Rusya’nın geçmişiyle yüzleşmesi: Lenin’in mozolesi
Rusya, Sovyetler Birliği’nin kurucusu Vladimir Lenin’i, ölümünün 92’inci yıldönümünde Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ilginç çıkışıyla andı. Putin, önceki gün komünist lideri “Rusya’nın altına atom bombası yerleştirmekle” suçladı, Rusya’nın bugünkü halinden Lenin’in sorumlu olduğunu savundu. Kremlin hemen ardından bir açıklama yaparak, Putin’in sözlerinin “şahsi düşünceleri” olduğunu izah etti.
Ancak Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov bu izahatı yaparken, yıllardır Rusya’da sıcak bir tartışma konusu olan Lenin’in naaşının gömülmesine de bir cümleyle değinip geçti. Rusya devletinin gündeminde Lenin’in gömülmesinin olmadığını söyledi. Rusya’nın yıllardır devam eden bir tartışma konusu olan Lenin’in naaşı, bu açıdan Rusya’nın komünist geçmişiyle yüzleşmesi anlamına da geliyor.
Vladimir Lenin’in naaşı, 21 Ocak’ta hayatını kaybetmesinden 6 gün sonra tahnit edilerek Moskova’da Kızıl Meydan’da bulunan ve inşa edilmesi Stalin tarafından önerilen Lenin Mozolesi’ne konuldu; ve 92 yıldır burada duruyor. Ölümünün ardından “yoldaşı” Leonid Krasin, “bilim ve teknolojinin gelecekte çok ilerleyeceği, Lenin’in de bir gün bu sayede yeniden hayata döndürülebileceği” varsayımıyla naaşının mumyalanmasını önermişti. Naaş sadece İkinci Dünya Savaşı sırasında 1941’de Nazilerin Moskova’ya yaklaşması üzerine buradan alınarak Tümen’e götürüldü, savaşın sona ermesinin ardından 1945’te tekrar geri getirildi.
DİĞER KOMÜNİST LİDERLER KREMLİN DUVARININ ÖNÜNE GÖMÜLÜ
Ölümünün ardından Stalin’in naaşı da aynı mozoleye konulmuş; ancak 8 yıl sonra 1963’te buradan alınarak diğer komünist ve Bolşevik liderlerinin mezarlarının olduğu Kremlin duvarlarının önüne gömülmüştü. Ancak Lenin’in naaşının yeri hiç değişmedi ve gömülme tartışmaları hala devam ediyor. Lenin’in her doğum ve ölüm yıldönümünde Rusya bu tartışmaları yeniden hatırlıyor.
1985’TEN BERİ TARTIŞILIYOR
Lenin’in gömülmesi tartışmaları, ilk kez 1985 yılında perestroikanın başlaması ile gündeme geldi. 1991’de Sovyetlerin yıkılmasının ardından da daha bir sıcak bir gündem maddesi oldu.
PUTİN GÖMÜLMESİNİ İSTEMİYOR
Lenin’in gömülmesi konusu, yakın zamanda ise Vladimir Putin’in 2012 yılında gömülmesine karşı olduğunu söylemesiyle yeniden manşetlere taşındı. Putin, Ukrayna ve Yunanistan’daki manastırlarda Ortodoks azizlerin naaşının sergilendiğini hatırlatarak Lenin’in gömülmemesinin Rus geleneklerine uygun olduğunu söylemişti.
GÖMÜLMESİNİ İSTEYEN PARTİLER “GEÇMİŞİ GERİDE BIRAKMAK” PEŞİNDE
Putin’in bu açıklamalarının ardından Lenin’in gömülmesi, Rusya Parlamentosu’nda da tartışıldı. Parlamentoda Birleşik Rusya ve Komünist Parti dışındaki partiler, Lenin’in gömülmesini istiyor. Gömülmesini isteyen partilerin gerekçeleri arasında “geçmişi geride bırakmak, mozolenin masrafları, Kızıl Meydan’ın bir mezarlığa dönüşmesini istememeleri” gibi maddeler var. Komünist Parti ise “Lenin’in unutturulmak istendiğini” savunarak gömülmeye karşı çıkıyor.
O dönemde Rusya Parlamentosu’ndaki milletvekillerinin üçte ikisi, Lenin’in gömülmesinden yana olduğunu bildirmişti. Birleşik Rusya partisi milletvekili Andrey İsayev, her ne kadar partisinin görüşü farklı olsa da, Lenin’in saygın bir şekilde eski bir devlet başkanı gibi gömülmesini tavsiye etmişti. Lenin’in Novodeviçiy Mezarlığı’na gömülmesini önermiş; komünist partililerden de bu konuda destek vermelerini istemişti.
Ancak Rusya’da Komünist Partililer, Lenin’in gömülmesine sürekli olarak karşı çıkıyorlar, bunun “tarihi başarıların ortadan kaldırılması” anlamına geleceğini savunuyorlar.
LENİN GÖMÜLMEDİKÇE RUSYA’NIN FARKLI BİR ÜLKE OLDUĞUNA İNANMAZLAR
Liberal demokrat partililer de Lenin’in naaşının gömülmesinden yana. Ancak bunun sadece Lenin ile sınırlı kalmaması gerektiğini, Kremlin duvarlarında mezarları ya da külleri bulunan diğer Komünist ve Bolşevik liderlerin de mezarlıklara taşınması gerektiğini dile getiriyorlar. Onlara göre “şehrin merkezinin bir mezarlığa dönüştürmek pek uygun bir davranış değil.”
Liberal Demokrat Partisi lideri Vladimir Zhirinovsky da Lenin’in naaşı mozolede kaldığı sürece “ne Avrupa’nın ne de eğitimli Rusların, Rusya’nın artık farklı bir ülke olduğuna inanmayacağını” savunuyor. Zhirinovsky, Lenin’in Kızıl Meydan’dan kaldırıldığı gibi “Sovyet ideolojisinin” de artık kınanması gerektiğini belirtiyor.
Lenin’in gömülmesinin en ateşli taraftarlarından olan Zhirinovsky, tarih kitaplarının da değiştirilmesi gerektiğini ve Rusya’nın yaşadığı 5 darbenin “silah zoruyla ve insan kaybıyla zorla yaşanmış bir rejim değişikliği” olarak tanınması gerektiğini de dile getirmişti.
GEREKÇELER ARASINDA MOZOLENİN MASRAFI DA VAR
Doğru Rusya Partisi de Lenin’in mozolesinin Kızıl Meydan’dan kaldırılmasını savunuyor; ancak bu kararın bir referandum düzenlenerek halka sorulması gerektiğini dile getiriyorlar.
Haklı Dava Partisi lideri Andrey Dunaev de mozolenin kapatılıp, Lenin’in naaşının gömülmesini istediğini belirtmiş; ama buna gerekçe olarak siyasi değil ekonomik bir neden ortaya atmıştı. Çünkü Lenin’in naaşının mozolede sergilenmesinin bir masrafı da bulunuyor.
“MOZOLEYE HARCANAN PARAYLA LENİN YENİDEN CANLANDIRILIR”
Lenin’in naaşı 18 ayda bir yeniden tahnit ediliyor. Bu süreçte mozole ziyaretçilere kapatılarak, naaş mozole laboratuvarına götürülüyor. Burada mumya çözülerek naaş tekrar mumyalama işlemine alınıyor. Lenin’in üzerindeki takım elbise yeni ve temiz olanlarıyla değiştiriliyor. Ancak bu işlemlerin yapılması için kurulan Biyomedikal Teknoloji Merkezi’nin oldukça masraflı olduğunu savunan Dunaev, “Bu kadar servet harcadığımıza göre belki Lenin’i canlandırmak daha iyi olur.” demişti.
ORTODOKSLARIN İLERİ GELENLERİ DE GÖMÜLMESİNDEN YANA
Ortodoks dünyasının ileri gelenleri de mozoleye karşı eleştirel bir tutuma sahip. Ortodoks alimleri, Lenin mozolesini pagan türbelerine benzetirken, proleter liderin, ateist olmasına rağmen bir Ortodoks Hristiyan olarak vaftiz edildiği için düzgün bir şekilde gömülmesini savunuyor.
RUS KAMUOYU DA GÖMÜLMESİNDEN YANA
2014 yılında Lenin’in 144’üncü doğum yıldönümünde yapılan kamuoyu araştırmasında Rus halkının çoğunluğu, Lenin’in naaşının gömülmesini istediğini söylemişti. Kamuoyu Araştırmaları Vakfı tarafından gerçekleştirilen ankete katılan Rusların yüzde 61’i, naaşın gömülmesini istediğini belirtmişti. Aynı ankete göre Rusların yüzde 31’i mozoleyi ziyaret etmiş; ama büyük kısmının ziyareti neredeyse 20 yıl önce gerçekleşmişti. Yüzde 25’lik bir kesim de ziyaret etmek istediğini dile getirmişti.
Rusya İnsan Hakları Ombudsmanı Vladimir Lukin, 2013 yılında yaptığı açıklamada Lenin’in gömülmesi tartışmalarının yakın bir gelecekte sona ereceği öngörüsünde bulunmuştu: “Kızıl Meydan bir mezarlık için uygun bir alan değil. Bu konuda yakın zamanda er ya da geç bir karar alınacaktır. Bu da ülke için daha sağlıklı bir ortama vesile olacaktır.”
NEREYE GÖMÜLECEK?
Bu tartışmaların bir diğer yanını ise kabul görmesi halinde Lenin’in nereye gömüleceği oluşturuyor. 2013 yılında Rusya’da Federal Askeri Anıt Mezarlığı açıldı. Bu mezarlığa Rusya devletine hizmet etmiş asker ve sivil Rus vatandaşları gömülüyor. Burada yatanlar arasında ünlü Rus silah üreticisi Mikhail Kalaşnikov da bulunuyor.
Mezarlığın açılmasının hemen ardından da Zhirinovsky, Lenin’in Moskova’nın dışında olduğu için bu mezarlığa gömülebileceğini söylemişti.
Lenin’in naaşının yer konusunda bir başka ve ilginç teklif de Rusya’nın Kalmukya bölgesinden gelmişti. Kalmukya bölgesinin valisi, Bolşevik liderin mozolesinin doğum yeri olan Kalmukya’ya taşınmasını önermişti.
2012 yılındaki tartışmada ise iktidar partisi Birleşik Rusya Partisi’den Andrey İsayev, Lenin’in Novodeviçiy Mezarlığı’na gömülmesini gündeme getirmişti. Novodeviçiy Mezarlığı’nda ünlü ve saygın kişiler yer alırken, bunların başında herkes tarafından bilinen Türk şair Nazım Hikmet ve eski devlet başkanlarından Boris Yeltsin yer alıyor.
Lenin’in naaşının ne yapılacağı konusunda ileride alınacak bir karar; Rusya’nın geçmişiyle yüzleşmesi açısından da önemli bir dönüm noktası olacak.