“Romney seçilirse silahlanma yarışı yeniden başlar”
Rusya Başbakan Yardımcısı Arkadi Dvorkoviç, ABD’de 6 Kasım’da yapılacak seçimlerde Cumhuriyetçi aday Mitt Romney’in seçilmesi durumunda yeni bir silahlanma yarışının başlayacağı uyarısı yaptı.
Yalta’da gerçekleşen Avrupa Strateji Formu toplantısında konuşan Dvorkoviç, “Eğer Romney seçimleri kazanırsa, askeri programların öncelik kazandığı ve gelirlerin önemli bir kısmının küçük bir grup insanların eline geçtiği sürece geri dönülebilir.” dedi.
ABD’de böyle bir gelişmenin yaşanması durumunda, Rusya’da askeri programların öncelik kazanacağını kaydeden Rusya Başbakan Yardımcısı, “Maalesef, Romney seçilirse biz de askeri bütçelerimizi artırmak zorunda kalacağız… Silahlanma yarışı için yapılan yatırımlar kompleks ekonomik yapılar için karşı hareketlere neden olabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Dvorkoviç, Rusya’nın ABD’de hangi başkan seçilirse seçilsin, çalışmaya hazır olduklarını söyledi. Rusya Başbakan Yardımcısına göre ABD’nin bütçe açığını kapatmak için tüm dünya bedel ödemeye devam ediyor.
Sberbank Başkanı German Gref, ABD’yi tüm dünya ile yeni bir diyalog sürecine girmeye çağırdı ve “Muhtemel bir lider bir başka ülkeyi düşman olarak tanımlıyorsa nasıl işbirliği geliştirebilir?” sorusunu yöneltti.
Rusya’nın ikinci büyük bankası VTB Başkanı Andrey Kostin ise Rusya’nın Putin’in totaliter anlayışla yönettiği bir ülke olarak algılanmaması gerektiğini, bunu böyle düşünenlerin Rusya ile ilgili hiçbir şey bilmediklerini söyledi.
ABD’nin Afganistan ve diğer ülkelerde Sovyetler Birliği gibi “değerlerin ihracı” hatasına düştüğüne de değinen Kostin, Washington’ı Avrupa ve diğer ülkelere mali sistem açısından baskı yapmakla suçladı.
Romney seçim konuşmalarında ABD Başkanı Barack Obama yönetimini Rusya’ya karşı yumuşak davranmakla suçlamış, seçilmesi durumunda kendisinin daha sert politikalar izleyeceğini, ABD’nin dostlarının daha fazla sadakat, Rusya Devlet Başkanı Putin’in ise daha az esneklik göreceğini ifade etmişti. Romney yılbaşında CNN’e verdiği demecinde de, Rusya’yı “bir numaralı jeopolitik düşman” olarak nitelemişti.