ABD, Rusya'nın Basra Körfezi'ne giden yolunu açıyor

HABERRUS - Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Arap Yarımadası turuna Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyareti ile başladı.

Rus Dışişleri Bakanı’nın Ortadoğu ve Arap Yarımadası ülkeleri ile Körfez ülkelerini kapsayan gezisi, Rus basınında da geniş yankı buldu.

Uzmanlar, Orta Doğu sorunlarının önceliğini azaltmaya ve kendisini bazı müttefiklerinden uzaklaştırmaya karar veren ABD yönetiminin stratejisindeki değişikliğin Rusya ile bölge ülkeleri arasındaki müzakereler için elverişli bir durum yarattığına inanıyor.

Abu Dabi’de özellikle Lavrov ile yaptığı görüşme sonrasında meslektaşı Abdullah bin Zayed Al Nahyan “İlişkimizin bugün karşılaştığımız tüm sorunların yanı sıra diğer tüm alanlara odaklanacağını biliyoruz. Rusya, güvendiğimiz dostumuz ve ortağımızdır ”dedi.

Abdullah bin Zayed Rusya ve kendi ülkesinin stratejik ortaklık ilkeleriyle birbirine bağlı olduğunu vurgulayarak, "Bugün bir kriz var - bu bir koronavirüs, ayrıca terörizmin ve şiddetin yayılması devam ediyor." Dedi ve Moskova ve Abu Dabi'nin bu sorunları çözmek için birlikte çalışması gerektiğini ekledi.

Toplantının sonuçlarını özetleyen Lavrov, "Körfez bölgesindeki durum hakkında da çok konuştuk" dedi ve görüşmelerde başta Suriye, Libya ve Yemen olmak üzere Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki silahlı çatışmaların çözümüne ilişkin sorunların ayrıntılı olarak ele alındığını açıkladı.

Lavrov, ‘Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, Arap Devletleri Ligi (LAS), AB gibi uluslararası kuruluşlara katılımla bölge ülkelerini teşvik etme taahhüdümüzü yeniden teyit ettik, böylece askeri alanda güven oluşturma süreci, şeffaflık İran ve bölgedeki Arap ülkeleri arasındaki ilişkilerin normalleşmesi ve inşaatı genel olarak burada başlar. Tüm bu konularda bir diyalog sürdürme konusunda anlaştık.’

resim tanımı girin

Suriye'deki duruma ilişkin yorum yapan Abdullah bin Zayed, Arap Cumhuriyeti'nin Arap Ligi'ne dönmesinin çok önemli olduğunu söyledi. “Üzerinde birlikte çalışabileceğimiz ve bu engelleri kaldırabileceğimiz bazı alanlar olmalı. Sadece ülke olarak değil, özel sektör de diyaloğun bir parçası olmalı, bunu doğrudan ABD'deki arkadaşlarımızla konuşuyoruz ”dedi.

İlginç bir şekilde Lavrov'un meslektaşı, ABD'nin Suriye hükümeti için geçerli olan yaptırım mevzuatına dair şüphelerini dile getirdi. Ona göre 2020 yılında yürürlüğe giren ve Şam ile etkileşim yasağını getiren "Sezar Kanunu" Suriye'nin Arap ailesine dönmesini engelliyor.

Rus Nezavisimaya Gazeta, Dışişleri Bakanı’nın Körfez ülkeleri ve Arap yarımadası ziyaretini ve etkilerini değerlendirdiği haberinde, bölgede yaşanan bir dizi değişimin başlıca sebebinin Amerika Birleşik Devletleri'ndeki güç dengesinin yanı sıra Orta Doğu'daki politikalarında ve Körfez bölgesindeki geleneksel ortaklarla ilişkilerinde ana hatlarıyla belirtilen değişikliklerden kaynaklandığını belirtiyor.

İktisat Yüksek Okulu Siyaset Bilimi Bölümünde kıdemli öğretim görevlisi Grigory Lukyanov’un Nezavisimaya Gazeta’ya yaptığı değerlendirmesinde, ABD-Suudi ilişkileri, ABD'nin Körfez ülkeleriyle ilişkilerinde gelişen durumdan Rusya'nın faydalanması çok yerinde olacağını, Kaşıkçı davasındaki durum ve ABD-Suudi ilişkilerinin soğumasının bu durumu kesinlikle etkilediğini söyledi.

Analiste göre Suudi Arabistan, Rusya, Çin ve Avrupa ülkeleri gibi oyuncularla işbirliğini güçlendirerek ABD'ye politikasının çok yönlü olduğunu göstermek için bir fırsat arayacak.

Rus uzman, "Bu bağlamda, Biden'ın radikal Suudi karşıtı retoriğiyle mevcut durum, askeri-sanayi kompleksinde, silahların temini, askeri teknolojiler ve hatta ortak üretimin olası konuşlandırılması gibi bir dizi anlaşmanın sonuçlandırılması için kullanılabilir" diyor.

Ona göre, buna ABD-Suudi işbirliğine pek alternatif denilemez, ancak bu tür adımlar, Suudi Arabistan'ın ABD üzerindeki baskısında bir faktör olabilir.

Lukyanov, Lavrov’un Katar ile Suudi Arabistan ve Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki ilişkilerde yaşanan gerçek bir değişimin zemininde gerçekleştiğini belirterek gezinin önemine dikkat çekiyor.

Suriye’deki durumun da değiştiğini, Birleşik Arap Emirlikleri ile Suriye’nin Türkiye karşıtlığında bir araya geldiğini bu durumun da Türkiye ile bağlantılı olan Doğu Akdeniz'deki jeopolitik durumu da değiştirdiğini söyleyen Rus uzman, Arap-İsrail çatışmasının da son yıllarda değişikliklere uğradığını, Körfez ülkelerinin kendi aralarında görünür bir birlik olmadığını da sözlerine ekliyor.