Kadir İnanır: Elveda Katya, Rus seyircileri çok ağlatacak
Başrollerini Kadir İnanır ve Rus sanatçı Anna Andrusenko’nun paylaştığı Elveda Katya filmi, Rusya’da vizyona girmeye hazırlanırken, Türkiye’nin Moskova Büyükelçiliği rezidansında filmin tanıtımı yapıldı.
Türk Büyükelçisi Aydın Adnan Sezgin’in ev sahipliğini yaptığı geceye Kadir İnanır, Anna Andrusenko, filmin yapımcısı Osman Sönmez ve yönetmeni Ahmet Sönmez’in yanısıra Moskova’da yaşayan Türk diaspora temsilcileri ve gazeteciler katıldı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan yapımcı Osman Sönmez, filmin 20 yıllık bir hikaye olduğunu vurgulayarak, “1982 yılında başlayan ve 2002’de sona eren bir olay.” dedi.
İnanır da filmle ilgili Türkiye’de çok sayıda haber yapıldığını hatırlatarak, “Bugün Moskova’da olmamızın nedeni farklı. Rusya ile ilişkilerimiz çok yükseklerde. Ticaretin yanısıra çok sıcak insani ilişkilerimiz var. Turizm de özellikle. Ülkemizin net geliri turizm sektöründen. Turizmle sağlanan gelir de önemli katkı Ruslara ait. Aynı zamanda bu film Rus kadınını çok yücelten bir eser. Rus kadınına yönelik değer yargılarımızı açığa çıkaran, onu tartışan, ayrıca da geride kalmış bakış açısını ortadan kaldıran bir film. İki Karadeniz kıyısı Trabzon ve Soçi’de geçen bir olay. Her iki kent de kardeş şehir. Anna arkadaşımızla ikimiz de Karadenizliyiz. O Rusya ben de Türkiye tarafından. Rus halkına filmi tam aktarabilirsek onların çok etkileneceğini ve sanatsal, kültürel ve turizm açısından ilişkilerimizin artacağına filmin büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Rus seyirciler yüzde yüz filmi beğenecek. Buna inanarak buraya geldim. Yarınki galaya mendil alarak gelin, çünkü ağlatacak bir film.” dedi.
Rusya’ya ikinci kez geldiğini ifade eden sanatçı, “1977 yılında Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’un romanından yapılan Selvi Boylum Al Yazmalım filmi için gelmiştik. Aytmatov bizi Türki cumhuriyetlerini dolaştırdı. O zaman SSCB vardı. Merkez Moskova idi. Gitmek ve dönmek de Moskova’dan yapılıyordu. Şimdi bu 35 yılda neler değişti diye Moskova’da hafızamı da yoklamak istiyorum. Buradan çok sayıda film ve fotoğrafla Türkiye’ye döneceğim ve eskileriyle karşılaştıracağım. Gelirken soğuk diye korkuttular (gülerek), ama o kadar da değilmiş. Rusya’da filmle ilgili çok büyük bir tanıtım yaparsak bu çok büyük bir işi başardığımız anlamına gelecek. Çok ciddi bir iş için buradayız.” dedi.
Rus sinema sanatını da uzun yıllar takip ettiğini belirten İnanır, “Son yıllarda ise bir gerileme var. Büyük sinema sanatçıları var, ama üretim bakımından Batı ile yarışacak durumda değiller. Temel sorunları çözerlerse kültür ve sanata en fazla ilgi duyan Rus halkının sinema sorununu hızla çözeceğine inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Kalbimize dokunan bir film
Yönetmen Ahmet Sönmez, filmin Rusya ve Türk halkı arasındaki bir hikaye olduğunu belirterek, “Kalbimize dokunan bir film. Yaşanmış bir öykü olduğu için bu hikayeyi hem Türkiye hem de Rusya’nın görmesi lazım. Bu yüzden buradayız. Rusya’da nasıl karşılanacağı bizim için merak konusu. Vizyona girecek. Tabii ilk olmak bizim için çok onur verici ve mutluluk verici. Bizim için en büyük heyecan bu. Filmdeki temel amacım ön yargılarımıza tokat atmak. SSCB dağılmasının ardından bu yana çok sayıda ortak evliliklerimiz var. Ama bu kadar yakınken, bu ön yargılar yüzünden ne yazık ki bir o kadar da uzağız.” şeklinde konuştu.
Katya rolünü oynayan Anna da, İnanır’ın iyi sanatçı olduğunu ifade ederek, “İnanır’la bir filmde rol almak büyük bir onur. Herkes böyle bir şansı bence zor yakalar. Türk filmiyle ilgili fazla bilgim yok, ne yazık ki, ama bundan sonra yeterince öğrenmeye çalışacağım. Dolayısıyla İnanır’ı tanımıyordum. Ama filmden sonra sanat bakımından çok şey öğrendim. Çok yardımcı oldular. Ortak çalışmadan dolayı buradan şükranlarımı iletiyorum.” dedi.
Nadya rolünü oynayan Yelena Polyanskaya da, “Rolümü çok duygusal buldum. Güzel filmde oynamam benim için bir mutluluk kaynağı. İnanır da büyük sanatçı.” tespitinde bulundu.