Türk inşaatçılar Rusya'ya açılım toplantısı yaptı
34. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul yeni projeleri ile yapı sektörüne uluslararası yeni pazarlar ve fırsatlar sunuyor; "Türk Yapı Sektörünün Rusya Açılımı Toplantıları"nın üçüncüsünde "Rusya'da İş Yapmanın Temel Adımları" olan finansman, bankacılık, lojistik ve mevzuat konuları ele alındı
Türk Yapı Sektörünün ve Bölgenin En Büyük Fuarı "34. Uluslararası Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul" Konuk Ülke Rusya Projesi kapsamında düzenlenen "Türk Yapı Sektörünün Rusya Açılımı" toplantıları, Türk ve Rus yatırımcıları konunun ilgilileriyle bir araya getirdi.
Yapı-Endüstri Merkezi'nin DEİK Türk- Rus İş Konseyi ile birlikte düzenlediği etkinlik dizisinin üçüncü ve son toplantısında Rusya'da iş yapmanın temel adımları değerlendirildi. Rusya'da şirket kurulumu ve işletme faaliyetlerinin gerektirdiği bankacılık, finansman, vergi ve gümrük mevzuatı, lojistik, kalite sertifikasyonları ve izinler gibi temel konular konuşuldu.
Bölgenin ve Türk yapı sektörünün en büyük buluşması 34. Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul'un bu yıl ilk kez düzenleyeceği 'Konuk Ülke Rusya Projesi' kapsamında fuar öncesinde gerçekleştirilen "Türk Yapı Sektörünün Rusya Açılımı" toplantıları tamamlandı. Yapı-Endüstri Merkezi ile DEİK Türk-Rus İş Konseyi işbirliğiyle düzenlenen ve büyük ilgi gören ilk iki toplantının ardından gerçekleştirilen son toplantının başlığı, "Rusya'da İş Yapmanın Temel Adımları: Finansman - Bankacılık – Lojistik - Mevzuat" oldu.
Yapı-Endüstri Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını yapan YEM Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol, 34. Uluslararası Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul'da bu yıl ilki gerçekleştirilen 'Konuk Ülke Rusya' projesiyle, iki ülke arasında yapı malzemeleri ticaret hacminin artırılmasının ve müteahhitlik hizmetlerine hız ve kapsam kazandırarak bu çalışmaların gelişmesine katkı sağlanmasının hedeflendiğini bildirdi. En iyi işbirliğinin komşularla yapılan işbirliği olduğunu vurgulayan Hasol, Rusya'nın bu anlamda işbirliği için en uygun ülkelerden biri olduğunu söyledi. Hasol, fuar öncesi düzenlenen tanıtım etkinliklerinin fuar boyunca da süreceğini, karşılıklı iş görüşmeleri, uzman görüşlerinin paylaşılacağı özel oturumlar ve iki ülke iş adamlarının yatırım tecrübelerini paylaştıkları etkinlikler düzenleneceğini ifade etti.
Açılış konuşmasının ardından gerçekleştirilen ilk oturum, Gün Hukuk Bürosu kurucusu Mehmet Gün'ün konuşmasıyla başladı. Gün, bir avukatın işini yapabilmesi için gereken en önemli şeyin 'bir hukuk devleti' olduğunu vurguladı ve bu anlamda Rusya'yı da kanunları, kurumları olan bir hukuk devleti olarak tanımladı. Rusya'da nereye gidilirse gidilsin hukuki çerçevenin dışına çıkmamanın önemine işaret eden Gün, temel kurallar birbirine benzemesine rağmen yerel uygulamalar için uzman hukukçu desteğinin gerekliliğinin altını çizdi. Rusya'nın özellikle KOBİ'ler için büyük fırsatlar sunduğuna değinen Gün, yatırım amacına uygun arazi seçimi, gümrük mevzuatı ve istihdam konularında konusunda uzman hukukçulardan danışmanlık almanın önemine değindi.
Daha sonra söz alan Sercons Certification Genel Müdürü Kerem Bozkurt, Rusya'da sertifikasyon süreçleri hakkında bilgi verdi. Rusya'nın gümrüğe giren her bir ürün için bir sertifika istediğini vurgulayan Bozkurt, bugüne kadar 67 binden fazla sertifikalandırma gerçekleştirdiklerini aktardı. Sercons'un Moskova'da kurulmuş 15 yıllık bir Türk şirketi olduğunu aktaran Bozkurt, belgelendirme kuruluşlarıyla farklı ürün gruplarında sertifikasyon hizmeti verdiklerini söyledi. Gür, verdikleri hizmetler arasında GOST-R Uygunluk Belgesi, GOST-R Patlamaya Dayanıklı Teçhizat Belgesi, GOST-R Ölçüm Aletleri Onay Belgesi, Yangın Güvenliği Sertifikası, Gümrük Birliği Sertifikası, Red Mektubu, ROSTEKHNADZOR Kullanım İzni'nin yanı sıra Ukr-SEPRO Belgesi (Ukrayna), BELST Belgesi (Belarus), GOST-K (Kazakistan) gibi belgeler bulunduğunu belirtti.
Oturumun üçüncü konuşmacısı Credit Europe Leasing Genel Müdür Yardımcısı Evrim Korum ise Rusya'daki bankacılık ve finansman uygulamaları hakkında bilgi vererek konuşmasına Rusya'nın makro ekonomik görünüşüyle başladı. Korum, 2010-2011 yıllarında yüzde 4-5 aralığında bir büyüme, daha istikrarlı bir enflasyon stratejisi ve daha dengeli bir bütçe sağlanmasının beklendiğini dile getirdi ve 2013 Kazan Üniversite Oyunları, 2014 Soçi Kış Olimpiyatları ve 2018 Dünya Kupası organizasyonlarının taahhüt sektörü için büyük fırsatlar sunduğuna değindi. Yapı sektörünün leasing sektörü için en önemli müşteri gruplarından biri olduğunu belirten Korum, vergi avantajlarının, ithalat kolaylığının, leasing firmalarının satıcı şirketler ve sigorta şirketleriyle olan ilişkilerinden faydalanabilme olanağının leasing uygulamalarını cazip hale getirdiğini ifade etti.
YEM ile DEİK Türk-Rus İş Konseyi işbirliğinde gerçekleştirilen ve "Rusya'da İş Yapmanın Temel Adımları: Finansman - Bankacılık – Lojistik – Mevzuat" başlığını taşıyan toplantının ikinci oturumunda ise karayolu taşımacılığı, Rusya örneği üzerinden yabancı ülkelerde Türk işçi istihdamı ve organize sanayi bölgesi oluşumu konuları ele alındı.
2. Oturumun ilk konuşmacısı olan DHL Global Forwarding Taşımacılık A.Ş. Ülke Satış ve Pazarlama Müdürü Özgür Yarmalı, özellikle Rusya ile karayolu taşımacılığında çok büyük sorunlar yaşanabildiğine değinerek, anlaşmazlığın temelinde Türkiye'nin de taraf olduğu uluslararası bir konvansiyon olan CMR mevzuatının yeterince iyi bilinmemesi olduğunu ifade etti. "Bir lojistik firmasıyla anlaşıp navlun ücretini ödemekle işiniz bitmiyor" diyen Yarmalı, CMR'nin yükleme talimatını veren tarafı bütün süreçten sorumlu tuttuğunu vurguladı. Rusya'ya ihracat yapacaklara nakliye sürecini ithalatçı firmaya bırakma önerisinde bulunan Yarmalı, bir şekilde nakliye sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalan Türk firmalara "Spot bazlı çalışın; uzun soluklu sözleşmeler yapmaktan kaçının" önerisinde bulundu.
Oturumda, Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası'nı (İNTES) temsilen katılan İNTES Denetleme Kurulu Başkan Vekili Mehmet Şemcan, mesleki sertifikasyon standartlarının oluşmaması nedeniyle Türk işçilerin uluslararası dolaşımında karşılaştığı sıkıntıları ele aldı. Türk inşaat sektörünün Rusya'da 2005 yılında 3,1 milyar dolarlık iş hacmine ulaştığını ve 75 projede 19 bin 540 Türk işçi çalıştırdığını, ancak 2010'da işçi sayısının 7 bin 718'e kadar gerilediğini ifade eden Şemcan, bunun sadece maliyet hesapları ya da uygulanan işçi kotalarıyla açıklanamayacağına dikkat çekti. Şemcan bu çerçevede, İNTES olarak inşaat sektöründe mesleki standartların belirlenmesi için çalışmalarının sürdüğünü, ayrıca 'mesleki yeterlilik – sınav ve belgelendirme' projesiyle de inşaat sektöründe önceliği tespit edilmiş olan ahşap kalıpçısı, betonarme demircisi, endüstriyel boru montajcısı, endüstriyel kalıpçı, inşaat boyacısı, iş sağlığı ve güvenliği elemanı (inşaat), seramik karo döşemecisi, sıvacı, tünel kalıpçı mesleklerine ait ulusal standartları ve yeterlilikleri tanımlayarak, bu meslekler için etkin ve sürdürebilir mesleki yeterlilik - sınav ve belgelendirme merkezi kurulmasının hedeflendiğini söyledi.
Oturumun son konuşmacıları olan Sefa İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Coşkun ve Oğuz Taşpınar, ise Moskova'ya 97 kilometre mesafede olan Vladimir bölgesinde kurulmakta olan ASIA Organize Sanayi Bölgesi (OSB) hakkında bilgi verdiler. Rusya'nın her geçen gün gümrük duvarlarını daha da yükselttiğine dikkat çeken Erdem Coşkun, bürokratik engelleri aşmak, zaman kaybını ve görünmeyen masrafları azaltmak için bir organize sanayi bölgesi kurmaya karar verdiklerini anlattı.
Oğuz Taşpınar ise Vladimir Valiliği'nin ve Ankara Sanayi Odası'nın da desteklediği projeyle Türkiye'deki OSB pratiğinin sunduğu avantajları Rusya'ya da taşımayı hedeflediklerini belirtti. ASIA OSB'nin Avrupa'dan Çin'e uzanan transit yol üzerinde 850 bin metrekarelik bir alan üzerine kurulduğunu bildiren Taşpınar, kiralama yapabildikleri gibi tapu da verebildiklerini sözlerine ekledi. Taşpınar, Rusya'ya ihracatta en büyük sıkıntının gümrüklerde yaşandığını hatırlatarak, ASIA OSB'nin sunduğu en büyük avantajın kendi içinde bir gümrük terminali bulunması olduğunu söyledi. ASIA OSB'de yer alacak firmaların elektrik bağlantı bedeli ödemeyecek olmalarını çok önemli bir teşvik olarak yorumlayan Taşpınar, ayrıca elektrik ve gaz kullanım bedellerinin de olabilecek en düşük tarife üzerinden fiyatlandırılacağını kaydetti.
Kaynak: www.yapi.com.tr