Eski Sovyet askerlerinden Obama'ya tavsiyeler
ABD Başkanı Barack Obama'nın dış politikada 'öncelik' verdiği konuların başında geliyor Afganistan. Çünkü...
2001'de Taliban rejimini deviren ABD ve müttefikleri, Afganistan'daki savaşı kaybediyor.
Bunu sadece biz değil, hemen herkes söylüyor.
Mesela onlardan biri Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü.
27 Ocak'ta yayınladığı 2009 yılı Askerî Dengeler Raporu'nda, mevcut durumu şöyle özetliyor:
-ABD ve NATO Afganistan'daki savaşı kaybediyor.
-Taliban, daha önce giremediği bölgelere son bir yılda girmeye başladı.
-2009 bu ülkede yürütülen savaşın akıbeti açısından çok 'kritik' bir yıl olacak.
İşin doğrusu yeni ABD yönetimi de bu gerçeğin farkında.
Obama'nın Afganistan'dan söz ederken 'çok zor' ifadelerini kullanması bu gerçeği gözler önüne seriyor.
Peki, nedir bu zorluklar?
Başkan Yardımcısı Joe Biden'a göre coğrafya, demografi ve tarih. Bu üç unsur, Afganistan'da kendileriyle mücadele ediyor.
Ya çözüm?
Bu konuda somut bir plan olmadığı belli...
Obama'nın Afganistan ve Pakistan Özel Temsilcisi Richard Holbrooke da ifşa ediyor bunu zaten:
-Afganistan için mucizevî bir formülümüz yok.
Ama...
Bütün bunlara rağmen ABD, işgali uzun süre devam ettirmek niyetinde. İlave 30 bin asker göndermeyi planlıyor şimdi.
Hâlihazırda 33 bin Amerikan askeri, NATO bünyesindeki 55 bin kişilik kuvvetle birlikte Afganistan'da bulunuyor.
Bu güçler...
-Taliban'la savaşıyor.
-Karzai yönetiminin güvenliğini sağlıyor.
-Afgan ordusunu ve polisini eğitiyor.
-Ülkenin kalkınması için 'imar' faaliyetlerinde bulunuyor.
Gelinen bu noktada 'geri çekilme' bir çözüm olabilir mi?
Der Spiegel'de konuyla ilgili bir makalesi yayınlanan eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'e göre asla 'çözüm' olamaz.
Zira...
Yabancı askerlerin Afganistan'ı terk etmesi Taliban'ı güçlendirir, uluslararası güvenliği de tehdit altına sokar.
Batı cephesinden akseden manzara böyle...
Peki, 30 yıl önce (1979) Afganistan'ı işgal eden ve 10 yıl sonra yenilerek bu ülkeyi terk etmek zorunda kalan eski Sovyetler Birliği penceresinden ahval-i umumiye nasıl görünüyor acaba?
Biliyorsunuz Afganistan'da 15 bin askerini kaybetti Sovyetler Birliği. Savaşı kazanamayacağını anlayınca işgali bitirme kararı aldı. Son askerlerini de 15 Şubat 1989'da geri çekti.
Bu macera ona çok pahalıya patladı. Ekonomik ve siyasi sistem çöktü. Soğuk Savaş'ın 'süper' ülkesi bu savaştan sonra parçalandı.
Dün, 20 yıl önceki yenilgiyi hatırlatan önemli bir tarihti.
Moskova'da kendileri için düzenlenen törende Reuters muhabirine ilginç değerlendirmeler yapmış eski askerler.
Diyorlar ki...
-Başından itibaren bu savaşı kazanacağımıza dair bir ümit yoktu bizde.
-Oraya iyi amaçlar için gitmiştik. Onlara komünizmin güzelliklerinden bahsettik. Okullar inşa ettik. Yollar yaptık. Köylere elektrik götürdük.
-Şimdi Amerikalılar aynı şeyi yapıyor. Onlara demokrasi getirmek istediklerini söylüyorlar. Ama onlar demokrasi istemiyor ki. Afgan halkı kendilerinin yönettiği bir ülkede yaşamak istiyor.
Peki Obama'ya tavsiyeleri neler?
-Çatışmaların şiddetlendiği dönemde oradaki asker sayımız 100 bini geçmişti. Ama savaşı kazanamadık.
-Ne her evin önüne bir asker koymak mümkün ne de her dağın başına bir üs kurmak. Biz orada kendimizi gördük. Daha fazla asker, daha fazla direniş anlamına geliyor.
-ABD, Sovyetler'in yaşadığı tecrübeden ders çıkarmalı ve yenilgiyi kabul etmeli. Çok geç olmadan oradan çekilmeli.
Tarih tekerrür eder mi bilinmez. Ama eski askerlerin yorumlarının bir kıymet ifade ettiği muhakkak.