Rusya'nın başkenti Moskova'da temalarda bulunan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, basın mensuplarına temalarını değerlendirdi. Demirtaş, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı görüşmede, Moskova'nın yaptırımlarından halkların zarar görmemesi gerektiği mesajını ilettiğini dile getirdi. Demirtaş, Rusya ziyaretinin Türkiye karşıtı bir seviyeye düşürülmesini ise kabul etmediklerini, tam tersine yaşanan krizin aşılmasına, diyalog yollarının açıklamasına katkı sağlamak istediklerini vurguladı.

Ziyaretinin, Türkiye-Rusya gerilimin hat sahada olduğu döneme denk geldiğini hatırlatan HDP Eş Başkanı, "Partimizin hem Türkiye içinde hem Türkiye’nin uluslararası işlerinde gerilim yanlısı politikalarına yönelik eleştirisi var. Dolaysıyla biz hükümetin uyguladığı dış ve iç politikanın çatışma gerilim ve savaş üreten bir politika olduğundan, bütün bunların da bütün Türkiye’deki tüm topluma zarar verdiği inancıyla bazı görüşmeler yapıyoruz, yapamaya devam ediyoruz." ifadesini kullandı.

HÜKÜMETİN YAPTIĞI HATALARIN CEZASINI HALK ÇEKMEMELİ

Son kriz nedeniyle özellikle Rusya’da iş yapan ya da Rusya ile ticaret yapan işverenlerin işçilerin, öğrencilerin ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalmaya başladıklarını hatırlatan Demirtaş, "Hükümetin yaptığı bir hatanın faturasının doğrudan topluma çıkarılmasını doğru bulmuyoruz. Bu konuda ne yapabiliriz diye buradaki arkadaşlarımızla tartıştık. Lavrov’la yaptığımız görüşmede de dile getirdik. Ortada bir sorun bir kriz var. Bunun Türkiye – Rusya arasında diplomatik ilişkilerle, diyalogla çözülmesi gerektiğini ifade ettik.

Ortadoğu’da ciddi tarihi süreç yaşanırken Türkiye’nin bir aktör olmaktan çıkması AK Parti’nin hatasıdır. Türkiye’de izlediği iç politika yanlışlığı dış politikaya da yansımıştır. Türkiye’de yaşayan Türkü de Kürdü de herkes bundan zarar görüyor. Gönül isterdi ki ülkemizde hükümet demokrasiye köklü olarak inan demokratik çözümlere reformlara saygı duyan bir anlayışla çalışma yürütebilseydi, politika üretebilseydi. Bunu yapamıyor, diyaloga çok önem vermeyen bir hükümet politikasıyla karşılaştık." şeklinde konuştu.

İçerideki sorunların çözümünde hükümetin sürekli kutuplaştırma, kamplaştırma siyaseti izlediğini dile getiren Demirtaş, "Toplumun önemli bir kesimini yok sayarak, hedefe koyarak, düşmanlaştırarak Türkiye’de toplumu bir arada tutmak imkansızdır ve hükümet maalesef bu politikayı uzun yıllardır sürdürüyor. Buradan bir siyasi rant elde ettiğini düşünüyor olsa gerek. Fakat bunların hepsi yanlış, bunlar hiç kimseye kazandırmıyor. Geri dönüp baktıklarında ümit ediyorum ki yanlışlarını eksiklerini görebilecek olgunluğu taşırlar, niyetimiz bu." dedi.

Demirtaş, Rusya ziyaretinin Türkiye karşıtı bir seviyeye düşürülmesini ise kabul etmediklerini dile getirdi. Demirtaş, "Ziyaretimizin başka yerlere çekilmesi ve bu ziyaretimiz üzerinden partimize dönük hakaretvari tutumları kabul etmediğimizi belirtmek istiyorum. Biz parlamento da üçüncü büyük grubuz. Kiminle ne görüşeceğimizi partimizin politikaları belirler. Bunlar da çok açık şeffaftır. Kiminle görüşüyorsak biz aleni açık düşüncelerimizi paylaşıyoruz. Hiçbir zaman gizli- kapaklı işler yapmadı HDP. Kamuoyu önünde ifade ettiğimiz düşünce neyse partimizin programı uygun çözüm önerilerimiz neyse Amerika’da, Rusya’da, Avrupa ve Ankara’da aynı şeyleri söylüyoruz. Birbiriyle çelişen ilkesiz tutumlarımız yok." ifadesini kullandı.

"Rus uçağın düşürülmesiyle ilk gün ne söylediysek burada da aynı şeyleri söyledik. Bu konuda yalpalayan hükümet politikasıdır. Bir gün başka üç saat sonra farklı demeçler veren hükümetin kendisidir." diyen Demirtaş, asla iki ülke arasında savaşı çatışmayı körükleyecek tutuma girmeyeceklerini vurguladı.

Demirtaş şöyle konuştu, "Diyalog kanalların açılması için HDP üzerine düşeni yapıyor. Özellikle halkın mağdur olmaması çok önemli. Türkiye’de milyonları etkileyen krizle karşı karşıyayız. Bu küçümsenecek bir kriz değil. Hükümetin umurunda olamayabilir. İstanbul’da Laleli esnafından Akdeniz’de narenciye üreticisine kadar, ithalat –ihracattan buradaki öğrenciye kadar, işçi olarak inşatta çalışana, ihale almış müteahhitlere kadar herkes sıkıntı yaşıyor ve bu sıkıntı doğru temelde ilişki kurulmaz ise büyüyecek gibi görünüyor. HDP bunlara sessiz kalamazdı. Bu görüşmeyle bunların önünü açabildik diye umuyorum. Türkiye’deki sorunlarla ilgili çözümlerimiz ne ise bunu kamuoyu ile de açık paylaşıyoruz. Bura da Kürt sorunun çözümü için bulunmuyoruz. Böyle beklenti ve arayışımız yok. Daha çok HDP’nin genel olarak Türkiye’nin demokratikleşmesine dönük olarak siyasi tutumu dünyada ilgi çekiyor bu da çok normaldir. Çoğulcu demokrasiyi savunan ilkeli bir duruş sergileyen partimiz dünyanın her yerinde tabi ki ilgiyle karşılanıyor."

MOSKOVA'YA KÜRT SORUNU İÇİN GELMEDİK

Demirtaş, "Elbette görüşlerimiz var. Kürt sorunu çözümü ile ilgili de görüşlerimiz var. Fakat sırf bunun için gelmedik, bunu da paylaştık tabi ki de görüşlerimizi belirttik.

Dışişleri Bakanlığı isterse kendi açıklama yapar. Ama bizden herhangi bir talep ve istekleri yok. Bizden doğrudan böyle bir beklenti içerisine girilmedi. Gelmeden önce bir Türkiye Dışişleri Bakanlığı ile de görüştük iletmek istedikleri bir şey var mı diye. Bizim üzerimizden iletilmiş bir şey yok. Biz daha çok ziyaretimizin Türkiye karşıtı olarak yorumlanmasının yanlış olarak değerlendiriyoruz. Biz Türkiye toplumun çıkarını düşünüyoruz, AK Parti gibi düşünmek zorunda değiliz. Biz AK Parti’nin politikaların sert bir şekilde eleştiriyoruz. Toplumun yararını gözetiyoruz burada. AK Parti’nin hatalarına karşı toplumun kurban edilmesine göz yumamayız. Fakat krizin çözümü konusunda diyalog kapısı konusunda HDP önemli rol oynuyor. Umarım AK Parti bu rolümüze saygılı yaklaşır.

Bu ziyaretimizin şu anda Türkiye – Rusya arasındaki tek ilişkidir. Biz evet Türkiye ve devleti temsilen burada değiliz, fakat biz toplumsal bir gücüz. Aslında Türkiye’de olup bitenlerden rahatsız olanları temsil ediyoruz. Bu krizden Türkiye toplumu yarar sağlamıyor zarar görüyor. Ortaya çıkan zarara duyarsız kalamazdık." dedi.

SURİYE'DE İNKAR EDİLMİŞ KÜRT HALKI ARTIK STATÜSÜZ YAŞAYAMAZ

Suriye sorununa da değinen Selahattin Demirtaş, Suriye halkının bu konuda asıl karar verici merci olduğunun altını çizdi. "Suriye'deki sorunun çözümü için partimizin kendi görüşleri var. Bu da bilenen defalarca kamuoyuyla paylaştığımız görüşlerdir." diyen Demirtaş, Suriye'de kimsenin dışlanmaması gerektiğini bütün unsurların yeni Suriye'de kendi kimliğiyle, kendi varlığıyla temsil edilmesinin önemine vurgu yaptı. Daha önce varlığı inkar edilmiş Kürt halkının Suriye'de kendisini temsil etmesi gerektiğini ifade etti. Suriye'de sorunun çözümü için Kürtlerin öneminin dünya tarafından anlaşıldığını, fakat sadece bunu AK Parti hükümetinin bunu inkar ettiğini illeri süren Demirtaş, bu ülkede hiç kimsenin dışlanmaması gerektiğini kaydetti.

Demirtaş; "Suriye'de inkar edilmiş Kürt halkı da artık orada statüsüz yaşayamaz. Bunu herkes görmeli. Dış dünyanın buna karşı duyarsız kalacağını düşünmüyoruz. Şu anda Kürtlerin etkili bir güç olarak Suriye'de sorunun çözümünde yada Türkiye'de aslında bir demokratikleşme konusunda bir güç olarak kabul etmeyen AK Parti hükümedir. Bütün dünya bunu böyle kabul ediyor." dedi.

PARTİNİN İLETİŞİM BÜROSUNU AÇTIK

Demirtaş, Moskova'da HDP'nin resmi parti temsilciliğini açmadıklarını bunun Rusya iç kanunlarına aykırı olduğunu hatırlattı. Demirtaş, "Resmi parti temsilciliği olarak değil ama iletişim ilişki bürosu olarak arkadaşlarımız hazırlığını yapıyorlar. Belki önümüzdeki günlerde burada çalışmalara başlayabilir. Burada resmi parti temsilciliği Rusya iç hukukuna uygun değil başka formatta belki bir ilişki bürosu düşünülebilir. Daha çok buradaki insanlarımıza yardım etmek parti politikalarımızı görünür, tanınır haline getirmek üzere bir çalışmamız olacak.

Türkiye pasaportu taşıyan bütün kardeş ve yurttaşlarımız sıkıntı yaşıyorlarsa, çözüm adına biz ne yapabiliyorsak buna hazırız. Bugün açılan derneğimizde buna katkı sunacaktır umarım. Partimiz de her türlü desteği sunmaya hazırdır. Çözüm adına kim elinden ne geliyorsa ne yapabiliyorsa yapmalıdır, bizde buna gayret gösteriyoruz." şeklinde konuştu.