Rusya'ya 500 bin dolarlık ürün satıyordu, krizden sonra ekmeğe muhtaç kaldı
Sınır ihlali yaptığı gerekçesiyle Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesinin ardından iki ülke arasındaki kriz ekonomik ilişkileri olumsuz yönde etkiledi. Milyon dolarlık yatırımlar sekteye uğrarken, yaşanan krizin etkisi orta ve küçük ölçekli işletmeleri de vurdu. Triko sektörüyle uğraşan ve Gaziantep'ten Rusya'ya 500 bin doları bulan ürün satışı gerçekleştiren Müslüm Kaya isimli girişimci, iflas ettiği için evine ekmek götürecek parasının dahi kalmadığını söyledi. Kirasını ödemeyemediğini ve kışın soba yakamadıkları için soğukta yatmak zorunda kaldıklarını belirten Kaya, kendisi gibi binlerce kişinin zor durumda olduğunu söyledi.
Triko sektörü ile ilgili orta ölçekli bir işletmeye sahip olan 3 çocuk babası Kaya, 1 yıl öncesine kadar Rusya ile ticaret gerçekleştiriyordu. Rusya'daki devalüasyon ve Türkiye'deki kur farkından dolayı ticaretinde zarar etmeye başlayan Kaya, Rus uçağının düşürülmesiyle birlikte derinleşen krizin faturasını ağır bir şekilde ödedi. İş yerini kapatmak zorunda kalan Kaya, yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı:
"Rusya ile 300-500 bin dolarlık ticaret yaptığımız dönemler oluyordu. Bu ticarete aracılık yapıyorduk. Geçen yıl Rusya'da oluşan devalüasyondan ve Türkiye'deki kur farkından dolayı baya bir zarar ettik. Bu yıl da sezonun başlamasından 2 ay sonra Rusya ile yaşanan uçak krizi yaşandı. Biz ticaretimizi daha önceden yaptığımız için giden ürünlerimizin ödemesi hiçbir şekilde gelmedi. Oradaki ürünlerimize paçavra gözüyle bakıldı. 10 dolarlık ürünlerimize orada 1 dolar bile vermiyorlardı. Boykot halinde olduklarını söylediler. Aradığımız zaman oradaki insanlara ulaşamıyoruz. Ödemelerimizi alamıyoruz. Ticaret yaptığımız zaman her şey dört dörtlük, güzel bir şekilde ilerliyordu."
"BATMIŞ VE BİTMİŞ VAZİYETTEYİZ"
Krizden dolayı yiyecek ekmeğe muhtaç olduklarını ifade eden Kaya, "Batmış ve bitmiş vaziyetteyiz. Biz sadece bunlardan biriyiz. Bize bağlı olarak çalışan bir sürü insan var. Yapacak bir şeyimiz kalmadı. Alacaklılar haklı olarak paralarını istiyor. Ödemelerini yapmak zorundayız. Şurada ölsek üzerimize bir Fatiha okuyanımız olmayacak. Piyasaya 45 bin dolar borcum var. Baktığın zaman bir şey değil. Bir insan için bir ev parası olmayabilir, araba parası olmayabilir. Bir insanın bir haftalık masrafı olabilir. Ülkemizde var böyle insanlar. Biz de bu insanların içerisinde olmak, bir şeylere sahip olmak istiyorduk. Bizim hedefimiz bu değildi. Çoluk çocuğumuzun yiyecek ekmeğe muhtaç olması değildi, aç yatmaları değildi. Bizim bu kadar insanın hakkını gasp etmemiz değildi. Bizim tek amacımız, çoluğumuzla, çocuğumuzla, huzur ve mutluluk içerisinde yaşamaktı. Şu an aç yatıyoruz." diye konuştu.
"ORTADA BİR PROBLEM VAR, GÜCÜMÜZ YETMİYOR"
Kışın soğuk evin içerisinde yaşadıklarını anlatan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kiramızı veremiyoruz. Dışarı atılacağız. Çocuklarımıza vereceğimiz tek şey şerefimiz. Çünkü başka hiçbir şeyimiz yok. Öyle bir noktaya geldik ki binlerce insan içerisinde sadece bir tanesi benim. Bizim şu dünyada her şeyimiz sıfırlanmış vaziyette. Hayatta kaybedecek hiçbir şeyim yok diyemiyorum. Çünkü çok güzel şeyler var. 3 çocuğum var, bir tane yolda kızım var. Benimle birlikte yiyecek ekmeğe muhtaç birçok insan var. Her gün 'Paramızı getir' diye arıyorlar. Dolandırmamışız, alıp da hayat yaşamıyoruz. Ortada bir problem var ama gücümüz yetmiyor. Her şeyimiz bitti. Hayatın bittiği andayız. Çünkü yarınımız yok."