2015 yılında düşürülen Rus savaş uçağını vurma emrini Erdoğan mı verdi?

24 Kasım 2015 tarihinde Suriye’de savaş görevi üstlenen Rusya Federasyonu’na ait Su-24 tipi savaş uçağı, Türkiye sınırını ihlal ettiği gerekçesiyle Türk Hava Kuvvetleri tarafından düşürüldü. Rus savaş uçağının düşürülmesi talimatının Türkiye’de kim yada kimler tarafından verildiği uzun süre tartışıldı.

Rusya’da yayın yapan Nezavisimaya Gazetesi NATO’ya ait gizli brifing belgelerine dayandırdığı haberinde Rus uçağının düşürülmesi emrinin bizzat Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildiğini iddia etti.

Nezavisimaya Gazetesi, NATO’ya ait gizli brifing belgelerinin Stokholm merkezli Nordic Araştırma İzleme Merkezi (Nordic Research Monitoring Network) tarafından yayınlanan belgeleri haberleştirdi. Nezavisiaya Gazetesi haberinde, yayınlanan NATO belgelerinden anlaşıldığına göre, Ankara’nın Rus uçağının düşürülmesi emrinin arkasında kimin olduğunu saklama girişiminde bulunduğunu iddia etti.

Gazetenin haberine göre, ‘Erdoğan’ın Rus savaş uçağının düşürülmesindeki sorumluluğu Genelkurmay’ın hukuk danışmanı Erkan Ağın’ın hazırladığı resmi raporunda da açıkça görülüyor. Brüksel'deki brifinglerden de anlaşıldığı gibi Türkiye Cumhurbaşkanı kendisi Rus Uçağına saldırı emrini veriyor. Brifingde Erdoğan’a ait "Türkiye’ye Suriye sınırından yaklaşan ve güvenlik için tehdit oluşturan her askeri unsur askeri bir tehdit olarak değerlendirilecek ve askeri bir hedef olarak değerlendirilecektir" cümlelerine yer veriliyor.

Olayın yaşandığı günlerde Türk basınına açıklamalarda bulunan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hava sahasının ihlal edilmesi sonucu angajman kuralları gereği müdahalenin yapıldığını, Türkiye'nin sınırlarını koruma hakkına her ülkenin saygı duyması gerektiğini ve Esad rejiminin ayakta tutulması için rejim ile müttefiklerinin IŞİD bahane edilerek o bölgede kendi topraklarını korumaya çalışan Bayırbucak Türkmenlerine saldırdığını" söyledi.

Erdoğan: ‘Aynı ihlâl bugün yapılsa Türkiye yine aynı karşılığı verecek’

Başka bir konuşmasında da Erdoğan, Rusya’nın gösterdiği tepki üzerine "Rusya'ya ne de başka herhangi bir ülkeye karşı doğrudan askeri müdahale söz konusu olmadığını" ve "aynı ihlâl bugün yapılsa Türkiye'nin yine aynı karşılığı vereceğini" söyledi.

CNN’e verdiği röportajda "Türkiye'nin Rusya'dan özür dilemeyeceğini ve sınır ihlâlinde bulunan Rusya'nın özür dilemesi gerektiğini" söyledi.

Dönemin Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu ise, "Türkiye'nin sınırlarını kim ihlâl ederse ona karşı her türlü tedbiri almanın hakları ve görevi olduğunu" belirtti.

TBMM'deki AK Parti grup toplantısında ise "Angajman kurallarının Rusya dahil tüm dünya tarafından bilindiğini, son hadisede ikazlara rağmen Rus makamlarınca dikkate alınmadığını ve gerekli tedbirleri bu yüzden almaları gerektiğini" söyledi. Aynı zamanda "Bayırbucak bölgesinde IŞİD unsurlarının bulunmadığını ve bölgedeki masum halka yapılan saldırılara göz yumamayacaklarını" belirtti.

Gazetenin haberinde, yayınlanan NATO brifinglerine göre, Türk hava sahasını ihlal eden uçak, beş dakika içerisinde on defa uyarılmasına rağmen sınır ihlaline son vermeyince angajman kuralları gereği iki Türk F-16 uçağı tarafından vurulduğu belirtilerek, Türk komutanlığının Rus meslektaşlarına Suriye silahlı çatışmalarındaki “kırmızı çizgiler” hakkında bilgi verdiği iddia ediliyor. “Rus makamları, her düzeyde etkileşim kurallarımıza usulüne uygun olarak bilgilendirildi ve silahlı kuvvet kullanımı ile ilgili kurallarımızın pilotların Suriye'den tanımlanamayan herhangi bir uçak tarafından Türk hava sahasının işgaline zorla yanıt vermeleri gerektiği konusunda sürekli bilgilendirildi” deniliyor.

Haberde, Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından Erdoğan’ın ilk başlarda olayın sorumlusu olarak Rus tarafını sorumlu tuttuğu, ancak 7 ay sonra aniden karar değiştirerek, önce, Rus savaş uçağının düşürülmesi sonrası öldürülen ikinci pilotu Oleg Peshkov’un ailesinden ve ardından Rus lider Vladimir Putin'den özür dilemek zorunda kaldığı vurgulanıyor.

Erdoğan, 2016'da Rusya Federasyonu ve Türkiye iş çevrelerinin temsilcileriyle yaptığı toplantıda “‘FETÖ' ve ve arkasındaki güçlerin, ülkelerimiz arasındaki ilişkilere de kastettikleri bugün çok daha iyi anlaşılıyor." dedi.

2016 yılında Türkiye'de darbe girişiminde bulunulduktan sonra Binbaşı Agin, Türk makamlarına göre, Gülen adına hareket eden isyancılara yardım etmekle suçlandı. Hukuk danışmanı ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

Rus uçağını düşürülmesi emrini yerine getiren Türk F16 pilotu Hava Kuvvetlerindeki görevine halen devam ediyor

Türk medyasına yansıyan haberlerde Rus Su-24'e saldıran Türk Hava Kuvvetleri pilotlarının gözaltına alındığı bildirildi. Nezavisimaya Gazetesi’nin haberine göre, Rus savaş uçağının vurulması olayına yalnızca bir Türk pilotunun katıldığı, Rus savaş uçağını düşüren Türk F16 pilotunun açılan soruşturma sonrası tuttuklanmadığı tam aksine terfi alarak TSK daki görevine devam ettiği iddia ediliyor.

Haberde ayrıca, Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili 2017 yılında dönemin Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu, 2016'da yapılan darbe girişimini soruşturan parlamento komisyonunun, "uçak" krizine dahil olan pilotların Türkiye'de yasaklanan herhangi bir kuruluşla bağlantısı olup olmadığını tespit edilmesini istediği belirtiliyor. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM darbe komisyonunun sorularına 71 sayfalık yazılı verdiği yanıtta, Rus uçağını düşüren pilotun 'FETÖ' üyesi olmadığı bilgisinin dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar tarafından kendisine iletildiğini kaydettiği de belirtiliyor. (http://www.ng.ru)

HABERRUS