“Türkiye, IŞİD’le Kürt ayrılıkçıları zayıflatmayı planlıyordu”
Rusya Bilimler Akademisi’ne bağlı Rusya Şarkiyat Enstitüsü Başkanı Vitaliy Naumkin, Türkiye hükümetine saygı duyduklarını, ancak Suriye krizinde uygulanan yanlış politikaları da eleştirdiklerini söyledi.
Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) değerlendirmede bulunan Naumkin, ilk önce yabancı paralı askerlerin Türkiye üzerinden geçişine izin verilmesi ve Türkiye’nin buna göz yummasının büyük yanlış olduğunu söyledi. Cihad kelimesinin kullanılmasının çok yanlış olduğuna değinen Naumkin, “Cihadla terör saldırılarının hiçbir alakası yok. Ankara eylemi başta olmak üzere korkunç terör saldırılarının cihadla ne ilgisi var? Bu korkunç saldırıda çocuklar, kadınlar ve Müslümanlar öldü. Cihad insanın kendisi ile mücadelesidir. Maalesef Türkiye’nin IŞİD’in baskısı altında kalan militanların Suriye’ye geçmesine göz yumduğunu görüyoruz. IŞİD ne İslam’dır ne de devlettir. IŞİD insanları kafaladı. Maalesef insanların çoğu Türkiye sınırından geçere Suriye’ye gitti.” eleştirisi getirdi.
İkinci olarak Türkiye’nin hatasının İslamcılar üzerinden Kürt ayrılıkçı hareketini zayıflatma planları yapması olarak tanımlayan Naumkin, “Şimdi bakıyoruz Türkiye kendisi bu korkunç hareketin kurbanı oldu. Belki en baştan ciddi mücadele edilseydi, bu sorunlar yaşanmazdı.” dedi.
Esed’i devirme hedefi yanlıştı
Türkiye’nin üçüncü büyük hatasının bir başka bağımsız ülke yönetiminin devrilmesi için hedef belirlemesi olduğunu kaydeden Naumkin, “Kimse Esed’in ideal bir lider olduğunu, ya da hata yapmadığını söylemiyor. Ancak kötüye karşı birlikte çalışılabilirdi. Mesela Stalin rejimini hakkında Batı iyi düşünmüyordu. Ancak İkinci Dünya Savaşı’nda Sovyetler Birliği ile işbirliği yapılmıştı. Stalin’le birlikte dünyayı faşizmden kurtardılar. İsrail de mesela Yaser Arafat’ın terörist olduğunu düşünüyordu. Biz hiçbir zaman o şekilde düşünmedik. Ama sonunda Arafat’la görüştüler. Suriye şu anda parçalandı. Bu toplum bölünmüş. Tek çözüm orada diyalog kurmak. Rusya bu yüzde birleşme çağrısı yapıyor. Türkiye, ABD, Suudi Arabistan, Katar ve tüm Avrupa’yı birlikte hareket etmeye davet ediyoruz.” çağrısı yaptı.
Dördüncü olarak Türkiye üzerinden gönderilen TIR’lar konusunu takip ettiklerine değinen Naumkin, “ABD bölgede operasyon yapmasına rağmen IŞİD’e önemli bir darbe vurmadı. Ilımlı muhalefet içinden eğit donat projesi yaptılar. 500 milyon dolar harcadılar. 4-5 kişi kalmış. Her birine 100 milyon dolar. Bir de ılımlılara silah veriliyor deniyor. Bakıyorsunuz teröristlerin eline geçiyor. Anlaşılıyor ki Türkiye sınırından Suriye’ye geçen teröristler var. Türkiye’de bazı organizasyonların ve ajanların IŞİD’e silah gönderdikleri konusunda yaşanan tartışmaları biliyoruz.” ifadelerini kullandı.
Petrol kaçakçılığından para kazananlar var
Bazı ülkelerin Türkiye sınırından petrol kaçakçılığı yapıldığını söylediğini ifade eden Rus bilim adamı, “Türkiye üzerinden gri pazarda petrol kaçakçıları çalışıyor. IŞİD bundan para kazanıyor. Tarihi eser kaçakçılığı yapılıyor. Bunlar nasıl oluyor? Yer altı tüccarlar ve alışveriş ağları olduğunu düşünüyorum. Her ülkede bunlarla mücadele edecek yapılar vardır. Ancak yeterli derecede bu yapılmıyor.” eleştirisi getirdi.
Batılı sponsorlar Suriye’de terörü destekledi, sırada Türkiye olabilir
Suriye’de yaşanan iç savaş ve terör olaylarında dış güçlerinin etkisinin çok yoğun olduğunu vurgulayan Naumkin, “El Kaide’de olduğu gibi IŞİD’i destekleyenler var. Bir de dünyayı kendi düşüncelerine göre değiştirmek isteyen, halifeliği kurmak isteyen farklı radikal kitleler de var. Onlar Suriye’de yaşanan bölünmeyi kullanıyor. Başlangıçta bölünmenin terörle ilgisi yoktu. Bölünme sonrası terör patlak verdi. Sivil savaşı teröristler kullandı. Protesto hareketlerini kendi kontrollerine aldı. Sonra da yabancı sponsorlar faaliyetlere başladı. Onlar sadece Suriye’deki rejimi zayıflatmak ve devirmek değil, Türkiye’yi de zayıf düşürmek istiyor. Bölgede güçlü, kuvvetli, gelişmiş ülkelerin olmasını istemeyenlerin varlığı çok açık. ” tespitinde bulundu.
Batılı sponsorların jeopolitik hedeflerini uygulamak için İslamiyet’i korkunç bir din gibi gösterme çabaları da olduğuna değinen Naumkin, “Maalesef burada faaliyet gösteren teröristler İslamiyet’in imajını bozuyor. Bugün Ortadoğu’nun nasıl algılandığına bakınız. Ortadoğu terör ve aşırılıklarla anılıyor.” şeklinde konuştu.