Türkiye ile Rusya arasında Akkuyu nükleer santrali projesinin detaylarına ilişkin imzaların atıldığı  törenin ardından Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Başbakanı  Vladimir Putin ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıda yine İsrail'in filo saldırısı gündeme geldi. Putin, Mavi Marmara'ya yapılan baskından ötürü İsrail'i kınadı.

Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) ve Rusya Federal Çevre, Endüstri ve Nükleer Denetleme Servisi (ROSTECHNADZOR) arasında işbirliği anlaşması, Erdoğan ve Putin'in nezaretinde imzalandı.

Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirilen törende anlaşmaya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Rusya Başbakan Birinci Yardımcısı İgor Seçin imza koydu.

Anlaşma ile nükleer tesis ve faaliyetlere lisans verilmesine ilişkin bilgi ve tecrübe değişimi öngörülüyor.

Bu kapsamda her iki kuruluş arasında lisanslama ve denetim mevzuatı, radyasyondan korunma, nükleer tesis ekipmanlarının kalite temini, radyoaktif yakıt ve kullanılmış yakıt yönetimi, nükleer/radyoaktif maddelerin ve radyoaktif atıkların güvenliği ve emniyeti, acil durum müdahale ve hazırlık, düzenleyici denetleyici personel eğitim, nükleer radyasyon güvenliği araştırmaları konularında işbirliği hedefleniyor.

Heyetler arasında turizm konusunda da bir anlaşmaya imza atıldı. İmzalanan anlaşma, iki ülke vatandaşı turistlerin Rusya’da ve Türkiye’de bulundukları süre içinde güvenliklerini sağlamayı amaçlıyor.

İmza töreni sonrası Erdoğan ve Putin, Asya'da İşbirliği ve Güvenliği Artıracak Önlemler Konferansı (AİGK) kapsamında ortak basın açıklaması yaptı.

Ortak basın toplantısında Rusya Başbakanı Putin, gazetecilerin Mavi Marmara'ya yapılan baskınla ilgili sorularını da yanıtladı.

İşte basın toplantısından satır başları:

ERDOĞAN:

Çok faydalı bir görüşme gerçekleştirdik. İlişkilerimizi tekrar ele alma fırsatı bulduk.  

Tarihimiz boyunca görülen en yakın ilişki içindeyiz. Devam edeceğini düşünüyorum. Bölgesel ve küresel konulardaki bakış açımızın yakın olması işbirliğini artırıyor.    

Az önce ilişkilerimizi pekiştirecek iki anlaşma imzalandı. Memnuniyet duyuyoruz. Ekonomik iyileşme ve istikrara katkı sağlayacak. Rusya ile ilişkilerimiz ayrıcalıklı bir konuma sahip.  

11 – 12  Mayıs Medvedev ile önemli adım attık. Mevcut durumumuz değerlendirildi ve önemli adımların atılmasına neden oldu. Putin ziyareti ilişkilerimizi hızlandırdı.  

2009’da dış ticaret hacmi 23 milyar dolara düşse de 5 yılda 100 milyar dolara ulaşma hedefimiz devam ediyor. Bu konudaki gayretimiz devam ediyor.

FİLO SALDIRISI

Bölgemizde meydana gelen son olayları  da konuştuk. Gazze konusundaki gelişmeleri de gündeme getirdik. BM incelemesine olumlu yaklaşımını bir kez daha dile getirdi. Putin’e bu konudaki desteği için teşekkür ederim.  

Gazze yardım konvoyuna yapılan saldırı tüm dünyaya vicdan muhasebesi yaptırdı. Zira yükü insani yardım olan ve uluslararası kara sularında seyreden 32 ülkeden silahsız sivil insanlara yapılan saldırının hiçbir savunulacak tarafı olamaz. Türkiye Cumhuriyeti olarak bize taziye, üzüntü ve desteklerini ileten ülkelere, devlet adamlarına teşekkür ediyoruz.

Yükselen ses daha adil ve daha özgür bir dünya isteyen vicdanların sesi olacaktır. Kimsenin şüphesi olmasın ki Türkiye, ölen sivillerin hakkını tüm uluslararası  platformlarda sonuna kadar savunacaktır. Hakkın ve adaletin tesis edildiği gün acılarımız biraz olsun gidecektir.”

SORU-CEVAP BÖLÜMÜ

Rus gazeteci:  

Türkiye ile Azerbaycan arasındaki doğal gaz anlaşması imzalandı. Bu durum Güney AKIM projesinin geleceğini etkilemeyecek mi?  

Aslında bizim ihtiyacımızın büyük bir kısmını zaten Rusya’dan temin ediyoruz. 81 ilin sadece 64üne gidiyor. 17 ile doğal gaz ulaştıracağız. Sanayide doğal gaz kullanmaya başlayacak. Evlerde doğal gazı alternatif enerji kaynakları gidermek istiyoruz  

Rusya’dan aldığımız gazdan azalma olmayacak 

Putin: Enerji kaynaklarını çeşitlendirme hakkına sahiptir. Denizden sağlanacak gaz Rusya’dan gelenle karşılaştıramaz. Türkiye’nin kış aylarında İran’dan alamadığı gazı tedarik ediyoruz. Önemli bir açığını kapatmış oluyoruz. Doğal boru hatları yeterli değil. NABUCCO ekonomik olarak yapılabilirse yapılabilir. Azerbaycan gazı Nabucco için yeterli gelmeyecek. Daha önce de Recep ile konuştuk. Mavi Akım 2’yi yapalım dedik.

İSRAİL'İ KINIYORUZ

Türk gazeteci Putin'e: Mavi Marmara ile ilgili Türkiye'ye destek olacak mısınız? İran Cumhurbaşkanı ile görüşme yapacak mısınız?  

İsrail’in saldırısı ile ilgili olarak kaygılarımızı bildirdik. Ülkeyi kınadığımızı bildirdik. Biz bu eylemi kınıyoruz. Ne yazık ki bu saldırı tarafsız sularda gerçekleştirildi. Bu durum büyük kaygı yaratıyor. Hayatını kaybedenler için taziyelerimizi bildiriyoruz. Sayın Başbakan ile ciddi ciddi bunu tartıştık.

PUTİN, AHMEDİNEJAD'LA GÖRÜŞECEK 

İran nükleeri konusunda uluslararası kamuoyu ile işbirliği içindeyiz. Ahmedinejad ile görüşme fırsatımız olacak. bu konuları ele alabiliriz.  

Bu kararlarda İran halkını zor koşullarda bırakmamaya odaklanmaktadır. Bu yıl Ağustos’ta Busehr Nükleer santralinin inşası tamamlanacak.

DAĞLIK KARABAĞ  SORUNU

Putin, Azeri gazetecinin Dağlık Karabağ sorunuyla ilgili bir sorusu üzerine:  

Önceden de dediğim gibi bu gibi sorunların çözümü tek taraflı olamaz. Her iki millet birbiriyle fiili diyalog içine girerek uzlaşabilir.  

Azer ve Ermenistan için neyin kabul edilebilir olduğuna kendilerini belirleyecektir.  

Sabırlı olmalı ve tutumlarımızı birbirine yakınlaştırmalıyız. Zor bir sorun bu yüzden sabır ve katılım gerekiyor. Rusya desteğini sürdürüyor ve hiçbir ülkeye baskı uygulayamayız. Kimsenin taraf tutulduğunu düşünmesini istemeyiz.

MAVİ  AKIM

Gazeteci: Mavi Akım 2 projesinin gerçekleşmesi konusunda bir çalışma vardı. İsrail ile olaylar sonrasında bu gelişmede sorun var mı?  

Putin: Mavi akım artmakta olan Türk piyasası ihtiyaçları için geçerli. Bölgenin diğer ülkelerine de gönderilebilir. Sadece İsrail değil. Şunu belirtmeliyim mi bu oldukça farklı bir sorun. İsrail’in kendi kıta sahanlığında gaz bulduğu söyleniyor.

Mavi akım ekonomik kaygılardan dolayı  İsrail’e kadar uzamayabilir. Diğer ülkelerin pazarlarına gaz dağıtımı ise ekonomik kaynaklara bağlı.

Kaynak: AA