WSJ: Biden’ın Hedefi, Ukrayna’nın Konumunu Güçlendirmek
HABERRUS - Wall Street Journal (WSJ), Biden yönetiminin Ukrayna stratejisine dair dikkat çekici detaylar paylaştı.
Adı açıklanmayan yetkililere dayandırılan haberde, ABD Başkanı Joe Biden’ın, başkanlık süresi sona ermeden önce Ukrayna’nın Rusya ile olan çatışmadaki stratejik konumunu “maksimum düzeyde iyileştirme” hedefinde olduğu bildirildi.
Ancak habere göre ABD yönetimi, Ocak 2025’e kadar Ukrayna’nın savaşı tamamen kazanabileceğine dair bir inanç da taşımıyor.
Bu süreçte ABD’nin amacının, Ukrayna’nın müzakere masasında daha güçlü bir konuma sahip olmasını sağlamak olduğu belirtiliyor.
ABD’nin Uzun Menzilli Silah Politikası Değişiyor
Biden yönetimi, Ukrayna’ya sağladığı uzun menzilli silahlar konusunda önemli bir değişikliğe gitmeyi planlıyor. Mayıs ayında alınan karar ile Ukrayna, sınır bölgelerindeki saldırılara yanıt olarak Rusya topraklarındaki hedefleri vurma yetkisi almıştı.
WSJ, bu kısıtlamaların genişletileceğini ve Ukrayna’nın daha geniş bir coğrafyada, Kharkiv ve Sumy bölgeleri dışındaki Rus topraklarını da hedef alabileceğini yazıyor. ABD’li yetkililer, Ukrayna’nın uzun menzilli silah kullanımıyla Rusya’yı daha fazla baskı altına alabileceğini değerlendiriyor.
Ancak bu hamle, Kiev ve Washington arasındaki bazı gerilimlere de yol açtı. Özellikle Ukrayna ordusunun Rusya’nın Kursk bölgesine düzenlediği saldırılar, ABD tarafında endişe yarattı. WSJ’ye konuşan bir yetkili, ABD’nin bu saldırının Ukrayna’nın doğuda savunmasız kalmasına neden olabileceğini düşündüğünü belirtti.
Kiev’in Meşru Müdafaa Gerekçesi ve Amerikan Endişeleri
Ukrayna, Kursk bölgesine yönelik saldırılarını “meşru müdafaa” ve “baskı yaratma” hamlesi olarak savunurken, ABD yönetimi bu stratejinin Kiev’i savunmasız bırakabileceği endişesi taşıyor.
ABD’li yetkililer, Ukrayna’nın doğu cephesinde zayıflamasının Rusya karşısında dezavantaj oluşturabileceği görüşünde.
Buna rağmen, Biden yönetimi Ukrayna’ya askeri destek sağlamaya devam etme konusunda kararlı, ancak bu desteğin boyutu ve zamanlaması konusunda temkinli bir politika izliyor.
Biden Yönetiminin Zorlu Seçimleri: “Sonsuz Savaş” Eleştirisi
WSJ makalesinde, Biden yönetiminin Ukrayna’ya sağladığı askeri desteğin seçimlerle birlikte yeniden değerlendirileceğine dikkat çekiliyor. Özellikle Temsilciler Meclisi’nin Ukrayna’ya sağladığı 60,8 milyar dolarlık fonun, 2025’te yeni bir başkan göreve geldiğinde devam edip etmeyeceği belirsiz.
Bu durum, Biden yönetimini Ukrayna’ya yönelik uzun vadeli bir yardım planı hazırlamaya zorlamış durumda. Ancak, analistler bu stratejiyi “başka bir sonsuz savaş reçetesi” olarak nitelendiriyor.
Biden yönetimi, Ukrayna’ya yeterli miktarda silah göndermenin zorluklarını yaşarken, savaşın nihai hedefi konusunda net bir planın olup olmadığı tartışılıyor.
Putin’den ABD ve NATO’ya Sert Uyarı
Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın Amerikan ATACMS ve İngiliz Storm Shadow gibi uzun menzilli füzeler kullanmasına izin verilmesini sert bir dille eleştirdi.
Putin, bu durumu ABD ve NATO’nun Rusya ile doğrudan çatışmaya katılımı olarak değerlendirdi.
Ona göre, Ukrayna ordusunun bu tür silahları kullanabilmesi için NATO ve ABD’den gelen istihbarat ve teknik desteğe ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Putin’in bu açıklamaları, Ukrayna’ya yönelik Batı desteğinin çatışmayı daha da tırmandırabileceği endişesini artırıyor.
Biden yönetimi, başkanlık süresi sona ermeden önce Ukrayna’nın Rusya ile olan mücadelesinde stratejik bir kazanç elde etmesini sağlamaya çalışıyor. Ancak bu süreçte hem ABD’nin uzun menzilli silah politikası hem de Ukrayna’nın askeri operasyonlarına dair endişeler büyük bir denge gerektiriyor.
Seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte ABD’nin Ukrayna’ya yönelik politikalarının nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken, Biden yönetimi Kiev’e yönelik uzun vadeli bir yardım stratejisi geliştirmeye odaklanıyor.