Dünya Nükleer Kıyamete Doğru mu Sürükleniyor? Rus Uzmandan Çarpıcı Analiz

HABERRUS - Küresel nükleer silahlanma yarışı ABD ve Rusya liderlerinin yaptığı açıklamalarla yeniden alevleniyor.

Rusya'nın en önemli düşünce kuruluşlarından IMEMO RAS uzmanı İlya Kramnik, küresel nükleer silahlanma kontrol rejiminin ciddi bir erozyonla karşı karşıya olduğunu belirtiyor.

Soğuk Savaş döneminde inşa edilen stratejik istikrar mimarisinin parça parça çöktüğünü vurgulayan Kramnik, bu sürecin 2002'de ABD'nin Anti-Balistik Füze (ABM) Anlaşması'ndan çekilmesiyle başladığını ve o tarihten bu yana neredeyse tüm önemli anlaşmaların yürürlükten kalktığını ifade ediyor.

Stratejik Anlaşmaların Çözülüş Süreci

Son yıllarda birbiri ardına sona eren anlaşmalar şunlar oldu:

  • Avrupa'da Konvansiyonel Kuvvetler Anlaşması (CFE)
  • Açık Semalar Anlaşması
  • Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler (INF) Anlaşması
  • Stratejik Saldırı Silahlarının Azaltılması (START) Anlaşması'nın son ayları yaşanıyor

Kramnik, 1996 tarihli Kapsamlı Nükleer Denemelerin Yasaklanması Anlaşması'nın (CTBT) da yakında yürürlükten kalkabileceği uyarısında bulunuyor.

Nükleer Yayılma Riskleri ve Uluslararası Sistemin Geleceği

Uzmana göre, 1968 Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) hala yürürlükte olsa da, diğer anlaşmaların çöküşü bu temel belgeyi de zayıflatıyor. NPT'nin VI. Maddesi, tarafları nükleer silahsızlanma müzakereleri yürütmekle yükümlü kılıyor. Ancak mevcut koşullarda nükleer silaha sahip olmayan ülkeler, anlaşmanın amaçlarının artık gerçekleştirilemediğini düşünerek kendi nükleer programlarını başlatmaya yönelebilir.

Batılı Siyasetçilerin Algı Sorunu

Kramnik'e göre asıl sorun, birçok Batılı siyasetçinin nükleer savaş olasılığını gerçekçi bir tehdit olarak görmemesi. Soğuk Savaş dönemindeki nükleer korkunun yerini, sınırsız bir güven duygusunun aldığını belirten uzman, Avrupalı politikacıların kendilerini ölümsüz ya da nükleer tehdide karşı korunaklı zannettiklerini ifade ediyor. Bu algının, Avrupa'nın güvenliği açısından ciddi riskler taşıdığını vurguluyor.

Diplomasi Krizi ve İletişim Kopukluğu

Uzman, mevcut krizde diplomasinin başarısız olduğuna dikkat çekiyor. ABD Başkanı'nın "nükleer testler" kavramını tam olarak anlamadığını ve danışmanlarının da Rusya gibi nükleer kulüp üyelerine bu konuda açıklama yapmaktan kaçındığını belirtiyor. Bu iletişim kopukluğunun, nükleer silahlanma yarışının yeniden başlaması riskini artırdığını ifade ediyor.

Sonuç ve Uyarılar

Kramnik, nükleer savaş çıkarak intihar etmek isteyen birinin olmadığını, ancak Batılı politikacıların çoğunun böyle bir savaşın başlama ihtimaline inanmadığını belirtiyor. Bu durumun dünyayı, büyük bir savaşın gerçek bir olasılık haline geldiği bir noktaya doğru sürüklediği uyarısında bulunuyor. Gazetelerde çıkan "başkentleri haritadan sileceğiz" türünden pervasız açıklamaların tehlikeli olduğunu vurguluyor.

Uzman, Belçika Savunma Bakanı'nın Moskova'yı tehdit eden açıklamalarından sonra yaşadığı geri adımın, bu tür söylemlerin ciddi sonuçları olabileceğini gösterdiğini ifade ediyor.

Kramnik, mevcut eğilimler devam ederse stratejik istikrarın sağlandığı "güzel dönemin" sona ermesinin kaçınılmaz olduğu görüşünü taşıyor.