Putin: Ukrayna’da Nükleer Silah Bulunması Halinde Rusya Tüm İmha Gücünü Kullanacak
HABERRUS - Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın nükleer silah edinmesi durumunda Moskova’nın sert ve kapsamlı bir şekilde karşılık vereceğini açıkladı.
Kazakistan’daki Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) zirvesi sonrasında konuşan Putin, “Rusya, nükleer silahların varlığı halinde elindeki tüm imha araçlarını kullanacaktır” ifadelerini kullandı.
“Nükleer Güç Olmasına İzin Vermeyeceğiz”
Putin, Ukrayna’nın nükleer güç olmasına izin vermeyeceklerini vurguladı. Ukrayna’nın bağımsız olarak nükleer silah geliştirme kapasitesine sahip olmadığını belirten Rus lider, bu tür bir girişimin yalnızca dış destekle mümkün olabileceğine dikkat çekti. Ancak, Ukrayna’nın “kirli bomba” olarak bilinen radyoaktif malzemelerden oluşan bir silah üretebileceği ihtimalini dile getirdi.
Putin, bu tür bir gelişmenin nükleer silahların yayılmasını önleme anlaşmalarının ihlali anlamına geleceğini ve Rusya’nın buna kesinlikle göz yummayacağını ifade etti.
Batı’dan Gelen İddialar ve Tepkiler
The Times gazetesinin bir haberine göre, Ukrayna’nın birkaç ay içinde temel bir nükleer bomba geliştirebileceği iddia edildi. Ancak, Ukrayna Dışişleri Bakanlığı bu iddiaları reddederek, ülkenin Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması’na (NPT) bağlı kaldığını ve nükleer silah geliştirme niyetinde olmadığını açıkladı.
Ayrıca, ABD ve Avrupa’daki bazı yetkililerin Ukrayna’ya nükleer silah transfer edilmesi olasılığını tartıştığı öne sürüldü. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, bu tür söylemlerin son derece sorumsuz olduğunu belirterek, Moskova’nın Batı’yı provokatif eylemlerden kaçınmaya çağırdığını söyledi.
Uluslararası Gerginlik Tırmanıyor
Putin’in açıklamaları, Ukrayna’daki savaşın tırmandığı ve uluslararası toplumu nükleer silahların kullanım riskiyle karşı karşıya bıraktığı bir dönemde geldi. Rusya’nın sert söylemi, Ukrayna’nın Batı’dan aldığı askeri desteğin Moskova tarafından yakından izlendiğini bir kez daha gösteriyor. Nükleer silahların olası devri veya üretimi konusundaki tartışmalar ise, bölgede yeni bir kriz ihtimalini gündeme taşıyor.