Rusya'nın Suya İndirdiği Yeni Nükleer Denizaltı ABD ile Kriz Çıkardı
HABERRUS - Rusya Federasyonu Konseyi (Sovyetler Birliği) üyesi Vladimir Jabarov, ABD Başkanı Donald Trump'ın iki nükleer denizaltıyı Rusya yakınlarına konuşlandırma kararını, Rusya'nın yeni stratejik denizaltı kruvazörü "Knyaz Pojarski"nin hizmete girmesine bir yanıt olarak değerlendirdi. Jabarov, "Bu muhtemelen yeni denizaltı kruvazörümüzün denize indirilmesine bir tepki... Bunun bizi korkutacağını düşünüyorlarsa yanılıyorlar" açıklamasını yaptı.
Stratejik Deniz Gücünde Dönüm Noktası
24 Temmuz'da Devlet Başkanı Vladimir Putin'in katılımıyla "Knyaz Pojarski"de bayrak çekme töreni gerçekleştirilmişti. "Borey-A" (955A) projesi kapsamında inşa edilen ve dördüncü nesil nükleer denizaltılar sınıfında yer alan kruvazör, "Bulava" balistik füzeleriyle donatıldı. Denizaltı, 2 Ağustos'ta Kuzey Filosu'nun ana denizaltı üssü Gadjiyevo'da daimi konuşlandırma noktasına ulaşarak savaş görevine başladı.
Karşılıklı Askeri Hamleler
ABD Başkanı Trump'ın 1 Ağustos'ta iki nükleer denizaltıyı "Rusya'ya daha yakın bölgelere" konuşlandırma emri vermesi, Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev'in açıklamalarına tepki olarak sunulmuştu. Ancak Rus yetkililer, bu hamlenin aslında "Knyaz Pojarski"nin hizmete girişiyle bağlantılı olduğunu iddia ediyor. Kuzey Filosu Komutanı Anatoli Kovalenko, yeni denizaltının Rusya'nın deniz stratejik nükleer güçlerinin temelini oluşturan grup içinde yer alacağını duyurdu.
2030 Hedefleri ve Deniz Stratejisi
Putin, "Sevmaş" tersanesinde yaptığı konuşmada, 2030 yılına kadar altı nükleer denizaltının daha inşa edileceğini açıklamıştı. "Knyaz Pojarski"nin 23 Aralık 2016'da başlayan inşaat sürecinin tamamlanması ve hizmete girmesi, Rusya'nın deniz caydırıcılık gücünü artırma stratejisinin önemli bir ayağını oluşturuyor. Uzmanlar, bu gelişmelerin küresel deniz güç dengesinde yeni bir safhanın başlangıcı olabileceğini ifade ediyor.
Tansiyon Artarken Diplomasi Kanalları
İki süper gücün bu karşılıklı askeri hamleleri, uluslararası ilişkilerde gerilimi artırırken, diplomatik kanalların önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Rus yetkililer, artan askeri varlıkların savunma amaçlı olduğunu ve hiçbir ülkeye tehdit oluşturmadığını vurgularken, Batılı analistler bölgedeki güç dengesinin değişebileceği uyarısında bulunuyor. Önümüzdeki günlerde tarafların bu hamlelerine ilişkin resmi açıklamalarının ve uluslararası diplomasinin yönünün netleşmesi bekleniyor.