Türk-Rus İş Konseyleri Moskova’da toplandı; iki ülke ilişkileri dünyaya örnek olacak
Rusya’nın başkenti Moskova’da Türk-Rus ve Rus-Türk İş konseyleri 15. toplantısı Rusya Ticaret ve Sanayi Odası Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. İki ülke iş dünyası temsilcilerinin katıldığı toplantıda 2011 yılı ekonomik ilişkileri, sorunlar, çözüm yolları, kısa ve orta vadeli hedefler değerlendirildi.
Rusya Federasyonu Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Georgiy Petrov’un moderatörlüğünde gerçekleşen toplantıda Türk-Rus İş Konseyi Başkanı ve Rönesans İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Erman Ilıcak, Rus-Türk İş Konseyi Başkanı Ahmet Palankoyev, iki ülke inşaat, turizm ve tarım sektöründen temsilciler iki ülke ilişkilerini ele aldı.
Açılış konuşmasında Moskova’nın karlı havasına rağmen, Rusya-Türkiye ticari ilişkilerinin geldiği noktanın memnuniyet verici olduğuna değinen Petrov, toplantı vesilesi mevcut ilişkilerin devamının yanı sıra yeni temasların kurulma imkanı olduğunu söyledi.
Vizelerin kalkması ilişkilerin geldiği noktanın sembolü
İki ülke ilişkileri açısından formu yılsonu bilanço değerlendirmesine benzeten Türkiye Moskova Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Ceren Yazgan Yetiz, petrol varil fiyatlarında yaşanan düşüşe rağmen iki ülke ticari ilişkilerinin 2011’de arttığına dikkat çekti. İki ülke ilişkilerinin geldiği noktanın somut göstergesi olarak vizelerin kalkmasını gösteren Yetiz, “On sene önce hiçbirimiz bunu hayal bile edemezdik. Türk sermayesinin Rusya’da büyümesi kadar, Türkiye’ye giden Rus turistler önemli. Hatay’da Rus sermayesi ile üretim yapan demir çelik fabrikası kadar, Rusya’da beyaz eşya üretimi yapan Türk şirketleri önemli. İlişkilerimiz küresel evrilmenin bir parçası. Dünya hızlı ve öngörülmesi güç bir şekilde değişiyor. Artık daha dirençli olmayı öğreniyoruz” dedi.
Güneyde tarım, Kafkaslarda turizm yatırımına davet
Gıda, tekstil, inşaat, ulaşım, turizm, lojistik ve diğer sektörlerde elverişli bir iş ortamının oluşması için çalıştıklarına değinen Palankoyev, Türkiye ve Rusya arasında 40’dan fazla bölge ile işbirliği olanakları sağlandığını belirtti. Rusya’da Türk şirketlerin bankacılık dahil her sektörde faal çalıştığını, ruble ve TL ile ticaretin yapılabildiğini hatırlatan Palankoyev, “Türk inşaat şirketleri çok başarılı. 1000’den fazla proje tamamlandı. 130’un üzerinde proje halen devam ediyor. Sadece inşaat sektöründe Rusya’da 150 Türk şirketi iş yapıyor. 4 elektrik santrali yapıldı. Moscow City bölgesinde gökdelenleri Türk şirketler yapıyor. Toplam rakam 30 milyar doları geçti” dedi. İki ülke arasında enerji, tarım, turizm ve diğer alanlarda halen yeni iş imkanları olduğuna dikkat çeken Rus-Türk İş Konseyi Başkanı, “Güney bölgesinde bereketli topraklarımız var. Burada Türk tarım sektörünün yatırımlarını bekliyoruz. Kafkasya bölgesinde dev turizm alanları inşa edilecek. Orta vadeli proje için bütçeden önemli kaynaklar ayrılıyor. Türk şirketleri bu bölgede yatırım yapmaya davet ediyoruz” çağrısı yaptı.
Rusya’dan Türkiye’ye giden turist sayısında yıllara göre önemli bir artış sağlandığına değinen Palankoyev, zehirlenme ve ulaşımda yaşanan sorunların basında geniş bir şekilde yer alabildiğini, bunların azaltılması için Türk tarafının daha fazla çaba harcaması gerektiğini hatırlattı.
İkili ilişkilerde 500 yıllık tarihin en güzel günleri yaşanıyor
İkili ilişkilerde gelinen noktanın 500 yılık Rus-Türk tarihi açısından bakıldığına en güzel günler olduğunu hatırlatan Ilıcak, “2011 sonu itibari ile toplam ticaret hacmi 28-30 milyar dolara ulaşacak. Türkiye’nin İsrail’le toplam ticareti 2,5 ve ABD ile de 12 milyar dolar. 2002’de Rusya ile toplam ticaretimiz 2,3-3 milyar dolarlar seviyesinde idi. Türkiye toplam dışarıda yaptığı müteahhitlik işlerinin yüzde 18-20’sini Rusya’da gerçekleştiriyor. Rusya’da 20 bin kayıtlı Türk işçisi çalışıyor. 572 Türk mağazası var. 3 milyon Türk’ün yaşadığı Almanya’da bu rakam 104 civarında. İş Bankası ile birlikte Rusya’da faal olan Türk banka sayısı 7’ye çıktı. Tüm dünya krizle uğraşırken, Türk bankasının burada yatırım yapmasının çok anlamlı olduğunu düşünüyorum. Artık güvenilir bir ortak olmayı başardık” tespitinde bulundu.
Türk şirketleri Rusya’da 100 bin kişiye istihdam sağlıyor
Rusya’da Türk yatırımlarının 7 milyar doları aştığını, aynı şekilde Ruslar’ın da Türkiye’de 7 milyar doları bulan yatırımları olduğunu hatırlatan Ilıcak, “Rusya 20 milyar dolarlık kendi öz sermayesi ile Türkiye’de nükleer santral kuracak. Bu bir ülkenin başka bir ülkede yaptığı en büyük alt yapı yatırımı. Türk şirketleri de Rusya’da kazandıklarını Rusya’ya yatırıyor.Türk şirketleri 100 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu da gurur kaynağı” dedi.
1993’de St. Petersburg’un dar sokaklarında birkaç kişi ile kurulan Rönesans inşaat şirketi ile ilgili de bilgi veren Ilıcak, “2007’de 14 bin çalışan ve 1 milyar dolar ciroya ulaştık. 14 yıl’da her yıl ortalama yüzde 65 büyüdük. Şimdi dünyanın 75. firması olduk. Bunu birlikte başardık” değerlendirmesinde bulundu. Rusya’nın bir okul olduğunu, kendisine göre bir kısım zorlukları olduğunu hatırlatan Ilıcak, “Rusya’da başarılı olan dünyanın her yerinde başarılı olur. Ekmek ve tuzlarını bizle paylaştıkları için, kendi vatandaşları ile eşit davranıp büyümemize katkı sağladıkları için kendilerine teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Rusya’ya ihracat da bu yıl rekor kırdık
Türkiye Moskova Büyükelçiliği Ticaret Baş Müşaviri Atilla Kızılarslan da yaptığı konuşmada yer altı kaynakları, üretme kapasitesi, coğrafi yakınlık gibi avantajların kullanılarak iki ülke arasında belirlenen 100 milyar dolarlık ticaret hacminin yakalanmasının hayal olmadığına dikkat çekti.
Rusya’ya ihracat rakamlarının 2008 seviyesine ulaştığını kaydeden Kızılarslan, “2011’de Rusya’ya ihracat 6,2-6,5 milyar doları buldu. 2012 için hedefimiz 7,5-8 milyar dolar. Başta otomobil sektörü olmak üzere her yıl Rusya’ya ortalama 500 milyon dolarlık Türk yatırımı öngörülüyor. Rus yatırımcılar da Türkiye’ye keşfediyor.” dedi.
Petrol ve doğalgaz ağırlıklı ithalat rakamlarına karşı Türkiye’nin Rusya’ya olan ihracatı 2010’da yüzde 45 ve 2011’de de yüzde 35 büyüdü. 2012 için ise hedef en az yüzde 30 büyüme ve 8 milyar dolar ihracat hedefini yakalama. Türkiye’nin 2011’in ilk 11 ayında Rusya’ya olan ihracatı 5,7 milyar doları bulurken, yılsonu itibari ile 6,5 milyar dolara ulaşılması hedefleniyor. Böylece toplam ticaret hacminin 38 milyar dolarla rekor kırdığı 2008 yılı da aşılmış olacak. Türkiye 2008’de Rusya’ya 6,4 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmişti.
Rusya, Soçi’ye İstanbul üzerinden gidecek
Rusya Turizm Endüstrisi Birliği Başkan Yardımcısı Yuriy Barzıkin Türkiye’ye giden turist sayısının 3 milyonun üzerinde rakamları gördüğünü, ancak zehirlenmeler, ulaşımda yaşanan bir kısım sorunların çözülmesi gerektiğini söyledi. Sigorta limitlerinin 30 bin dolar seviyesine çıkarılması, sağlıklı iletişim kurulması, uzman heyetlerin birlikte toplantı yapabilmeleri ve sorunlara anında müdahil olmaları gibi bir kısım çözümlerin ortaya konduğunu hatırlatan Barzıkin, “Turizm sağlık, kültür ve deniz turları şeklinde çeşitlenmesi gerekiyor. Özellikle transit uçuşlar için farklı bir alan da çıkmış durumda. Türk Hava Yolları ile Moskova’dan İstanbul’a ve oradan da Soçi’ye gitmek mümkün. Vize olmadığı için İstanbul’da birkaç gün kalıp tatil yapılabilir.” önerisinde bulundu.
Türkiye Moskova Büyükelçiliği Turizm Müiaviri Celal Kılıç da yılın ilk 10 ayında Türkiye’ye gelen Rus turist sayısının 3 milyon 365 bin olduğunu, yıl sonunda 3,5 milyon gibi bir rakamın yakalanabileceğini söyledi. Turizmin inşaat, gıda ve diğer 30 sektör üzerinde etkisi olduğunu hatırlatan Kılıç, “Maalesef Rus basınında çok geniş yer verilen 7-8 olay yaşadık. Zehirlenme olayını içimizde hissediyoruz. Olayın peşine düşüldü. Sorumlular tutuklu ve davaları devam ediyor. Trafik kazalarının önüne geçmek için de bütün Antalya mobese kameralarla donatılıyor” bilgisini aktardı.
Rusya-Belarus-Kazakistan “Gümrük Birliği” tarımda yeni koşullar getiriyor
Rusya Tahıl Ürünleri Kalite Güvenliği Değerlendirme Federal Merkezi Müşaviri Vladimir Popoviç de tarım sektöründe iki ülke arasında gelinen noktayı ele aldı. Türkiye’nin Rusya’ya yaş meyve sebze ve kuru gıda ihraç ettiğini, Rusya’nın da Türkiye’ye tahıl ve kereste ürünleri sattığını ifade eden Popoviç, “Rusya, Kazakistan ve Belarus Gümrük Birliği oluşturdu. Burada 2012 sonuna kadar tek yapı oluşuyor. Kazakistan ya da Belarus üzerinden girecek mallar da kontrole tabi olacak. 2011’de 20 civarında sağlıksız ürün girişi tespit edildi. Türkiye Karantina servisinin daha dikkatli kontroller yapmasını istiyoruz. Zirai ilaçların zamanında ve ölçülü kullanımı çok önemli” hatırlatmasında bulundu.
Ortak iş konseyinde bir konuşma yapan Rus-Türk İşadamları Birliği (RTİB) Başkanı Ali Galip Savaşır da Rusya’nın geleceğine güvendiklerini, binlerce projenin altında Türk şirketlerinin imzası olduğunu vurguladı. Gümrüklerde, Karadeniz bölgesindeki limanlarda, referans fiyat uygulamasında ve işçi kotalarında bir kısım sorunlar olduğunu da hatırlatan Savaşır, Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeliğinin ardından artık bu sorunların da ortadan kalkmasını beklediklerini ifade etti.