmak ve yerel halka büyük insani destek sağlamak gerekiyor. Özellikle Moskova burada bir Rus hastanesinin açılmasını önerdi ancak İsrail tarafı bunu güvensiz buldu. Ancak Tel Aviv ile tıbbi ekipman ve ilaç tedariğinin artırılmasına yönelik bir anlaşma var.

Putin, Zelenskiy’in Washington ziyaretini değerlendirdi

Karşı saldırıda başarı elde edemeyen Kiev rejiminin kendi halkını yok olmaya zorladığını kaydeden Rus lider, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in yakın zamanda gerçekleştirdiği Washington ziyaretine atıfta bulunarak, Kiev’in fiyaskoya dönen karşı saldırısını ‘başarılı’ olarak göstererek para dilendiğini vurgularken, sözlerini şu şekilde sürüdürdü:

“Görünüşe göre bu (Zelenskiy’in gezisi) Kiev rejiminin para dilenmek amacıyla yaptığı gezilerle bağlantılı. Onlar seyahat edip daha fazla para için yalvarırken Ukrayna ordusunun gerçek kayıplarına bakmaksızın sözde karşı saldırının başarıya ulaşacağı yalanını söylüyorlar. Sadece para alıyorlar, Hepsi bu...”

Arjantin'in dolara geçmesi egemenliğini önemli ölçüde yitirmesi anlamına gelir

Arjantin yeni Devlet Başkanı Javier Milei'nin dolara geçme kararını eleştiren Putin, yüzde 140'lık bir enflasyonun olduğu ortamda atılan bu adımın ülkenin egemenliğini önemli ölçüde yitirmesi anlamına geldiğini vurguladı.

Ekonominin dolara endeksli olmasının ciddi sosyo-ekonomik sonuçlara gebe olduğunu söyleyen Rus lider, şöyle devam etti:

"Bu çok utanç verici olur, kendi ulusal paranı kaybetmek kendi egemenliğini kaybetmek demektir. Herhangi bir devlet, iç ekonomik sorunları çözerken öncelikle sosyal yükümlülükleri düşünür. Rusya, baskılara rağmen bu görevin üstesinden geliyor. Bunun yanında dolara endeksli olmak, sorunlar ortaya çıktığında ilaç, yol, eğitim vb. dahil kamusal harcamaların azaltılmasına yol açıyor. Ancak elbette bu, Arjantin'in iç meselesi.

Batılı ülkeler kendi ayaklarına sıkıyor

Bu bağlamda Rusya'nın doların ticaretteki payını azaltmaya yönelik çalışmalarını sürdürdüğünü anımsatan Putin, "Batılı ülkeler kendi ayaklarına sıkıyor. 2021 yılında Moskova, ihracatın yüzde 87'sini dolar ve euro'yla gerçekleştirdi. Ruble sadece yüzde 11-13 oranında kullanıldı. Eylül 2023'e doğru ise rublenin kullanım oranı yüzde 40 oldu. Dolar ve euro'nun payı yüzde 24'e kadar geriledi" diye konuştu.

AB ülkeleri egemenliklerini önemli ölçüde yitirdi

Rusya lideri Putin, AB ülkelerinin egemenliklerini önemli ölçüde yitirdiklerinin altını çizerek şunları söyledi: "Bu ülkelerin liderleri görünüşte kahraman de Gaulle gibi, ancak pratikte işbirlikçi Petain gibi davranıyorlar. Macaristan ve Slovakya başbakanları Viktor Orban ve Robert Fico gibi istisnalar, Rusya yanlısı politikacılar değil. Onlar sadece ulusal çıkarlarını koruyor."

NATO'nun Rusya sınırlarına yaklaşma arzusu trajedilere yol açtı

Ukrayna ile NATO arasında yakın zamanda imzalanan anlaşmaya da değinen Rusya Devlet Başkanı, NATO'nun Ukrayna'yı birliğe dahil ederek Rusya sınırlarına yaklaşma konusundaki dizginsiz arzusunun mevcut trajedilere yol açtığını söyledi. Putin, sekiz yıldır Donbass'ta yaşanan kanlı olayların da şu anda yaşanılan trajedilerin kaynağı olduğuna dikkat çekerken, “Bununla birlikte NATO’nun sınırlarımıza doğru dizginsizce sızma isteği ve Ukrayna'nın NATO'ya alınması ile ilgili çabalar da bu trajediye yol açtı. Bizi bu önlemleri almamız için çok zorladılar” ifadelerini kullandı.

Rusya, ulusal çıkarları için savaşmaktan korkmuyor

Ayrıca mevcut trajedilerin nedenlerinden birinin Avrupa ülkelerinin garantisi altında muhalefetle yapılan anlaşmalara aykırı olarak eski Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in devrilmesi olduğunu da anımsatan Rus lider, Batı'daki pek çok insanın Rusya'nın her şeyi doğru yaptığına inandığını, geleneksel değerleri koruma konusunda çok sayıda destekçisinin olduğunu aktardı. Putin, “Yalnızca Alman şehirlerinde değil, aynı zamanda dünyanın diğer bölgelerinin yanı sıra Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki birçok şehirde de birçok insanın her şeyi doğru yaptığımıza inandığını biliyorum” ifadelerini kullanırken, Rusya'nın başkalarına tecavüz etmeden kendi ulusal çıkarları için savaşmaktan korkmadığını ve bunun desteklendiğini vurguladı.

Kurallara dayalı bir dünya düzeni artık yok

Çok kutupluluğa doğru giden dünyada daha önce ‘kurallara dayalı bir dünya düzenine göre’ oynandığını hatırlatan Putin, bu düzende aslında hiçbir kuralın olmadığının görüldüğüne vurgu yaparak, “Kurallara dayalı dünya düzenine gelince, gerçekte böyle kurallara dayalı bir düzen yok. Tüm dünya düzeni mevcut siyasi duruma ve bu düzeni destekleyenlerin çıkarlarına göre her gün değişiyor” dedi. Önümüzdeki yıl BRICS Zirvesi başkanlığını devralacak Rusya’nın örgütteki çalışmalarının adil bir dünya düzeninin kurulmasına yönelik olacağının altını çizen Rus lider, “Önümüzdeki yıl gerçekleştireceğimiz BRICS Zirvesi, anlık çıkarlar uğruna her gün değişen kurallara dayalı dünya düzeninde yaşamak istemeyen ‘güçlü ülkelerin ‘kurallara göre’ yaşamak istediğini gösterecektir” dedi.

Putin, Kremlin Sözcüsü'ne espriyle yaklaştı: Sorumlusu Peskov

New York Times gazetesi muhabiri, Batılı medya kuruluşlarının temsilcilerinin neredeyse bir yıldır bu tür etkinliklere katılamadığını söyleyerek bugünkü programda bulunmaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. Buna karşılık Rusya lideri, esprili bir tutumla bunun sorumlusunun Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov olduğunu söyledi. Peskov gülerek karşılık verirken Putin, "Ben açık ve demokrat görüşe sahip biriyim" diye ekledi.

Rusya ile Çin arasındaki ilişkiler dünyadaki istikrarın temel garantörlerinden biri

Rusya’nın çok kutupluluğun sağlanmasında büyük katkıya sahip olan Çin ile arasındaki ilişkilere de değinen Putin, Rusya ile Çin arasındaki etkileşim düzeyinin eşi benzeri görülmemiş derecede yüksek olduğunun altını çizerken, “Çin Halk Cumhuriyeti ile etkileşim seviyemiz eşi benzeri görülmemiş derecede yüksek ve sürekli gelişmesini sürdürüyor” dedi.

Putin, Rusya Federasyonu ile Çin arasındaki ilişkileri ‘dünyadaki istikrarın temel garantörlerinden biri’ olarak nitelendirdiği konuşmasında, ülkesinin Çin ile işbirliği üzerinden herhangi bir blok oluşturmadığını tekrarlarken, “Bu dostluk kimseye karşı değil, iki ülkenin çıkarına yöneliktir” ifadelerini kullandı.

Rusya Devlet Başkanı, iki ülke arasındaki ticaret hacminin geçen yıla göre yüzde 30 artışla 200 milyar doların üzerinde olacağına da dikkat çekerken, aynı zamanda altyapı ve yüksek teknoloji alanları da dahil olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliğinin sürekli geliştiğini, bu yılın mart ayında Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Moskova ziyaretinin de işbirliklerine önemli bir ivme kazandırdığını sözlerine ekledi.

ABD'yle takas konusundaki diyalog zor ilerliyor

New York Times gazetesi muhabiri Rusya'da tutuklu bulunan ABD vatandaşları Paul Whelan ve Wall Street Journal muhabiri Evan Gerşkoviç'in olası takasının Moskova-Washington ilişkilerinin iyileşmesine katkı sunacağını söylerken Putin, "Moskova, Whelan ve Gerşkoviç'in iade edilmesini reddetmiyor ancak bir anlaşmaya varılması gerekiyor. Diyalog zor ilerliyor, Amerikan tarafı Rus tarafını dinlemeli ve uzlaşmacı bir karar almalı" yanıtını verdi.

Bir Fransız gazeteci, Putin'in Fransa'ya ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a nasıl baktığını, kendisiyle görüşmeyi planlayıp planlamadığını sordu.

Rusya'yla diyaloğu sonlandıran tarafın Fransa olduğunu anımsatan Putin, "Rusya, diyaloğu yeniden başlatmaya hazır, ancak Paris bunu reddederken bir şey yapamayız. Eğer ilgi duyarlarsa, biz hazırız" sözleriyle yanıt verdi.

Rusya'da mezhepler çok büyük bir role sahip

Putin, dünyada toplumların içeriden din temelinde karıştırılmasıyla ilgili sorunlar yaşandığını kaydederek "Bu, dünyada yaşanan bazı adaletsizliklere, özellikle de Gazze'deki duruma bir tepki olabilir. Ancak Rusya'da bunun yaşanmasını engellemeye çalışıyoruz. Ülkemizdeki mezhepler çok büyük bir rol oynuyor. Fakat dengeli bir iç politika ve dış politika izlememiz de en az onlar kadar önemli bir role sahip" dedi.

Putin, dünyada İslamofobinin yükselmesinin ve neo-Nazizm tezahürlerinin bazı elitlerin izlediği politikanın sonucu olduğunu vurguladı. Rusya lideri, Filistin sorununa onlarca yıldır çözüm bulunmamasının da bunda etkili olduğunu düşündüğünü kaydetti.

Yumurta fiyatlarının yüksekliğinden dolayı halktan özür diledi

Vladimir Putin'e son günlerde gündemi en çok meşgul eden yumurta fiyatlarındaki artış konusu da soruldu. Putin fiyat artışı için özür diledi. Putin talebin arttığı, ancak üretimin olmadığını, bu nedenle ithalata izin verdiklerini söyledi. Devlet başkanı bu konuda biraz geç kaldıklarını, ancak durumun düzeleceğini belirtiyor.

Moldova Rus gazını reddetmek istiyorsa bu onun tercihi

Putin, eğer Moldova ucuz Rus enerji kaynaklarından vazgeçmek istiyorsa bunun kendi tercihi olduğunu söyledi. Moldova'nın yakın zamana kadar Avrupa'nın en fakir ülkesi olduğunu kaydetti, artık Ukrayna'nın Moldova'nın yerini aldığını söyledi.

Başkan, "Eğer enerji kaynaklarını bizden düşük fiyatlarla alan Avrupa'nın en fakir ülkesi, enerji kaynaklarını artık ABD'den Rusya'dan yüzde 30 daha pahalıya alan Almanya örneğini takip etmek istiyorsa, lütfen" dedi.

Vladimir Putin, Moldova ile Rusya arasındaki ticaretin diğer alanlarında da aynı durumun geçerli olduğunu söyledi. Özellikle cumhurbaşkanına göre Moldovalı tarım üreticileri Rusya tarım pazarını aktif olarak kullanıyor. "İstemiyorlarsa yapmak zorunda değiller" diye ekledi. Cumhurbaşkanı, Moldova'nın BDT'deki varlığının Rusya için büyük bir değere sahip olmadığını söyledi.

Ukrayna Rus gazını tüketmeye devam ediyor

Ukrayna'nın Rus gazını tüketmekten vazgeçmediğini ve "öyle ya da böyle" almaya devam ettiğini söyleyen Putin, siyasi duruma rağmen Gazprom'un Avrupa ülkelerine karşı sorumluluklarını eksiksiz olarak yerine getirmeye devam ettiğini kaydetti. Putin, "Ukrayna aslında Rus gazını tüketiyor, gaz taşıma ağı, ülke topraklarına girer girmez "şişirip yayılacak şekilde tasarlandı" dedi. Cumhurbaşkanı, “Rusya'nın hiçbir zaman siyasi nedenlerle bir şey yapmadığını” ve gaz tedariği konusunda da böyle bir niyetinin olmadığını vurguladı.

Rus gazının ihracatı hakkında konuşan Vladimir Putin, Avrupa ülkeleri de dahil olmak üzere tüm akaryakıt tüketicileriyle ilişkilerin gelişmeye devam ettiğini söyledi. “Avrupa'nın yeterli miktarda gaz alamaması bizim sorunumuz değil; biz gaz boru hatlarını kapatmadık, Kuzey Akımlarını havaya uçurmadık. "Kuzey Akımları büyük olasılıkla Amerikalılar tarafından havaya uçuruldu" diye ekledi.

Kürtajın yasaklanması

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, kürtajın kısıtlanması alanında çok dikkatli hareket edilmesi gerektiğine inandığını belirtti. Kilisenin durumunu bildiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı, devletin bir kadının çocuk sahibi olma yönünde karar vermesiyle ilgilendiğini ancak "kadınların hak ve özgürlüklerine saygı duymamız gerektiğini" kaydetti.

Göçmenlerle ilgili sorunu çözmek için özel bir organa ihtiyacımız var

Putin, Rusya'daki göçmen sorununun zor olduğunu söyledi. Ona göre ülkede şu anda yaklaşık on milyon göçmen işçi var. Başkan, tüm göçmenlerin Rusya halklarının geleneklerine saygı duyması gerektiğine inanıyor. Ülkenin nitelikli işgücüne ihtiyacı olduğunu ancak bunun yerli halkın çıkarları doğrultusunda yönlendirilmesi gerektiğini belirtti. Vladimir Putin, göçmenlerle ilgili soruna bir bütün olarak bakacak ve zamanında çözüm üretecek özel bir yapıya ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.

Hangi kitabı okuyor?

Putin, şu anda Ceza Kanunu ve Lermontov'u okuduğunu söyledi. Vladimir Putin şu anda ne okuyor sorusunu yanıtladı. Başkan, Ceza Kanununu yeniden okumayı planladığını itiraf etti. Ayrıca yatak odasında şair Mikhail Lermontov'un bir cildi olduğunu zaman zaman bunu okumayı sevdiğini belirtti.

Başkan, ayrıca "Ceza Kanununu yeniden okuyacağım çünkü bazı insanlar cezalarımızın çok ağır olduğunu düşünüyor" diye yanıtladı.

Küçükken ne olmak istediğini açıkladı

Putin, küçükken pilot olmak istediğini ancak ilerleyen yıllarda bu fikrini değiştirerek 'istihbaratçı' olmak istediğini bunu da başardığını söyledi.

Geriye dönüp kendisine aşırı saf olma derdim

Putin, Kommersant muhabiri Andrey Kolesnikov'un 'geriye dönme şansı olsa kendisine ne söylerdi?' sorusunu yanıtladı.

Geçmişe dönme şansı olsa kendine 'bu kadar saf olmamalısın' demek isteyeceğini söyleyen Putin, 2012'den itibaren kendi kendine konuşma fırsatı olsaydı "doğru yoldasın" diyeceğini belirtti.