Perinçek: ''FETÖ' ile mücadelede polis-savcı-hapishane dönemi artık bitmeli, bu kadar yeter’

Türkiye’de son yıllarda yaşanan tüm siyasi ve toplumsal tartışmaların bir şekilde odağında olan Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek, Euronews Türkçe’den Dilek Gül’e röportaj verdi.

Gündeme ilişkin bir çok konuya değinen Perinçek, Gülen cemaatine yönelik davalara ilişkin dikkat çeken bir açıklama yaptı. Perinçek, “Geldiğimiz noktada artık esas olarak polisle, savcıyla, hapishaneyle yargıyla değil, artık ideolojik, kültürel dönüşümlerle ve toplumu yeniden Atatürk devrimi temelinde eğiterek, yönlendirerek mümkün” diyerek, “Devam et, daha tutukla, çok hapse at falan, buna artık bence çok gerek yok. Bunlardan ('FETÖ') artık darbe falan gelmez, yani orduda öyle bir güçleri kalmadı.” şeklinde konuştu.

Doğu Perinçek, Erdoğan’ı desteklemediklerini aksine Erdoğan’ın kendilerini desteklediğini söyledi. ‘Bizim Erdoğan’a desteğimiz yok, bizim desteğimiz Türkiye’ye. Türkiye’yi savunuyoruz, Atatürk devriminin tamamlanması için mücadele ediyoruz... Biz kendi programımızı destekliyoruz. Tayyip Erdoğan bizi destekliyor.’ Perinçek, AK Parti’den çeşitli liderlerle, insanlarla zaman zaman görüştüklerini de vurguladı.

"TÜRKİYE'NİN DOSTLARI ARTIK NATO DEĞİL, AMERİKA DEĞİL; RUSYA, İRAN VE ÇİN"

Şimdi 2014’te Türkiye’ye yeni bir döneme girdi. 2014 öncesinde ne diyorduk? Tayyip Erdoğan BOP eş başkanıdır, Amerika Türkiye’nin başına Tayyip Erdoğan’ı getirdi. 2014’ten sonra başka bir Türkiye oluştu, Tayyip Erdoğan Amerika’ya direnen mevziye adım adım yerleşti. PKK’nın üzerine silahla yürüme çizgisine geldi. ‘FETÖ’’yle ölümüne bir mücadele içine girdi. Dolayısıyla 2014 sonrası Türkiye’de mevzilenmeler ciddi şekilde değişti. ... Üretimin merkezi Asya, siyasetin merkezi Asya... Almanya, Fransa da öyle (Almanya kadar olmasa da) Asya’ya doğru yöneliyor. Türkiye’nin bunun dışında kalma şansı yok. Dahası Türkiye güvenlik açısından da Asya mevzisine yerleşmek zorunda. Doğumuz batımız kuzeyimiz güneyimiz nereden bakarsak Amerika merkezli tehditlerle karşı karşıyayız. Türkiye’nin Asya mevzisine yerleşmesi biricik tercih, zorunluluk. Aksi olmaz...Türkiye ekonomisi iflas durumunda. Bütün iş adamları bana geliyor, Türkiye’nin en büyükleri. Bizi kurtar diyor... Ankara-İstanbul-İzmir’de büyük sanayicilerimizi topladık. Orada Türkiye’nin en büyükleri biz Çin tarafındayız, Türkiye’nin geleceği Asya ekonomisiyle birleşmektedir dediler. Bu, aynı zamanda Türk sermayesinin eğilimidir. Amerika işbirlikçisi, Amerika’ya yakın büyük sermaye tanımlanırdı. Artık o sermaye yok, hepsinin yönü Asya’da.

Perinçek, Suriye meselesinde hükümet ile fikir ayrılıklarını yaşadıklarını anlattı.

Türkiye'nin Şam yönetimiyle görüştüğü iddiasında bulunan Doğu Perinçek, PKK ve DAEŞ'i temizlemek için Suriye'nin kilit rol oynadığını savundu. Vatan Partisi Genel Başkanı, Türkiye ile Suriye'nin görüşüp görüşmediği sorulması üzerine yaptığı açıklamada, "Görüşmeler olduğunu hem Tahran yönetiminden hem Suriye yönetiminden hem Türkiye hükümetinin çevrelerinden öğreniyoruz. Hatta Sayın Tayyip Erdoğan da görüşmeler olduğunu ifade etti.

Suriye kilit ülke oldu; PKK'yı temizlemek için, IŞİD'i temizlemek için. Doğu Akdeniz'de de Amerika-İsrail tehdidine karşı koymamız için Suriye ile işbirliği yapmamız gerekiyor. Burada ayak sürüyen bir yönetim var, Tayyip Erdoğan yönetimi. Burada çok büyük hata yapıyorlar" şeklinde konuştu.

PERİNÇEK: ESED TARAFINDAN DAVET EDİLDİM, SURİYE'YE GİDECEĞİM

Suriye'de çözümün nasıl olacağıyla ilgili planları olduğunu bildiren Perinçek, Beşar Esed'in daveti üzerine Suriye'ye gideceğini açıkladı. Perinçek, "Biz plan hazırladık çok basit; Türkiye'nin kontrolünde olan bir takım güçler, Suriyeli güçler silah bırakacak. Suriye de bunları affedecek. Biz bunu Suriye hükümetiyle konuştuk onlar evet dedi. İran evet dedi. Rus hükümeti evet dedi, hatta kendi planı haline çevirdi. Şimdi bunun için biz, önümüzdeki günlerde Sayın Beşar Esed tarafından davet edildim, büyük bir heyet halinde büyük ihtimalle eylül ayında Suriye'ye gidiyoruz... Hükümet kanadıyla da görüşüyoruz, onların da katılmasını sağlamak istiyoruz. Şimdi isim söylemeyelim, çünkü onların burada sıkıntıları da var. Aslında biz biraz onların da istediği bir çözümü onların da biraz dışında çözmüş olacağız. Biz, Rusya-İran-Suriye'nin ve Vatan Partisi'nin ortak çözümünü ürettik. Türkiye hükümetinin böyle bir şeye hayır demesi bence pek mümkün değil" dedi.

'AMERİKA SURİYE’DE YENİLDİ'

Amerika (Suriye’de) yenildi. Çekilirken belli mevzilerini korumaya çalışıyor. PKK’ya belli vaatleri oldu, seni koruyacağım dedi. Onu ortada bırakıp gitmek, Amerika’nın prestijini tabi mahvediyor. Türkiye’nin kararlılığını, silahla oraya gireceğini gördü. Fırat’ın doğusuna operasyonu Rusya ve İran da destekliyor. Biz onlarla da görüşüyoruz. Bizzat Ali Ekber Velayati ile görüştük, hala görüşüyoruz. Rusya ile devamlı görüşüyoruz. Buralarda bir anlayış birliğimiz var. Tayyip Erdoğan müttefiklerimize yeterli güveni veremiyor... Onun için Tayyip Erdoğan’la Türkiye’nin sorunlarını çözmek hayli zor. Tayyip Erdoğan’ı Davutoğlulaştırmak istiyorlar. Abdullah Güller, Davutoğlular, Babacanlar. Tayyip Erdoğan’ı Davutoğlulaştırmak istediler. Beceremediler. Beceremediler ama o partinin geçmişten gelen yükleri, tortular falan, bu tereddütler, bocalamalar, zikzaklar maalesef yaşanıyor.

'S-400 ALIMI EN BAŞTA VATAN PARTİSİ’NİN BAŞARISI'

En başta Vatan Partisi’nin başarısı. Bütün milliyetçilerin başarısı. S-400 demek, biz bundan sonra Türkiye’nin savunmasını Amerika’ya ve İsrail’e karşı Rusya’yla ve Asyalı dostlarımızla birlikte yapacağız demek. Kanadalı ve Amerikalı ekonomistlerin yaptığı projeksiyonlarda Amerika 2030’larda dünyanın üçüncü ekonomisi. Birincisi Çin zaten, ikincisi Hindistan, üç Amerika. Dördüncüsü Endonezya, beşincisi Türkiye. Bağımlılığa karşıyız, 2030’da biz beşinci ekonomi oluyoruz Rusya ise sekizinci konumuna düşüyor. Daha güçlü olan Türkiye niye Rusya’ya bağımlı hale gelsin? Türkiye-Rusya arasındaki ilişkiler eşitliği davet eden ilişkiler. İkisinin de birbirine çok ihtiyacı var. Türkiye-Rusya ilişkisi, Türkiye Amerika ilişkisi gibi olmaz. Nasıl Türkiye, Rusya’ya bir şey dayatamaz ise; Rusya da Türkiye’ye bir şey dayatamaz. Rusya Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıyacak, Türkiye Kırım’ın Rusya’ya ilhakını tanıyacak. Karabağ’da Ermenilerin oradan çıkıp gitmesini Rusya sağlayacak, buna karşılık Türkiye’de Abhazya’yı tanıyacak. Türkiye ile Rusya arasında Karadeniz’de, Doğu Akdeniz’de ortak hedefler var. Türkiye akıllı bir politikayla KKTC’nin Rusya tarafından tanınmasını sağlayabilir. Abhazya’yı niye Türkiye tanımasın; Abhazya’yı Türkiye tanısın, Rusya’da KKTC’yi tanısın. Türkiye ile Rusya’nın arası bozulduğu, uçak düşürüldüğü zaman biz Rusya’dan heyetler getirttik ve o heyetleri bizim Türkiye hükümeti ile buluşturduk. O buluşmalarda, her iki taraf da bizim bulunmamızı istediler. Biz çekilmek istedik, onlar sizsiz bu iş olmuyor gelin yapıcı katkınız oluyor dediler. Her tarafın ısrarı üzerine o süreçlerde bulunduk, onun için o sürecin hem mimarı hem çok iyi izleyicisiyiz.

'ÖCALAN, TÜRK DEVLETİNİN ELİNDE MİLLİ İSTİHBARAT TEŞKİLATI’NIN AVUCUNDA OLAN BİR ESİR DURUMUNDA ŞU AN'

Öcalan, Türk devletinin elinde Milli İstihbarat Teşkilatı’nın avucunda olan bir esir durumunda şu an. Kendisi diyor ki ben bir enstrümanım diyor. Enstrüman kelimesini kendisi için kullanıyor. Atilla Uğur komutanımız onu sorguladı... Atilla Uğur’un onu İmralı’da sorguları var. O sorgularda diyor ki Abdullah Öcalan, ‘beni kullanın’ diyor. ‘Ben Türk devletine teslimim’ diyor. Bu kelimeleri abartarak söylemiyorum, kendi kelimeleri. Fırsat niye verilsin? Türk ordusu çözüyor olayı. Abdullah Öcalan çözemez ki. Bu iş silahla çözülür. Abdullah Öcalan silah kuşanıp da Türk ordusunda PKK’ya karşı savaşırsa herhangi bir asker kadar katkısı olur, o da olmaz. TSK silahla hendeklere gömerek ve sınır ötesinde de PKK’yı uslandırarak, bastırarak olayı çözüyor. En tehlikeli şey şimdi ‘aman durun arkadaşlar, oturalım müzakerelere başlayalım, muhabbet yapalım’ falan. O bir çözüm değil, daha kanlı gelişmelere davetiye olur. Müzakereye ihtiyaç yok. Türk devleti var, karşısında bir muhatap yok. Karşısında İsrail’in Amerika’nın üzerine sürdüğü PKK var. Türkiye’de silah dışında, hapishane dışında bir çözüm yok... Silahla çözüldükten sonra yaraları saracak çözümler de gelecektir.

'ABDULLAH ÖCALAN İMRALI’YA GİRDİKTEN SONRA TÜRKİYE DEVLETİNİN TARAFINA GEÇTİ'

Abdullah Öcalan, İmralı’ya girdikten sonra Türkiye devletinin tarafına geçti. Dikkat ederseniz, son yolladığı o iki mektubu da PKK, Kandil’dekiler ‘bizim direncimizi kırmak için Abdullah Öcalan’ı kullanıyorlar’ diye yorumladı. Abdullah Öcalan şu an Türk devletinin elindedir. Bu iyi bir şeydir. Yaptığı şeyler de onu gösteriyor. İstanbul seçiminde Ekrem İmamoğlu’nu falan desteklemedi. PKK’dan farklı bir çizgi izliyor.

‘HDP’Yİ DE KAPATMAK LAZIM’

HDP’yi de kapatmak lazım... HDP’ye 90 milyon TL yardım yapılıyor. O 90 milyon Mehmetçiğe mermi olarak dönüyor. HDP’ye yasal bir zeminde yaşama şansı tanımamak lazım. Sistem HDP’ye yönlendirdi o kesimi. Türkiye’deki sistem PKK’yı geliştirdi, ona fırsat verdi. PKK, Turgut Özal’ların bir evladıdır. Turgut Özallar İhvan isyanlarını beslemeseydi Suriye’de, Suriye de PKK’yı desteklemeyecekti... Türkiye’nin Amerikancı hükümetlerin bir ürünüdür, acı meyvesidir PKK.

‘BUNLARDAN (‘FETÖ’) ARTIK DARBE FALAN GELMEZ, YANİ ORDUDA ÖYLE BİR GÜÇLERİ KALMADI’

''FETÖ'’cülerin ve PKK bağlantılarının hapse atılmaları, takip edilmeleri kovuşturulmaları Türkiye’nin menfaatine, bunu destekliyoruz. Fakat KHK’nın sebebi nedir? Teröre karşı mücadele. Teröre karşı mücadeleyle sınırlı olması lazım. Türkiye’nin bütün yasal meselelerini KHK üzerinden çözerseniz bu anayasaya aykırı. Mevcut anayasaya da aykırı. Cumhurbaşkanlığı sistemine de aykırı. İş bayağı oraya döndü. Meclis kenara atıldı, işsiz kaldı. Çok dar bir grubun cumhurbaşkanı çevresinde mafyalaşmış dar bir grubun Türkiye’de bir nevi hükümranlığına yol açan bir süreci getirdi... Kanun hükmünde kararnamelerin terörle sınırlı olması lazım. 70 bin kişi hapse atılmış, 70 bin kişinin içinde yüzde bir hata olsa 700 kişidir. Tabi hatalar var. Biz de iktidar olsak o hatalar ne kadar titiz olursanız belli miktarda olacak.

Geldiğimiz noktada artık esas olarak polisle, savcıyla, hapishaneyle yargıyla değil, artık ideolojik, kültürel dönüşümlerle ve toplumu yeniden Atatürk devrimi temelinde eğiterek, yönlendirerek mümkün... Devam et, daha tutukla, çok hapse at falan, buna artık bence çok gerek yok. Bunlardan ('FETÖ') artık darbe falan gelmez, yani orduda öyle bir güçleri kalmadı.

‘ABDULLAH GÜL, DVUTOĞLU, BABACAN ÜÇLÜSÜ ‘FETÖ’’NÜN SİYASİ AYAĞI’

Siyasi ayak var: Abdullah Gül, Babacan ve Davutoğlu. İşte bunlar 'FETÖ'’nün siyasi ayağı. Amerika denetimindeki muhalefet siyasi ayak diye Tayyip Erdoğan’ları göstermeye çalışıyor. Tayyip Erdoğan 'FETÖ’'yle ölümüne savaşıyor. Ama Abdullah Gül, Davutoğlu, Babacan üçlüsü 'FETÖ'’yü açıkça koruyorlar. Eskiden de onlar beraberlerdi. AK Parti içindeki siyasi ayak, Babacan’ın Abdullah Gül’ün Davutoğlu’nun temsil ettiği güçtür. 15 Temmuz 2016 tarihi, bizim 1945’ten sonra yaşadığımız bir dönüm noktasıdır. 45’te geldi Amerika Türkiye’ye girdi, denetimi altına almaya başladı. 61 yıllık bir süreç 'FETÖ' darbesinin ezildiği gün son buldu.

"ERGENEKON'DA YARGILANMASAM ÜZÜLÜRDÜM"

Kınından çıkan kılıç gibiyiz dedim. Türkiye’de yalnız 'FETÖ' değil, şeyhler dervişle müritler ülkesi olamaz, bütün tarikat ve cemaatlerin kökü kazınacak. Biz de kınından çıkmış gibi, buradan Ergenekon şeyinden çıkıyoruz. Benim şahsi bir hesaplaşmam yok, bu Türkiye’nin hesaplaşması... Türkiye bu 'FETÖ' tertibini, Amerika tertibini, gladyo tertibini bitirmek zorundaydı. Yıllarca biz kontrgerilla kontrgerilladan hesap sorulsun diye mücadeleler verdik. Bunları teşhir ettik. Hayatımız onlarla hesaplaşma içinde geçti. Bir onlar bizi içeri attılar, biz onlara karşı büyük mücadeleler örgütledik. Ama şimdi o hesaplaşmanın son ve kesin galibi Türk milleti oldu ve Vatan Partisi oldu. -Mevcut hükümetle bu konu üzerinden bir anlaşmanız olmadı ama beraberiz şimdi. Onlar bizi 'FETÖ' ile iş birliği yapıp; Tayyip Erdoğan yönetimi, Ergenekon ve Balyoz’da bizleri içeri atmışlardı. Fakat 2014’e yaklaşırken, 2013 sonlarından itibaren bizim tarafa doğru geçtiler. Tayyip Erdoğan da Türkiye’nin tepesinde ancak böyle durabilir. Türkiye’yi yönetenler, Türkiye’yi bölme planlarında hadi bir sene, üç sene, beş sene iş yapabilirler; ama Türkiye onları hizaya getirir.

Tayyip Erdoğan’lar bir dönem açılım yaptılar, Amerikan planlarına uydular, 'FETÖ' ile iş birliği yaptılar beraber Türkiye’yi yönettiler, işte Rusya’nın uçağını düşürdüler. Sonra 2014’ten sonra 'FETÖ'’nün üzerine yürüdüler bu bizim çizgimiz. PKK ile açılıma son verip 24 Temmuz 2015’ten itibaren PKK’yı hendeklere gömen operasyon başladı. Fırat Kalkanı arkasından Afrin Harekatı, Zeytin Dalı, şimdi Pençe harekatı. Bunların hepsi Vatan Partisi’nin siyaseti. Ne diyordu Vatan Partisi; PKK ile barışçı yoldan bu işler çözülmez, Kürt meselesinin çözümü ancak askeri güçle olur.

‘DİYANET’İN TARİKATLAR RAPORU YAYINLANDI, O RAPORU BİZ YAZSAK ÖYLE YAZARDIK’

Şimdi bakın Diyanet’in bir tarikatlar raporu yayınlandı. O raporu biz yazsak öyle yazardık... Onun için demin söyledim, Ergenekon kapısından çıkarken biz kınından çıkmış kılıç gibi hazırız ve bütün tarikatlar cemaatler temizlenecek diye. Bu da demek ki 2014 baharında söylediğimiz yere 2019’da gelmiş oldu. Amerika’ya cephe tuttu, Türkiye’nin dostu Rusya oldu, İran oldu, Çin oldu. Biz bunu savunuyorduk, diyorduk ki Avrasya’dır Türkiye’nin yeri. Bakın üç gün önce Sayın Mevlüt Çavuşoğlu Asya Açılımı’nı ilan etti. Bu da Vatan Partisi’nin açılımıdır.

"TÜRK ORDUSU KEMALİST SUBAYLARIN, KOMUTANLARIN YÖNETİMİNDE"

YAŞ kararlarında ‘Perinçekçi askerler’ tasyife edildi söylemine ilişkin öyle bir şey olsaydı feryat ederdim burada. Orduda 30 bin 'FETÖ' bağlantılı temizlendi. Bu rakam Genel Kurmay Başkanlığının 2018 Şubat ayında mahkemelere yolladığı rapordan... 30 bin general, subay, astsubay, askeri öğrenci ordunun içinden temizlendi. 30 bin 'FETÖ' bağlantılı ve az sayıda da diyelim PKK ile ilişkileri olan unsur temizlenince geriye ne kalır? Atatürkçüler kalır. Türk ordusu Kemalist subayların, komutanların yönetimi altındadır bugün. Partimizde üye olan Saldıray Berk gibi komutanlarımız var, amirallerimiz var, Jandarmada, Hava Kuvvetlerinde general arkadaşlarımız var. Hep birlikte bu konuları değerlendiriyoruz. Bunun sonunda hepimizin tespit ettiği şudur: Türk Silahlı Kuvvetlerindeki terfiler ve özellikle 'FETÖ' temizlikleri isabetli olmuştur...

Şimdi bir kanserli dokuyu kesiyorsunuz, artık ete girmeye başlarsınız. Bundan sonra artık eğitimle dönüştürerek meseleleri çözmek lazım. Savcıyla, polisle, hapishaneyle çözümün bence bir sınırına geldik. 70 bin civarında hapishanelerde, 104 bin de geçen sene devletin içinden temizlenen 'FETÖ'’cüler. Bu yeter bence. Siyasi ayak bilmem ne, onu da temizleyin bunu da temizleyin kampanyası artık benim dikkatimi çekiyor.

'ALİ BABACAN EKİBİNE HİÇ ŞANS VERMİYORUM'

Cumhuriyet Halk Partisi, İyi Parti, Babacanlar, Davutoğlular, 'FETÖ', HDP hepsi bir ittifak oluşturuyor. (Bu ittifakın) Yerel seçimde bir başarısı var. Bu hem Türkiye’ye hem AK Parti’ye esaslı bir uyarı. Şunu söyleyeyim, Amerika’nın gelip Ankara’yı silahlı işgal etmek dışında Ankara’da bir hükümet kurma şansını görmüyorum... Türkiye’de Türk ordusunu, Amerikan ordusu diyelim ki Doğu Akdeniz’de başlayan süreçte yenerse, Babacanları falan onları iktidara getirir.

Peki sizinle ilgili de kafa karışıklığı var, siz Ajan mısınız?

Perinçek, bunu bana CIA ajanları soruyor. Bu soru tamamen bir CIA ve MIT sorusudur. Türkiye’de Amerikan emperyalizmi ile CIA ile 50 yıldır mücadele eden beş kuşakla hapis yatan, 16 yılını CIA’in işkencehanelerinde ve hapishanelerinde geçiren bir insanım. Bir kere hapse girip de uslandırılmış bir adam değilim. Her darbede ama darbe dışında da 70’te, 80’de yani 80 kuşağıyla, 90 kuşağıyla, 2000 kuşağıyla... Kalmadığım neredeyse cezaevi yok; Mamak, Selimiye, Diyarbakır cezaevleri. Yani Amerika’nın bir nolu hedefiyim. Amerikan kaynaklarına bakarsanız; Foreign Policiy, Foreign Affairs, Mediteranean Quarterly, Joint Forces Quarterly gibi veya Rubin, mubin gibi tweet atan Amerikan CIA şeflerine bakarsanız, Türkiye’deki baş düşmanı Amerika’nın Doğu Perinçektir." (Euronews)

HABERRUS