AB Ülkeleri, ABD'ye Ukrayna için Alternatif Barış Planı Sundu
HABERRUS - Almanya'nın saygın haber dergisi Der Spiegel, Avrupa Birliği'ne üye önde gelen ülkelerin, Rusya-Ukrayna çatışmasının çözümü için kendi barış planlarını ABD'ye ilettiklerini bildirdi.
Dergi, bu bilgiye diplomatik kaynaklar aracılığıyla ulaştığını belirtti.
AB'nin Tasarım Süreci ve Zirve Onayı
Habere göre, Avrupa Birliği temsilcileri, ABD Başkanı Donald Trump'ın ekibine ait olduğu iddia edilen plana alternatif bir öneri üzerinde 21 Kasım akşamından itibaren çalışmaya başladı.
Avrupalı liderlerin, bu planı Güney Afrika'da düzenlenen G20 Zirvesi sırasında nihai hale getirdiği ve koordinasyonu sağladığı ifade edildi.
Der Spiegel'in aktardığına göre, söz konusu belir, Başkan Trump'ın 28 maddelik planının yeniden düzenlenmiş ve revize edilmiş bir versiyonunu oluşturuyor. AB'nin çalışma taslağı olarak hazırladığı bu metin, resmi olarak Beyaz Saray'a iletildi.
AB Liderlerinden Koşullu Destek Açıklaması
Avrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu başkanları ile bazı G7 ülke liderleri, bugün yaptıkları ortak açıklamada, Trump'ın planının bir çözüm için temel oluşturabileceğini, ancak bazı düzenlemelere ihtiyaç duyduğunu belirtti. Bu açıklama, AB'nin plana koşullu destek verdiğinin resmi işareti olarak yorumlandı.
Dört Temel Değişiklik Talebi
Almanya'nın Bild gazetesi, AB'nin özellikle dört temel noktada değişiklik talep ettiğini yazdı. Bu maddeler şunlar:
- Güvenlik garantilerine ilişkin düzenlemeler
- Kırım, Donetsk ve Lugansk'ın Rusya'ya ait olarak tanınması
- Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin mevcudunun azaltılması
- Dondurulmuş Rus varlıklarının kullanımı
Cenevre'de Üçlü Görüşme
Diplomatik kaynaklar, Ukrayna, ABD ve AB delegasyonlarının, barış anlaşmasını görüşmek üzere 23 Kasım'da Cenevre'de bir araya geleceğini doğruladı. Bu buluşma, Avrupa'nın revize edilmiş planının masaya yatırılacağı ilk resmi forum olacak.
Bu gelişmeler, uluslararası toplumun Ukrayna krizine çözüm arayışlarında yeni bir aşamaya girildiğini gösteriyor. AB'nin alternatif plan sunması, süreçte daha aktif bir rol alma isteğinin göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Önümüzdeki günlerde Cenevre'de yapılacak görüşmeler, barış sürecinin seyri açısından belirleyici olabilir.