İşte Ukrayna'nın Barış Planı: "Öncelik Kara, Deniz ve Havada Ateşkes"

HABERRUS - Ukrayna tarafından hazırlanan ve The New York Times'a açıklanan barış planı taslağı, çatışmaların durdurulmasına yönelik kapsamlı öneriler içeriyor.

Taslağa göre ilk adım olarak kara, deniz ve hava sahasında tam ateşkes sağlanacak ve bu süreç uluslararası ortaklar tarafından izlenecek. Kiev yönetimi, 28 Mayıs'ta bu taslağı Moskova'ya, bir gün öncesinde ise Washington'a resmi olarak iletti.

Rusya'nın Koşulları ve BM'deki Açıklamalar

Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde yaptığı konuşmada ateşkese ancak belirli koşullar altında razı olabileceklerini belirtti. Nebenzya, "Ateşkes rejiminin sağlanabilmesi için Ukrayna'nın seferberliği durdurması ve Batılı ülkelerin silah tedarikini sonlandırması gerekiyor" ifadelerini kullanırken, sürdürülebilir bir çözüm için karşılıklı adımların şart olduğunu vurguladı.

Rus yetkili, çatışmanın kökenindeki sorunların çözümüne açık olduklarını ancak bunun için diğer tarafın da taahhütlerini yerine getirmesi gerektiğini ekledi.

İstanbul Görüşmeleri için Hazırlıklar

Moskova, 2 Haziran'da İstanbul'da yeni bir müzakere turu düzenlenmesini teklif etti ve kendi barış taslağını bu görüşmede sunmayı planladığını açıkladı.

Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, yapıcı bir diyalog için Rusya'nın da taslağını önceden paylaşması gerektiğini belirterek, "Toplantının boş geçmemesi ve savaşı bitirmeye yakınlaştırması için bu şart" dedi.

Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov ise müzakerelere katılmaya hazır olduklarını ancak Rus taslağını önceden görmenin stratejik önem taşıdığını vurguladı.

Uzmanlar, Ukrayna'nın ateşkes önerisinin Batı'nın silah desteği konusundaki tutumuna bağlı olarak şekilleneceğini belirtirken, Rusya'nın "güvenlik garantileri" talebinin müzakere masasının ana gündem maddelerinden biri olacağını ifade ediyor.

İstanbul'daki görüşmeler öncesi tarafların belge alışverişi yapması, diplomatik sürecin ciddiyetini ortaya koyarken, uluslararası toplumun bu sürece nasıl dahil olacağı merakla bekleniyor.