Rusya, İsveç ile Nükleer İşbirliği Anlaşmasını Feshetti

HABRRUS - Rusya Başbakanı Mihail Mişustin, ülkesinin İsveç'le 1988 yılında imzalanan nükleer tesislerle ilgili işbirliği anlaşmasını tek taraflı olarak feshettiğini açıkladı.

24 Haziran'da imzalanan ancak 27 Haziran'da yayınlanan kararnameyle, iki ülke arasındaki kritik nükleer bilgi paylaşım mekanizması sona erdirildi.

Anlaşmanın Kapsamı Neydi?

Söz konusu anlaşma, Sovyetler Birliği döneminde imzalanmış ve her iki tarafın yılda en az bir kez nükleer tesislerinin işletilmesine ilişkin bilgi alışverişi yapmasını zorunlu kılıyordu. Aynı zamanda nükleer kaza durumunda acil bildirim yükümlülüğü getiren anlaşma, olası nükleer felaketlerin önlenmesi için ortak danışma mekanizmaları öngörüyordu.

Kremlin yetkilileri, anlaşmanın fesih gerekçesine ilişkin resmi bir açıklama yapmazken, uluslararası ilişkiler uzmanları bu adımı Rusya-İsveç ilişkilerindeki gerilimin yeni bir evresi olarak yorumluyor.

İsveç'in geçtiğimiz yıl NATO'ya üye olması ve Batı yanlısı politikaları, Moskova'nın tepkisini çeken başlıca unsurlar arasında gösteriliyor.

Diplomatik Süreç Nasıl İşleyecek?

Mişustin'in talimatıyla Rusya Dışişleri Bakanlığı, anlaşmanın fesih sürecini İsveç makamlarına resmen bildirecek. Bu hamle, Baltık bölgesindeki güvenlik dinamiklerini yeniden şekillendirebilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Özellikle nükleer kaza durumunda erken uyarı sistemlerinin devre dışı kalması, bölgesel güvenlik endişelerini artırıyor.

Uzmanlar Ne Diyor?

Strateji analistleri, Rusya'nın bu kararının İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğine verdiği tepkinin bir uzantısı olduğunu belirtiyor. Nükleer işbirliği kanallarının kapatılmasının, Moskova'nın Batı'ya yönelik "asimetrik tepki" stratejisinin bir parçası olduğu ifade ediliyor. Eski Sovyet ülkeleri dışında nükleer bilgi paylaşımını sonlandıran ilk ülkenin İsveç olması dikkat çekiyor.

Bu gelişme, Rusya'nın Batı'yla bağlarını koparma politikasında yeni bir aşamaya işaret ederken, özellikle Baltık Denizi'ndeki nükleer güvenlik mimarisini derinden etkileyebilecek bir hamle olarak değerlendiriliyor.

İsveç'ten konuya ilişkin resmi açıklama henüz yapılmadı.