AB’nin Ukrayna’ya Asker Gönderme Seçeneği Tartışılıyor
HABERRUS - Avrupa Birliği, olası bir ateşkes durumunda Ukrayna’ya asker göndermeyi tartışıyor.
AFP’ye göre, bu plan, çatışmanın taraflarının bir ateşkes anlaşmasına varması halinde ateşkesi denetlemek ve güvenliği sağlamak için düşünülen önlemler arasında yer alıyor.
Ancak Moskova, bu tür bir adımın Rusya ile doğrudan bir çatışma riskini artırabileceği konusunda uyarıyor.
Diplomatik Görüşmeler ve Fikir Arayışları
AFP’ye konuşan Avrupalı diplomatlar, çeşitli senaryolar üzerinde çalışıldığını ve özellikle ABD’nin Kiev’e verdiği desteğin azalması ihtimaline karşı alternatif fikirlerin değerlendirildiğini belirtiyor.
Le Monde gazetesine göre, İngiltere ve Fransa da bu tartışmalara katılıyor. Bu ülkelerin, ABD Başkanı Donald Trump’ın göreve başlamasıyla birlikte Ukrayna’ya yönelik Amerikan desteğinin kesilmesi olasılığına hazırlık yaptığı iddia ediliyor.
Fransa’nın Öncü Rolü ve Tartışmalı Öneriler
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Şubat ayında Ukrayna’ya Batılı birliklerin gönderilmesi fikrini gündeme getiren ilk liderlerden biri olmuştu.
Macron, Avrupa’nın Kiev’e askeri destek sağlamasının hem cephe hattında atılım yaratabileceğini hem de güvenliği artırabileceğini savundu. Ancak bu öneri, Batı’da olduğu kadar Rusya’da da sert eleştirilere yol açtı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Fransız ve İngiliz askerlerinin hali hazırda Ukrayna’da bulunduğunu iddia ederek, bu tür girişimlerin çatışmayı uzatmaktan başka bir işe yaramayacağını belirtti.
Kremlin’in Tepkisi ve Uyarıları
Moskova, Avrupa’nın bu tür bir plan üzerinde çalışmasını kınayarak, bunun yalnızca çatışmanın süresini uzatacağını ancak sonucunu değiştiremeyeceğini savunuyor. Kremlin ayrıca, Ukrayna’ya asker göndermenin Rusya ile Batı arasında doğrudan bir çatışma riskini artıracağına dikkat çekiyor.
Avrupa’nın Bölünmüşlüğü
AFP’nin aktardığına göre, Avrupa ülkeleri arasında Ukrayna’ya asker gönderme konusunda fikir birliği bulunmuyor.
Bu da konunun hassasiyetini ve birliğin içindeki ayrışmaları ortaya koyuyor. Ancak, Batı’nın Trump sonrası dönemde Ukrayna politikasında bir belirsizlikle karşı karşıya kalması, AB’yi bu tür seçenekleri değerlendirmeye itiyor.
AB’nin bu adımı, Batı’nın Ukrayna’ya verdiği desteğin devamlılığını sağlamayı hedefliyor.
Ancak Moskova’nın bu durumu provokasyon olarak algılaması ve Avrupa’daki bölünmüşlük, bu planın hayata geçirilmesini zorlaştırabilir.
Ateşkes anlaşmasına yönelik böyle bir adım, hem diplomatik hem de askeri açıdan önemli sonuçlar doğurabilir.