Uluslararası Af Örgütü'nden Rusya ve Orta Asya ülkelerine sert eleştiriler

İngiltere merkezli Uluslararası Af Örgütü, (Amnesty International) 159 ülkede insan haklarının durumunun incelendiği 2017/18 raporunu açıkladı. Örgüt raporda Rusya ve Orta Asya'daki tutuklamaları, adil olmayan yargılamaları ve insanlara karşı kötü muameleyi eleştirdi.

Rusya’daki büyük ve yaygın protestolar sonrasında yüzlerce barışçıl protestocu, izleyici ve gazetecinin tutuklandığı belirtilen raporda, birçoğunun kötü muamele, keyfi alıkoyma ve adil olmayan yargılamalar sonucunda ağır cezalara maruz kaldığını aktarıldı.

40 sayfalık raporda Rusya ve Orta Asya bölgesinde yaşandığı belirtilen hukuksuzluklar:

  • BM Güvenlik Konseyi’nde Rusya, Suriye hükümetini savaş suçları ve insanlığa karşı suçların sonuçlarından korumak amacıyla dokuzuncu defa veto hakkını kullandı. Rusya’nın veto hakkını düzenli olarak kullanması savaş suçlarına göz yumulmasıyla özdeşleşti ve Suriye savaşında tüm tarafların ceza almadan hareket etmesine, en büyük bedeli ise sivillerin ödemesine neden oldu.

  • Doğu Avrupa ve Orta Asya’da sivil toplum çeşitli taciz ve kısıtlamalarla karşılaştı. Belarus ve Rusya’da onlarca kişi barışçıl aktivizm faaliyetleri nedeniyle tutuklandı ve düşünce mahkumu oldu; medyaya, STK’lara ve kamusal toplanmalara uygulanan yasal sınırlamalar devam etti.

  • Tacikistan’da düşünce ve ifade özgürlüğünü engelleyen ortam, yetkililerin muhalif sesleri susturmak amacıyla kapsamlı kısıtlamalar uygulamasıyla daha da kötüleşti. Polis ve güvenlik güçleri gazetecilerin gözünü korkuttu ve onları taciz etti. İnsan hakları avukatları keyfi tutuklamalar, siyasi amaç güden yargılamalar, sert hapis cezaları ve tacize maruz kaldı.

  • Kazakistan’da gazeteciler ve aktivistler siyasi amaç güden yargılamalar ve saldırılarla karşılaştı. Bağımsız medyayı hali hazırda neredeyse tamamen baskılamış olan yetkililer internet ve sosyal medyada muhalif sesleri susturmak için detaylı ve saldırgan yöntemler kullandı.

  • Azerbaycan'da muhalif seslere karşı özel bir siber kampanya başlatıldı.

  • Özbekistan hükümeti yurtiçinde ve yurtdışındaki vatandaşlarına yönelik yasadışı bir şekilde gözetim gerçekleştirdi - gazeteciler ve aktivistler için düşmanca bir ortamı destekledi, Avrupa’da Özbekistan uyruklu kişiler için korku ortamı oluşmasına sebep oldu. İnsan hakları savunucuları ve gazeteciler polis merkezlerine ifadeye çağırılmaya, ev hapsine mahkum edilmeye ve yetkililer tarafından dövülmeye devam etti.

  • Kırım’da fiili yetkililer muhalif görüşleri bastırmaya devam etti. Yarımadanın Ruslar tarafından işgali ve yasadışı ilhakına karşı çıkan Kırım Tatar topluluğu liderleri sürgün veya hapis cezası ile karşı karşıya kaldı.

Embed from Getty Images

Örgütlenme ve toplanma özgürlüğünün kısıtlanması

  • Doğu Avrupa ve Orta Asya’da yetkililer barışçıl protestoları engelledi.

  • Rusya’da Mart ayında ülke genelinde gerçekleşen yolsuzluk karşıtı kitlesel protestolar sırasında polis aşırı güç kullandı ve Rusya başkent Moskova’da ve ülkenin diğer noktalarında aralarında muhalefet lideri Aleksei Navalny’nin de bulunduğu yüzlerce barışçıl protestocu da dahil ülke çapında bine yakın protestocuyu tutukladı. Haziran ayında ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in doğum günü olan 7 Ekim tarihinde ülke genelinde gerçekleşen yolsuzluk karşıtı protestolar sırasında yine yüzlerce kişi tutuklandı ve kötü muameleye maruz kaldı.

  • Kazakistan’da yetkililerin önceden iznini almadan barışçıl gösteriler düzenlemek ve bunlara katılmak suç kabul edilmeye devam etti. Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te ifade özgürlüğünün engellenmesini protesto etmek amacıyla düzenlenen barışçıl bir gösteriye polis müdahale etti ve bazı göstericileri tutukladı. Belarus'ta yetkililer işsizler için vergi uygulamasını protesto eden kitlesel gösterileri şiddet kullanarak bastırdı.

  • Rusya’nın Kuzey Kafkasya bölgesinde, güvenlik operasyonları bağlamında zorla kaybetme, yasadışı alıkoyma, gözaltındakilere işkence ve diğer kötü muameleler ve yargısız infazlar bildirildi. Rusya işgalindeki Kırım’da fiili yetkililer her tür muhalifi yakından izledi ve Kırım Tatar topluluğunu aşırıcılık ve terörle mücadele mevzuatı kapsamında keyfi olarak hedef almaya devam etti.

Embed from Getty Images

Mülteciler ve göçmenler

  • Rusya, Avrupa ve Orta Asya’daki diğer ülkeler gibi, sığınmacıları ve mültecileri işkence ve diğer kötü muamele tehlikesi altında oldukları ülkelere geri göndermeye devam etti.

'Geleneksel değerler' bahanesi

  • Doğu Avrupa ve Orta Asya'da hükümetler “geleneksel değerler” adını verdikleri olguların ayrımcı yorumlarından oluşan söylemleri artan bir şekilde kullanarak ve teşvik ederek baskı ve ayrımcılığı desteklemeyi sürdürdü. Bahsi geçen “geleneksel değerler” kültürel değerlerin yabancı düşmanı, kadın düşmanı ve homofobik yorumlarıydı.

  • Tacikistan’da bu söylemler ve uygulamalar LGBTİ toplulukları “ahlak dışı” davranışları nedeniyle cezalandırmak ve yeni mevzuatların kabul edilmesi yoluyla da olmak üzere, özellikle kadınlara ve dini azınlıklara karşı kıyafet düzenlemesi, dil ve din konularında “standartlar” getirmek için kullanıldı.

  • Kazakistan ve Rusya’da “aşırıcılık karşıtı” mevzuat kapsamında keyfi gerekçelerle dini azınlıklara açılan ceza davalarında ve diğer türlü tacizlerde artış yaşandı. “Geleneksel değerlerin” bu şekilde yorumlanması Çeçenya’da eşcinsel erkeklerin yetkililer tarafından gizlice işkenceye maruz kalması ve öldürülmesiyle korku verici bir boyuta ulaştı.

Embed from Getty Images

Kadın hakları

  • Rusya’da “geleneksel değerler” bahanesiyle, parlamento, az miktarda kamuoyu eleştirisiyle karşı karşıya kalarak, bazı ev içi şiddet türlerini suç olmaktan çıkaran bir yasal reformu kabul etti ve Başkan Putin bunu imzalayarak kanunlaştırdı.

Lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel ve interseks hakları

  • LGBTİ'ler doğuda, şiddet, keyfi tutuklama ve alıkoyma gibi ihlaller ve ayrımcılıkla artan bir şekilde karşılaşmaya devam etti.

  • Azerbaycan’da başkent Bakü’de bir günde 100’den fazla LGBTİ keyfi olarak tutuklandı.

  • Özbekistan ve Türkmenistan’da erkekler arasında rızaya dayalı cinsel ilişki hapis cezasıyla cezalandırılmaya devam etti.

  • Gürcistan’da yeni Anayasa ile evlilik tanımı aynı cinsten çiftleri hariç tutacak biçimde sınırlandırıldı.

  • Litvanya parlamentosu LGBTİ'lere karşı ayrımcı bir mevzuatı kabul etti.

  • Rusya’da, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından ayrımcı olduğu kabul edilmesine rağmen, “eşcinsel propaganda kanunu” uygulamada kalmaya devam etti.
  • Nisan ayında Çeçenya yetkililerinin eşcinsel erkekleri gizlice ve keyfi olarak alıkoyduğu, işkence ettiği ve öldürdüğüne ilişkin raporlar ortaya çıktı.

  • Uluslararası protestolara yanıt olarak yetkililer Çeçenya'da eşcinsel erkeklerin bulunmadığını iddia etti ve federal yetkililer etkili bir soruşturma gerçekleştirmedi.

  • Olumlu gelişmeler ve insan cesaretine ve dayanışmasına örnekler de yaşandı. Rus LGBT Ağı bir yardım hattı oluşturarak LGBTİ'lerin Çeçenya ve Kuzey Kafkasya’daki diğer bölgelerden güvenli biçimde ayrılmasına yardımcı oldu. Ukrayna’da bugün dek en büyük Onur Yürüyüşü yapıldı. Malta parlamentosu eşcinsel evliliği yasasını kabul etti ve tüm evlilik haklarını eşcinsel çiftler için de uygulamaya geçirdi. Almanya’da toplumsal cinsiyetinden veya cinsel yöneliminden bağımsız olarak herkese evlilik hakkı ve evli çiftlere eşit evlat edinme hakları verildi.

HABERRUS