"Moskova’ya ekonomimizi çökertecek kadar bağlıyız!"
Dünya Enerji Konseyi Üyesi Necdet Pamir, 'Moskova doğalgazı keserse ne olur?' sorusuna "“Hayat altüst olur” dedi ve ekledi: Elektrik üretemezsiniz, ısınamazsınız, sanayiniz durur. Tek alternatif var. Rüzgar, güneş ve su kaynaklarımız…
Dünya Enerji Konseyi Üyesi Necdet Pamir SÖZCÜ gazetesinden Özlem Gürses'e açıklamalarda bulundu.
- Enerjide en sıcak başlık hangisi?
Petrol ulaşım sektörünün vazgeçilmez girdisi olarak en fazla kullanılan yakıt. Hızla payını artıran kaynak da doğalgaz. Elektrik üretiminde kömür çok önemli. Dünyadaki asıl eğilim ise yenilenebilir enerji. Güneş, rüzgar, hidro, biyoyakıtlar… Dünya siyasetine ne yön veriyor derseniz; bir petrol, iki doğalgaz. En son veriler itibarıyla petrolün yüzde 48’i Ortadoğu’da; en fazla da Suudi Arabistan’da. Dünya petrollerinin yüzde 10’una İran, yüzde 11’ine Irak sahip. Ortadoğu’da araştırma ve geliştirme maliyeti düşük. Bu açıdan vazgeçilmez. Ama dünyada ağır petrol olarak en fazla rezerv Venezuella’da. Venezuella’nın bir türlü başının beladan kurtulmamasının sebebi de bu.
- Peki Türkiye’de petrol ya da doğalgaz kaynağı var mı?
Türkiye çok az aranmış bir coğrafyadır, denizlerimiz neredeyse hiç aranmamış. O nedenle kesin bir veri söylemek zor. Ama Güneydoğu, Ortadoğu’daki plakaların uzantısı, orada petrol sahalarımız var. Kürtlerin kullanılması da zaten bununla ilgilidir. Doğalgazımız ise var ama yüzde 1’ini karşılıyor tüketimimizin. Türkiye geçen sene 257 milyar kilovat saat elektrik tüketti. Şu anda Türkiye’nin bilinen ama devreye almadığı kaynaklarını topladığınız zaman (hidroelektrik, rüzgar, güneş, jeotermal, linyit ve biyokütle) 750 milyar kilovat saatlik kaynak eder. Yılda tükettiğimiz 257 milyarın 3 katı! Petrol bulmadım, kömür bulmadım, doğalgaz bulmadım. Rüzgardan, güneşten, su kaynağımdan aldım. Ancak böyle dışa bağımlı olmaktan kurtulursunuz.
- Türkiye, enerjide Rusya’ya ne kadar bağımlı? Eğer vanalar kapanırsa ne olur?
Rusya’yla ülke ekonomimizi çökertebilecek bir bağımlılık içindeyiz. Doğalgazın yüzde 55’ini alıyoruz oradan. Doğalgaz kesildiği an elektrik üretemezsiniz, konutlarda ısınamazsınız, sanayiniz de durur! Doğalgazın kalanını yüzde 18 İran, yüzde 12 Azerbaycan, Cezayir ve Nijerya’dan da sıvılaştırılmış gaz şeklinde alıyoruz. Rusya kestiği zaman, altüst olabilir hayat. Rusya keser mi kesemez mi, hukuki olur mu olmaz mı? “Teknik arıza oldu” derler. “Ukrayna sifonluyor” derler. Böyle acil bir durumda Türkiye ne yapabilir, ilk akla gelen depolama. Mevcut depomuz hem son derece sınırlı, 2.6 milyar metreküp. İran’a dönebilirsiniz, dünyanın en fazla doğalgaz rezervine sahip ülkesi İran, son 3 yılda Rusya’dan da fazla. Ama ürettiği kadar tüketiyor… Çok istese, bize bayılsa bile yine veremez… Azerbaycan da öyle.
- Türkiye petrolü nereden alıyor? Kaçak petrol ve IŞİD petrolü kullanıyor mu?
Biz hâlâ petrolün yüzde 32’sini Irak’tan yüzde 30 kadarını da İran’dan alıyoruz. Sırf ham petrol almıyoruz, petrol ürünleri alıyoruz ayrıca, bunu da yüzde 16 oranında yine Rusya’dan alıyoruz. Irak anayasasına göre Irak’ın neresinde üretilirse üretilsin petrol Irak halkına aittir. Ama siz senelerdir Irak’ın kuzeyinde üretilen petrolü, merkezi hükümeti pas geçerek alıyorsunuz. Bu yasadışı. Uluslararası tahkimde bu konu. BOTAŞ ve Türkiye şikayet edildi, nereye varacak bilmiyorum. Putin diyor ki, “IŞİD’le petrol ticareti yapıyorsunuz.”
- Cumhurbaşkanı Erdoğan da asıl siz yapıyorsunuz diyor!
O zaman ispat etmesi gerekir Türkiye’nin de. Bizi suçlayanların uydudan tespit edilmiş veri var ellerinde, New York Times yayınladı bu görüntüleri. Amerikan Hazine Bakan Yardımcıları’ndan David Cohen Türkiye’de bazı alıcıların IŞİD petrolünü aldığını kaç kere söyledi. Bakın cümlesi aynen şöyle: “Bize gelen bilgilere göre, IŞİD petrolü çok düşük fiyatlarla aralarında Türkiye’den de kişilerin bulunduğu çeşitli aracılara satıyor, bunlar da petrolü yeniden satılmak üzere naklediyordu. Ayrıca, öyle görünüyor ki, IŞİD’in kontrolünde olan bölgelerden çıkarılan petrolün bir kısmı önce Irak’taki Kürtlere, sonra da Türkiye’ye satıldı.” Cohen şu anda da CIA’nin Başkan Yardımcısı. Demek ki ellerinde bazı uydu kayıtları var.
- Dün Al Arabiya Gazetesi’nden bir araştırma vardı, IŞİD petrolü nasıl İsrail’e gidiyor diye…
Evet, iddia şu: IŞİD, Irak ve Suriye petrolünü Türkiye’deki Türk ve Kürt aracılara satıyor, oradan da petrol İsrail limanlarına ulaşıyor.
- Peki bütün bu karaborsa alışveriş nasıl sisteme sokuluyor?
Kaçak petrol diye bir şey delik deşik senelerdir Türkiye’ye giriyor. Kaçak petrol her yerde var. Meclis’teki Akaryakıt Kaçakçılığını Araştırma Komisyonu raporlarına bakın. En ünlü şirketlerin bile bu işi yaptığı bilgisi var.
- Nükleer santral enerjide bağımsızlığı getirir mi?
Somut veriler üzerinden gidelim. Akkuyu’da bir anlaşma imzalandı, inşaatın tamamını GazProm yapacak, Ruslar yani. Çünkü biz nükleer santral inşaatı yapamayız, bilmiyoruz. İşletmeyi de Ruslar aldı, üstelik yakıt tedariki de Rusya’dan. Zenginleştirilmiş uranyum onların. Yani her anlamda yüzde 100 Rusya’ya bağlısınız bunda da! Her sürecinde Ruslara bağımlı olduğunuz bir nükleer santral sizi nasıl ülke olarak enerjide bağımsız yapacak?
- Enerjide özelleştirme politikaları sorunları çözer mi?
Tabii ki hayır! Enerjide gırtlağımıza kadar dışa bağımlıyız çünkü! Tek bildikleri ise sürekli özelleştirme yapmak. Enerji sektörü stratejik bir sektördür. Türkiye’nin elektrik kurulu gücünün yüzde 75’i özelleşmiş durumda, yüzde 100 olacak. Kamu santralleriniz yok, özel sektör benim için kârlı değil yatırım yapmıyorum dediğinde ne yapacaksınız? 1990: Enerjinin yüzde 25’i dışarıdan 2015: Enerjinin yüzde 75’i dışarıdan
- Enerjide dışa bağımlılık azaldı mı?
Olur mu hiç, bakalım rakamlara: 1990 yılında enerjide dışa bağımlılığımız yüzde 50 idi, 2002’de yüzde 62. Bu yıl yüzde 75. Türkiye’nin resmi şu: Yüzde 75 dışa bağımlıyız birincil enerjide. Tükettiğiniz enerjinin yüzde 32’sini doğalgazla karşılıyorsunuz. Doğalgazın yüzde 99’unu dışarıdan alıyorsunuz. Yüzde 27 oranında petrol kullanıyorsunuz. Bunu da yüzde 93 oranında dışarıdan alıyorsunuz. Tükettiğiniz kömür yüzde 25 oranında. Bunun da yarısını ithal ediyorsunuz. 4-5 milyar dolar da ona veriyorsunuz, toplam 55 milyar dolar ödüyorsunuz bu enerji ithali için. Türkiye’nin toplam ithalatının dörtte biri yani. Üstelik elektriğinizin yaklaşık yarısını doğalgazdan üretiyorsunuz. Atıl bekliyor sizin kaynaklarınız ama siz her gün yeni ithal kömür ve doğalgaz tesisi için lisans veriyorsunuz.
- ABD Ortadoğu’da çünkü…
Petrol. Vazgeçeceği de yok. ABD yüzde 25 oranında dışa bağımlı petrolde.
- Rusya Ortadoğu’da çünkü…
Rusya hem petrolde hem doğalgazda kendine yeten, ihraç eden bir aktör. Ortadoğu’da denizlere çıkabilmek için var. Amacı doğalgazın Akdeniz üzerinden nakli.
- Katar Ortadoğu’da çünkü…
Katar’ın önce Suudi Arabistan sona Suriye üzerinden geçip LNG şeklinde doğalgaz pazarlama çabası var. Buna karşılık olarak da İran’ın İran – Irak – Suriye doğalgaz projesi var. Bu iki proje çatışıyor. Suriye’de birbirleriyle çatışmalarının ve Beşar Esad’ın devrilmeye çalışmasının nedenlerinden biri de bu.
- Suudi Arabistan Ortadoğu’da çünkü…
Rusya, Avrupa’nın en önemli ülkelerine doğalgaz veriyor. Buna kim alternatif oluşturacak? Katar. Suudi Arabistan şunu söyledi Putin’e: “Esad’ın gitmesinin önünü açın, biz de bunun karşılığında bu yeni doğalgaz hattının buradan geçmesine izin vermeyeceğiz.”
- Türkiye Ortadoğu’daki enerji savaşlarında ne tür bir pozisyon almalı?
Türkiye bir zamanlar laik, demokratik, hukukun üstün olduğu bir yapı iken, bütün komşularıyla kavgalı hale geldi. İran’la gerginsiniz. Suriye’yle, Lübnan’la öylesiniz… Karşı kamptan İsrail’le de düşmansınız. Ermenistan’la iyi değilsiniz. Şimdi Rusya ile kapışmışsınız. Yapılması gereken üzerine vazife olmayan işleri bırakıp komşularınızla iyi geçinmek. Çünkü istikrarın olmadığı bir coğrafyada yatırım da olmaz. Tüm bu adamlarla kavga ettiğiniz zaman enerjiniz büyük darboğaz yaşar.