Erdoğan'ın 'neo-osmanlıcılık' politikası devam edecek

Dünya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü görevlisi Viktor Nadeyin-Rayevski Türkiye'de yapılan anayasa referandumunun sonuçlarını değerlendirdi. Rayevski, "Bu sonuç Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın artan siyasi gerginlik ortamında 'neo-osmanlıcılık' politikasına devam edeceğini gösteriyor." dedi.

Türkiye'nin parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişini öngören anayasa değişikliği yapılan halk oylamasında kabul edildi. Resmi olmayan sonuçlara göre "Evet" oranı yüzde 51,3, "Hayır" oranı 48,7, katılım oranı ise yüzde 85,5 oldu. Evet ve Hayır arasında 1 milyon 250 bin fark var.

Nadein-Rayevski'nin ifadelerine göre, "şimdi Cumhurbaşkanı hemen hemen Osmanlı sultanı kadar güçlenmiş olacak. Bu neredeyse otokrasi demek..."

Rayevski, “Birikmiş olan gergin siyasi tutkular ülkeyi ikiye bölmüş durumda ve bu gerilim git gide artacak. Ancak ben böyle bir ortamda Erdoğan'ı devirebilecek ciddi siyasi bir güç görmüyorum.” dedi.

"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi" adıyla kabul edilen 18 maddelik paketin detaylarını şöyle:

  • Meclis seçimleri dört yılda değil beş yılda bir düzenlenecek. Cumhurbaşkanlığı seçimleri de beş yılda bir yapılacak. İki seçim bir arada ve aynı gün olacak. Bu çerçevede Meclis’in bir sonraki seçimi ve cumhurbaşkanı seçimi için 3 Kasım 2019 belirlendi, ancak erken seçim ihtimali de sıklıkla konuşuluyor.

  • Genel seçime bir yıl ve daha az kalmışsa Meclis seçimi cumhurbaşkanı seçimi ile yenilenecek.

  • Meclis, denetim yetkisini ‘meclis araştırması, genel görüşme, meclis soruşturması, yazılı soru’ yollarıyla kullanabilecek. Ancak ‘gensoru’ Meclis’in yetkileri arasından çıkacak.

  • Bakanlar kabine dışından atanacak. Milletvekilleri, cumhurbaşkanı yardımcısı ve bakan olarak atanırsa Meclis üyelikleri sona erecek. Bu düzenleme, ‘Hayır’ cephesinin seçilmişlerin değil atanmışların hükümetinin kurulacağı eleştirilerine neden oluyor.

  • Meclis, üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilecek. Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesini istemesi durumunda ise önünde bir engel olmayacak ancak bu durumda kendisinin de seçimi yenilenecek.

  • Milletvekili sayısı 550’den 600’e çıkacak.

  • Milletvekili seçilme yaşı 25’ten 18’e indirilecek. Ancak askerlikle ilişiği olanlar bu kapsam dışında kalacak (Erdoğan 18 yaşında milletvekili olanların askerlikten muaf olacağını söyledi. Dolayısıyla düzenleme yasalaşırsa, sonradan Meclis’te yapılacak yeni bir yasal düzenlemeyle -milletvekili seçilenlerin askerliğiyle ilişiği kalmamıştır-tarzı bir ifade eklenmesi muhtemel).

Cumhurbaşkanı seçimi

  • Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisiyle ilişiğinin kesilmesi şartı kaldırılacak. Böylece önceden tarafsız olan cumhurbaşkanının partisine üye ve genel başkan olabilmesinin ya da kalabilmesinin önü açılıyor. (Cumhurbaşkanı’na tanınan bu hak, diğer yetkilerin aksine ilk seçimi beklemeden hemen devreye girecek.)

  • Cumhurbaşkanı 40 yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından seçilecek.

  • Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıl olacak, bir kişi en fazla iki kez cumhurbaşkanı seçilebilecek. Ancak Meclis, cumhurbaşkanının ikinci döneminde seçimlerin yenilenmesine karar verecek olursa cumhurbaşkanı bir kez daha aday olabilecek. (Anayasa değişikliğinde ilk genel seçimlerin 2019 Kasım’da yapılmasını öngörülüyor.)

  • 100 bin seçmenin imzasıyla cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday gösterilebilecek.

  • Referandum ile yapılacak cumhurbaşkanı seçiminde geçerli oyların salt çoğunluğunu alan aday seçilecek. İlk oylamada bu çoğunluk sağlanamazsa, oylamayı izleyen ikinci Pazar günü ikinci oylama yapılacak. İkinci oylamaya, ilkinde en çok oy alan iki aday katılacak ve geçerli oyların çoğunluğunu alan aday cumhurbaşkanı seçilecek.

Cumhurbaşkanının yetkileri

  • Cumhurbaşkanı ‘devletin başı’ olarak yürütme yetkisini kullanacak. Başbakanlık kaldırılacak.

  • Kanunları yayımlayacak ve tekrar görüşülmek üzere Meclis’e geri gönderebilecek. Kanunların anayasaya aykırılığı gerekçesiyle AYM’ye iptal davası açabilecek.

  • Yardımcılarını ve bakanları atayacak ve görevlerine son verecek. Cumhurbaşkanının hastalığı ve yurt dışına çıkması durumlarında yerine bir yardımcısı vekalet edecek ve cumhurbaşkanı yetkilerini kullanabilecek.

  • Üst düzey kamu yöneticilerini atayacak ya da görevlerine son verecek.

  • Yürütme yetkisine ilişkin konularda kararname çıkarabilecek, temel hak ve hürriyetler ile siyasi hak ve hürriyetler kararname kapsamı dışında olacak. Kanunda açıkça düzenlenen konularda da cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamayacak. Kanunların uygulanması için yönetmelik çıkarabilecek.

  • ‘Tabii afet, ağır ekonomik bunalım, savaş, savaşı gerektirecek durumun baş göstermesi, seferberlik, ayaklanma, kuvvetli kalkışma, şiddet hareketlerinin yaygınlaşması’ gibi hallerde OHAL ilan edebilecek. OHAL döneminde çıkarılacak cumhurbaşkanlığı kararnameleri, olağan dönemdeki sınırlamalara tabi olmayacak ve bu çerçevede cumhurbaşkanı temel hak ve hürriyetlerle ilgili kararname düzenleyebilecek.

  • Bütçeyi yapacak. Bütçe kanunu, süresinde yürürlüğe konmazsa geçici bütçe kanunu çıkarılacak.

  • Ekonomik ve Sosyal Konsey, ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında cumhurbaşkanına istişari nitelikte görüş bildirecek (Mevcut sistemde başbakana bildiriyordu).

  • Yükseköğretim Kurulu, üniversitelerce seçilen adaylar arasından cumhurbaşkanınca atanan üyeler ve cumhurbaşkanınca doğrudan seçilen üyelerden oluşacak.

Cumhurbaşkanının denetlenmesi

  • Cumhurbaşkanı hakkında bir suç işlediği iddiasıyla Meclis üye tam sayısının salt çoğunluğunun vereceği önergeyle soruşturma açılması istenebilecek. Meclis, soruşturma açılmasına üye tam sayısının beşte üçünün gizli oyuyla karar verebilecek. Meclis, üye tam sayısının üçte ikisinin gizli oyuyla Yüce Divan’a sevk kararı alabilecek (Mevcut anayasadaki düzenlemede Cumhurbaşkanı vatana ihanet dışında bir suçtan yargılanamıyor. Bunun için de Meclis tam sayısının üçte birinin teklifi ve beşte üçünün kabul oyu gerekiyor).

  • Bakanlıkların kurulması, kaldırılması, görevleri ve yetkileri ile teşkilat yapısı cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenecek.

Yargı düzenlemeleri

  • Disiplin mahkemeleri dışında askeri mahkemeler kurulamayacak.

  • Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun ismi Hakimler ve Savcılar Kurulu olarak değişerek, üye sayısı 22’den 13’e, daire sayısı da üçten ikiye düşürülecek. Adalet bakanı ve müsteşarının doğal üye olacağı kurulun dört üyesini cumhurbaşkanı, yedisini Meclis seçecek.

  • Askeri yargıdan gelen üyelerin çıkarılmasıyla Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) üye sayısı 15’e indirilecek. Üyelerin üçünü Meclis, geriye kalan 12 üyeyi ise cumhurbaşkanı atayacak. AYM Genel Kurulu en az 12 yerine en az 10 üyeyle toplanabilecek.

  • Mili Güvenlik Kurulu’nun (MGK) yapısında da değişiklik yapılarak, Jandarma genel komutanına yer verilmeyecek.

  • Referandumda ‘Evet’ çıkması durumunda kanunun yayın tarihinden itibaren en geç altı ay içinde Meclis, gerekli içtüzük değişiklikleri ve diğer kanuni düzenlemeleri yapacak.

  • ‘Cumhurbaşkanı seçilenin partisiyle ilişiği kesileceğine’ dair hükmün kaldırılması, askeri yargı ve HSYK’yla ilgili maddeler değişikliğin Resmi Gazete’de yayın tarihinde yürürlüğe girerken, cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenleneceği belirtilen değişiklikler ise yeni seçilecek cumhurbaşkanının göreve başlama tarihinden itibaren en geç altı ay içinde cumhurbaşkanı tarafından düzenlenecek.

Haberrus