İhracatçılar, Rusya etkisini böyle aşıyorlar

İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete, "Rusya dışında da maalesef Orta Doğu ülkelerinde sular hiç durulmuyor. Bu yüzden yeni pazar arayışlarımız sürekli devam ediyor" dedi

İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği öncülüğünde Türk firmaları, Almanya’nın Köln şehrinde 31 Ocak- 3 Şubat tarihleri arasında düzenlenen, alanında dünyanın en büyük fuarı ‘ISM 2016 Uluslararası Bisküvi ve Şekerleme Fuarı’nda ürünlerini tanıttı. Türkiye’nin 17. kez milli katılım gerçekleştirdiği fuarda 70 Türk firması, bisküvi, dondurma, sakız, kakao, çikolata ve çikolata mamulleri, şekerli mamuller, kuruyemişler helva ve lokum gibi ürünlerini sergiledi.

Geçen yıl 65 ülkeden bin 513 katılımcıya ve 141 ülkeden yaklaşık 37 bin ziyaretçiye ev sahipliği yapan fuarı değerlendiren İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete, “ISM ‘de yer almak yalnızca ihracatımızı arttırmaya yönelik değil aynı zamanda tüm piyasaya ve rakiplerimize de bir boy gösterisi olup, prestij açısından büyük önem taşıyor” dedi.

MARKET ARAŞTIRMASI YAPIP HEDEF ÜLKE BELİRLEDİ

Sektörün Rusya krizinden etkilendiğini aktaran Zekeriya Mete,“Rusya dışında da maalesef Orta Doğu ülkelerinde sular hiç durulmuyor. Çevremiz resmen ateş çemberi. Bu yüzden yeni pazar arayışlarımız sürekli devam ediyor, dünyayı karış karış araştırmaya ve en çok verim alabileceğimiz ülkelere doğru ihracatımızı yönlendirmeye çalışıyoruz” dedi.

Ayrıntılı market araştırmaları yaptıklarını ve hedef ülkeler belirlediklerini ifade eden Mete, hedef pazarlar hakkında şunları söyledi: “Kapsamlı market araştırmalarımız doğrultusunda belirlenen ülkelerdeki ticaret ataşeliklerimiz iş birliği ile yurtdışı ticaret heyetleri ve özel nitelikli alım heyetleri ile nokta atışlarımızı arttırmaya devam etmeyi planlıyoruz. Aynı zamanda firmalarımızın ihtiyaçları doğrultusunda kurmayı planladığımız gıda analiz laboratuvarı ve yurtdışında ticaret merkezi açma projelerimiz sürüyor.Hedef ülkelerimiz; Güney Afrika, Uzak Doğu (Japonya, Çin, Tayland, Güney Kore, Hong Kong), Asya-Pasifik( Endonezya, Malezya, Singapur) Ortadoğu (Dubai, Suudi Arabistan, İran) Güney Amerika (Peru, Brezilya, Şili, Dominik Cumhuriyeti, Kolombiya, Bolivya), Kuzey Amerika(Amerika, Kanada, Meksika) Avrupa( Almanya, Rusya, Fransa) Mena (Fas, Tunus, Cezayir) Israil, Nijerya, Gana, Angola.”

BU ŞARTLARDA İHRACAT BAŞARI

Zekeriya Mete, ihracatta 2016 yılının iyi başlamadığını söyledi. Geçen yılın Ocak ayında ilk 10 günlük ihracatın bu yıl yüzde 30 gerilediğini kaydeden Mete, “Yılın ilk 10 gününde ciddi bir düşüş var. Düzelmesini temenni ediyorum ama böyle devam ederse yüzde 10 eksiyle kapatırız diye endişeliyiz. Küresel ekonomideki dalgalanmalar bizi de etkiliyor. Bizi etkilediği gibi mal sattığımız ülkeleri etkiliyor. O ülkelerin para birimleri değişiyor, pazar payımız ister istemez aşağı düşüyor. Türk mallarına olan karşı tavır ve hareketler olunca bize yansıması olumsuz oluyor” diye konuştu.

Sınır kapılarındaki sıkıntıların ihracata darbe vurduğunu kaydeden Mete, “Hükümet haklı olarak güvenliği gözetiyor. Başka kanallardan mallar gönderilebilir. İran daha aktif hale gelebilir. Ancak İran’la ticari ilişkilerimizi sıcaklaştırmak için samimi adım attık ama onlardan aynı samimiyeti göremiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız birçok platformda İran, Rusya ve İsrail gibi ülkelerle ilgili kararlarda dürüst ve samimi davrandı. Ancak onun samimiyetini karşı ülkelerde bulamıyoruz” dedi.

2015 yılında ihracatın küresel çapta da daraldığını aktaran Zekeriya Mete, “Hububat, bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektöründe yüzde 8.7 miktarında bir azalma söz konusu. Oranın bu şekilde çıkmasının en büyük sebebi iç dinamiklerde yaşanan özellikle C şekeri ve Dahilde İşleme Rejimi ile ilgili problemlerden kaynaklanıyor. Yapılan ihracatı günümüz şartlarında başarılı buluyoruz” diye konuştu.

KRİZDEN İLK ÇIKAN SEKTÖR

Şekerli Mamuller Tanıtım Grubu (ŞTG) Başkanı Hidayet Kadiroğlu ise, 2015 yılını ve 2016 hedeflerini değerlendirdi. 2015'te hedef ülkelerden potansiyel alıcıları ülkemize getirdiklerini aktaran Kadiroğlu, "Potansiyel alıcıları ve yabancı medya mensuplarını ülkemize getirerek şekerleme konusundaki çeşitlilik, kapasite ve kalitemizi Türkiye’de örnek işletme ziyaretleriyle anlattık. İlk etapta Endonezya ve Fas’tan medya mensuplarını ağırladık. Bu faaliyetlerimiz artarak devamedecek" dedi.

Yurtdışı tanıtım faaliyetlerini sadece fuarla sınırlandırmadıklarını aktaran Kadiroğlu, önemli kültürel organizasyonlara da katılarak geniş kitlelere ulaştıklarını belirtti. Kadiroğlu katıldıkları kültürel etkinlikler hakkında şu bilgileri verdi: "Türk Japon yapımı Ertuğrul 1890 filmine ŞTG olarak ürün ikramı desteği verdik. 2015 Aralık ayında gösterime giren filmin ikili ilişkilerimize pozitif katkı sağladı. Dünya Eğlence ve İçerik Pazarı Fuarı’na (MIPCOM) ülkemiz onur konuğu olarak katıldı. Cannes’da yapılan ve film, dizi programlarının alınıp satıldığı platform olarak tanımlanan organizasyonda ülkemizin tanıtıma destek verdik. Kristal Elma 2015’e da katılım sağladık. Expo fuarlarının sonuncusu Milano’da yapıldı. Türkiye’nin tanıtımı elbette şekerlemesiz olmazdı. Tanıtım Grubu olarak bu önemli aktiviteye de destek verdik, tat kattık." Hidayet Kadiroğlu 2016 yılında ise 20 tanıtım faaliyeti yapacaklarını belirtti. 2016’da da aynı tempoyla gideceğiz diyen Kadiroğlu, "Yeni hedef ülkeler: Uzakdoğu, Çin, Afrika ve Amerika kıtasını yeni önceliklerimiz olacak" dedi. “Sektör olarak krizlerden en son etkilenen ve ilk çıkanlardanız” diyen Kadiroğlu "2015’te şekerleme sektörü de daralan genel ihracattan etkilendi. Ancak gerek sektörümüzün kendi iç dinamikleri, gerekse İran anlaşması ile bölgemizde başlayan olumlu sürecin etkisiyle bu yılı çok daha iyi geçirecektir" diye konuştu.