Erdoğan'ın petrol kaçakçılığıyla suçladığı Haswani: Erdoğan'ın suçlarını örtemeyecekler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Hazine Bakanlığı verilerini kaynak göstererek IŞİD’den petrol satın almakla suçladığı Suriye asıllı Rus vatandaşı George Haswani hakkındaki iddiaları yalanlayarak “Erdoğan’ın özrüne ihtiyacım yok ama ABD ve AB benden özür dilemeli” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine yöneltilen ‘IŞİD’le petrol alışverişi yaptığı’ suçlamalarını yalanlarken, “DAİŞ terör örgütünden petrol alan kişilerden bir tanesi Rus ve Suriye vatandaşı olduğu, Amerikan Hazine Bakanlığı tarafından söylenilen George Hasasi'dir” demişti.

Erdoğan tarafından ağır şekilde suçlanan Haswani, Rus İzvestiya gazetesine konuştu. Hakkındaki iddiaları kesin bir dille reddeden Haswani, “IŞİD’in petrolü Suriye-Türkiye ve Irak-Türkiye sınırından Türkiye’ye gitmektedir. Bu noktalarda mafyatik bir yapı var. Eğer Erdoğan bundan haberdar değilse Cumhurbaşkanı olmamalı. Eğer haberdarsa ABD ve AB böyle bir kişinin suçlarını örttüğü için utanmalı” diye konuştu. Haswani’nin röportajından öne çıkan kısımlar şöyle:

‘HAKKIMDAKİ SUÇLAR SİYASİ’

Sizce IŞİD petrolü nereye gidiyor?

İlk olarak güvenilir verilere göre, Suriye hükümeti ben ya da bir başkası aracılığı ile IŞİD’den tek bir varil petrol bile almadı. İkincisi teknik olarak açıklanabilir; Deyr Ez Zor-Palmira-Humus’u birbirine bağlayan boru hattı, 60 ayrı noktadan hasar almış halde. Bu hattın tam üç yıldır çalışmadığı gerçeğini hiç kimse göz ardı edemez. IŞİD Suriye’ye petrol satmak isterse, petrolü tanklarla taşımak zorunda. ABD ve Avrupa’daki tüm uzay kanallarına çağrıda bulunuyorum (IŞİD’den petrol taşıyan) tek bir konvoyun fotoğrafını göstersinler. Böyle bir şey yok. Bana yöneltilen suçlamalar siyasidir. Hakkımdaki iddiaları Avrupa Birliği’nde yargıya taşıdık. Süreç ilerliyor.

‘IŞİD’İN TESİSLERİMİZDEN PETROL ÇALMASI İŞBİRLİĞİ YAPTIĞIM ANLAMINA GELMEZ’

IŞİD sizin inşa ettiğiniz tesislerden petrol ve kondensat alıyor mu?

IŞİD kendi bölgesinde çalabildiği her şeyi çalıyor. Buğdaydan petrole kadar… Doğalgazı ise çalamıyor. Ama bizim tesislerimizden petrol çalıyorsa, bu benim IŞİD’le bağlantım olduğu anlamına gelmez. Fakat Erdoğan ve AB, bu hırsızlığa değinmeden IŞİD’le tam teşekküllü işbirliği halinde olduğumu söylüyor. Oysa bu yalan. Eymen Abdenur adlı Suriyeli bir adamın internette yazdığı makaleye dayanarak konuşuyorlar. Bu şahsın AB ile bağlantıları var ve bu konu hepsinin işine geliyor. Bu nedenle AB ile davalığız. ABD ise bize yaptırım uyguluyor, üstelik ellerinde tek bir kanıt olmadan.

Benim kanıtlarımsa şunlar: Suriye’de iki petrol rafinerisi var. İlki Baniyas’ta bulunuyor ve günde 140 bin varil petrol üretme kapasitesine sahip. Bu fabrikaya her ay İran’dan 2-3 petrol yüklü tanker geliyor. Her tankerin kapasitesi 110 bin ton civarında. Bu fabrika İran petrolüyle çalışıyor. Ama bu fabrikanın tüm ihtiyacını karşılamıyor, şu anda yüzde 70-75 kapasiteyle çalışmakta. İkinci rafineri ise Humus’ta bulunuyor. Bu tesisin günlük kapasitesi 120 bin varil civarında. Oysa şu anda günde 15 bin varil petrol üretiyor. Peki IŞİD petrolü nerede?

TEK UMUDUM MAHKEMENİN VERECEĞİ KARARDA’

Yani eğer IŞİD petrolü kullanılıyor olsaydı, rafineri tam kapasiteyle mi çalışırdı?

Evet. Ben size teknik kanıt sundum, siyasi kanıt sunmak istemiyorum. Şu anda tek umudum mahkemenin vereceği kararda.

‘ERDOĞAN’IN SUÇLARINI ÖRTEMEYECEKLER’

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı (Anatoly) Antonov, Türkiye’yi IŞİD’den petrol satın almakla suçladığında, Türkiye’nin 300 kilometre ilerisine kadar uzanan konvoyların görüntülerini paylaştı. Erdoğan sizi suçladığında ise sadece ‘George Haswani’nin IŞİD’le petrol ticaretiyle bağlantısı ne?’ diye sordu. Bu noktaya açıklık getirir misiniz?

Ben Erdoğan’a, ABD’ye ve AB’ye çağrıda bulunuyorum; Deyr Ez Zor’dan Humus’a petrol akışı olduğunu gösteren son üç yıl içinde çekilmiş tek bir fotoğraf göstersinler. Bütün petrol, Suriye-Türkiye ya da Kürdistan-Irak sınırından Türkiye’ye gitmektedir. Bu noktalarda mafyatik bir yapı var. Eğer Erdoğan bundan haberdar değilse Cumhurbaşkanı olmamalı. Eğer haberdarsa —ki ben bildiğini düşünüyorum- ABD ve AB böyle bir kişinin suçlarını örttüğü için utanmalı. Erdoğan’ın suçlarını örtemeyecekler.

Şirketiniz yaptırımların devreye alınmasından bu yana ne kadar kaybetti?

Şirketimiz yüzde 99 oranında Rusya’ya bağlı. AB ve ABD’nin yaptırımları bizi endişelendirmiyor. Rus ortaklarımızla çalışmaya devam ediyoruz. Onlar bizim patronumuz ve neyin doğru olduğunu biliyorlar. Kaybımız manevi boyutta. Avrupa’da herhangi biri gerçekler hakkında hiçbir şey bilmiyor ama şirketimize yaptırım uygulandığını öğreniyor. Oldubitti ile ben artık onun için bir haydutum.

Yani mahkemeye kendi itibarınız için mi başvurdunuz?

Evet sadece ahlaki açıdan benden özür dilenmesi için.

Kimden özür bekliyorsunuz?

Avrupa Birliği’nden. Erdoğan’ın özrüne ihtiyacım yok ama AB ve ABD benden özür dilemeli.