Bir bayram daha gurbet oldu sensiz
Bir bayram daha sarardı gurbette. Adına bayram dediler, gri günlere, zifiri gecelere sığdırdılar. Sadece adı vardı, geldi geçti...hatırıma getirdi özlediklerimi, biraz daha hassaalaştırdı yüreğimi. Kaç bayram koyamadım alnıma mübarek saydığım elleri.
Kaç bayram bir mesaja sığdırdım duygularımı bilmiyorum ama bir bayram daha sığamadan yüreğime geçti gitti. Tatlı bir esinti bırakmasını isterken, şehir en soğuk kıyafetlerine büründü. En resmi bakışlarıyla güne merhaba dedi...
Bayram dedim, geçti dedi geride kaldı tıpkı doyamadığın bayramlar gibi dedi. Bayramı gurbette yaşamak bu olsa gerek, gerçekler o kadar gerçek ve o kadar sert ki, umut dahi karşısında çoğu zaman umutsuz. Bir bayramı daha tüketirken şehir, yüreğimi de kattı bu kervana.Ne sevincimi anladı ne de bayramı. Bense hep aynı şeyi mırıldandım bayram dedim bayram...
Heybemdeki gözyaşlarıma bir avuç daha ekledim bu bayram. Ağır gelse de yüküm, bırakamam ya hepsi benden bir parça. Bir gurbet türküsüyle bozdum bir bayram orucumu daha. Uzak olsam da annem sana hep diyorum ya bir dahaki bayrama diye sana. Ne zaman dersen bu bayram bana burda hiç ıhlamur yok takvim veremem sana.
Yağmurların bitip güneşin doğduğu bir sabah topladığım gurbet bayramlarıyla gelirim ağarmadan son saçın yetişirim bayramına... dedim ya ne zaman biter yağmurlar bilemem ama gelirim sana hep bayram sevinciyle. Bir bayramın daha mübarek olsun bensiz, bir bayram daha gurbet oldu sensiz.
Fatma Yıldız