Trump, Ukrayna Savaşında Kimden Yana Olduğunu Açıkladı

HABERRUS - ABD Başkanı Donald Trump, Pittsburgh'a gitmek üzereyken gazetecilerin Ukrayna'daki savaşa ilişkin sorusuna beklenmedik bir yanıt verdi.

C-SPAN kanalından canlı yayınlanan açıklamada bir gaetecinin Ukrayna savaşında kimden yana olduğu sorunsuna Trump, "Ben hiçbir tarafın yanında değilim... İnsanlığın yanındayım" ifadelerini kullandı.

Moskova Uyarısı ve Diplomatik Gerilim

Trump, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin Moskova'yı hedef almaması gerektiği konusunda uyarıda bulunmuştu.

Bu açıklama, Financial Times ve The Washington Post'un 4 Temmuz'daki Trump-Zelenski telefon görüşmesine ilişkin iddialarının ardından geldi.

Söz konusu haberlere göre Trump, Zelenski'ye Moskova ve St. Petersburg'u vurma olasılığını sormuş, Zelenski ise "Gerekli silahları verirseniz yapabiliriz" yanıtını vermişti.

Beyaz Saray daha sonra bu iddiaları yalanlayarak Trump'ın sadece soru sorduğunu, saldırı çağrısı yapmadığını açıklamıştı.

50 Günlük Ültimatom ve Yaptırım Tehdidi

ABD Başkanı, pazartesi günü yaptığı açıklamada Rusya'ya 50 günlük bir ültimatom verdiğini hatırlatarak, bu süre içinde Ukrayna krizinde ilerleme sağlanmazsa Rusya ve ticaret ortaklarına %100'e varan ek gümrük vergileri uygulanacağını tekrarladı.

Trump ayrıca, Avrupa Birliği ülkelerinin finanse edeceği ek silahların Ukrayna'ya gönderileceğini duyurdu. Kremlin, Trump'ın bu açıklamalarını "son derece ciddi" olarak nitelendirdi.

Zamanlama Tartışması

15 Temmuz'da gazetecilerle konuşan Trump, senatörler Tom Tillis ve Jeanne Shaheen'in "Rusya'ya çok fazla zaman tanındığı" yönündeki eleştirilerine, "50 gün o kadar da uzun bir süre değil" diyerek yanıt verdi. Bu ifadeler, Trump yönetiminin Ukrayna politikasındaki tutumunun netleşmediği yönündeki eleştirilere rağmen, Başkan'ın kendi zaman çizelgesine bağlı kalacağını gösteriyor.

Analistlerin Değerlendirmesi

Uluslararası ilişkiler uzmanları, Trump'ın "tarafsızlık" vurgusunun geleneksel ABD dış politikasından önemli bir sapma olduğuna dikkat çekiyor.

Ancak aynı zamanda, silah sevkiyatları ve yaptırım tehditleriyle askeri desteğin süreceğinin sinyalini vermesi, bu açıklamaların pratikte nasıl yorumlanacağı konusunda belirsizlik yaratıyor.

Diplomatik çevreler, özellikle Rusya'nın bu gelişmelere nasıl yanıt vereceğini merakla bekliyor.