Putin: İran nükleer anlaşması herkes için kazançlı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İran nükleer krizinin çözümü konusunda İran ve 5+1’in (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa ve Almanya) Cenevre’de varılan anlaşmanın herkes için kazançlı olduğunu söyledi. Cenevre’de sağlanan anlaşmaya göre İran uranyumu sadece yüzde 5 zenginleştirecek ve yüzde 20 zenginleştirilmiş uranyum stokunu da imha edecek.

Kremlin basın bürosu aracılığı açıklamada bulunan Putin, dünyanın en zor düğümlerinden birinin çözülmesine yaklaşıldığını söyledi. Rus lidere göre, tüm tarafların yapıcı ve sıkı çalışmaları sonucunda sağlanan anlaşma dengeli önlemlerle başta Ortadoğu olmak üzere, uluslar arası alanda olumlu katkısı olacak.

Rusya’nın her zaman İran nükleer sorununun müzakere ve diplomatik yollarla çözümünde yana olduğunu hatırlatan Putin, “Cenevre’de kabul edilen eylem planının bu temellere dayanması çok önemli. Daha önce öenrdiğimiz aşamalı ve karşılıklı çözüm prensipleri destek gördü… Yapılan anlaşma, uzun ve zorlu yolda ilk adım. İsrail ve Ortadoğu’nun tüm ülkelerinin güvenliği ve İran’ın barışçıl nükleer programını geliştirme hakkını sağladı. Kabul edilebilir ve daha kapsamlı çözümler içen arayışlarımızı ortaklarımızla birlikte sabırla sürdüreceğiz.” dedi.

Anlaşmaya göre, İran ekonomisini zor durumda bırakan ekonomik yaptırımlar ise yumuşatılacak. Uluslar arası toplum ise İran’ın nükleer enerji üretim hakkını tanımış olacak.

Ortadoğu’da silahlı çatışma riski atlatıldı

Rusya Parlamentosu alt kanadı Duma Uluslar arası İlişkiler Komisyonu Başkanı Aleksey Puşkov, İran nükleer sorunu ile ilgili sağlanan anlaşmanın Ortadoğu’da silahlı bir çatışma riskini ortadan kaldırdığını söyledi. Puşkov, İran’a yönelik yaptırımların hafifletilmesini, bunlardan bazılarının da kaldırılması gerektiğini söyledi.

Puşkov’a göre yabancı yatırımlar ve petrol ihraç hakkı yeniden Tahran’a verilmeli. Rus yetkili, İsrail’in kendi güvenliğini öne çıkararak anlaşmaya karşı yönde açıklamalarda bulunmasının mantıklı olmadığını, İran’ın nükleer enerji elde etme hakkının yok sayılamayacağını ifade etti.