Gorbaçov: "Putin’i ilk döneminde desteklemiştim, ama..."
Eski SSCB son Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, doğumunun 79.yılı ve Perestroyka (yeniden yapılanma) reformlarının 25.yıl dönümünde, Kommersant gazetesi okuyucularının internet üzerinden sorularını yanıtladı. Gorbaçov, yaptığı açıklamalarda Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in politikaları, Yukarı Karabağ, Birleşik Rusya partisi gibi konulara ve güncel uluslararası sorunlara da değindi. Gorbaçov'a göre Rusya'nın kalkınması için Almanya’yı kendisine örnek alması gerekiyor.
Nükleer tehlikeyi önledik
Gorbaçov Soğuk Savaş’ın sona ermesinde ortaya koyduğu çaba ve çalışmalarından dolayı Nobel ödülü aldığını hatırlatarak, bununla onur duyduğunu ifade etti. Eski SSCB lideri, “Biz riske girdik ve neticede nükleer silah arsenalının yarısı azaltıldı, imha edildi. Nükleer silahlanma nedir? Biz sadece Çernobil nükleer santralindeki bir blokta meydana gelen felaketi önlemek için 14 milyar ruble harcamıştık. SS-20 başlıklı bir nükleer füze ise 100 Çernobil’e eşit. Bu tür füzeler de yüzlerce. Tüm dünyayı alt üst eder.” dedi.
SSCB’nin dağılmasını istemiyordum
Gorbaçov, Aleksey adlı bir okuyucunun “Sovyetler Birliği’ni özlüyor musunuz?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Benim için bu en hassas ve yaralı soru. Çünkü ben “son kurşuna” kadar SSCB’nin dağılmamasından yanaydım. Parti bürokrasisi ve yakın çevremdeki bazı kişiler benden kurtulmak için harekete geçti, ama başarılı olamadılar. Darbenin yenilgiye uğramasında Boris Yeltsin’in de (Rusya’nın ilk Devlet Başkanı) emeği oldu. Daha sonra benim konum da zayıfladı, ülkede sosyal sorunlar ve dükkan önlerinde kuyruklar artmaya başladı. Sonra da arkamdan gizli dolaplar çevirdiler. Bunu da Yeltsin yaptı. Yüzüme söylediğiyle yaptıkları çok farklı idi. Bu politika mı?! Ben her zaman böyle iki yüzlü siyasete karşı çıktım.” diye konuştu.
Putin’i ilk döneminde desteklemiştim, ama...
Gorbaçov, eski Devlet Başkanı Putin’in ilk dönem uygulamalarını desteklediğini söyledi. Eski SSCB lideri, “Putin’e çok zor bir miras kalmıştı. Ülkenin siyaset, ekonomik, ordu, sağlık, eğitim ve genel olarak her yerde kaos vardı. Bu tür koşullarda sert ve kararlı adımların atılması doğru. Putin’in ilk başkanlık dönemini yüksek değerlendirerek desteklemiştim. Halkın yüzde 70-80’i de destekledi. Ama Putin’in ikinci döneminde elimize çok para geçmesine rağmen bu serveti gereken şekilde dağıtmadık. İnsanları vatandaş gibi hissetmesini sağlamamız lazım. Şimdi Putin’in faaliyetine ihtiyatla yaklaşıyorum. İktidara önerim ülkenin demokratişleşmesini üst düzeye kadar gerçekleştirsin. İnsanlar bir tarafta kalırsa hiçbir modernizasyon olmaz. Önerim şu: Halkla dürüst ve açık diyalog yapmak lazım” dedi.
Alman sistemini örnek alalım
Fyodr Borisov adlı okuyucunun, “Rusya siyasi toplum sistemi açısından hangi ülkeyi örnek alabilir?” sorusuna Gorbaçov, “Almanya’yı! Çünkü çok demokratik. Almanya’nın gücü, onun hukuk devleti olmasında yatıyor. Oradaki ana ilke şudur: Hukuk her yerde olmalı, küçük sorunlardan tutun da büyük sorunlara kadar. Örneğin kırmızı ışıkta geçtiği için üst düzey bir Alman yetkilinin arabasını polis durdurdu ve ceza kesti. Bizde ise cezayı boş verin arabayı bile durdurmazlar. Bizde rüşvet ve yolsuzluk diz boyu.” yanıtını verdi.
İktidar Birleşik Rusya Partisi’nin eski Sovyet Komünist Partisi’nin kötü versiyonunu hatırlattığını savunan Gorbaçov, Ukrayna’nın NATO’ya girmemesini de önerdi. Eski SSCB lideri Yukarı Karabağ sorunun çok eski ve zor bir sorun olduğuna da dikkat çekerek, Bakü ve Erivan’ı uzlaşmaya davet etti. Gorbaçov, Moskova’nın Abhazya ve Güney Osetya tanınmasını da doğru karar olarak nitelendirdi.
Fuad Seferov, Moskova, Cihan