HABERRUS - Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov, Sky News Arabia’ya verdiği bir röportajda Batı’yı Ukrayna’ya verdiği askeri destek nedeniyle sert bir şekilde uyardı.

Lavrov, Rusya’nın, Ukrayna’nın arkasındaki güçler için ciddi sonuçlar doğurabilecek silahlara sahip olduğunu ve bu silahların tamamen savaşa hazır durumda olduğunu belirtti.

Bu açıklama, Batı’nın Ukrayna’ya uzun menzilli silah tedarik etme girişimlerinin arttığı bir dönemde geldi ve Rusya’nın olası karşılık stratejilerine dair sinyaller verdi.

“Silahlarımız Savaşa Hazır”

Lavrov, Ukrayna’daki çatışmaların arkasındaki Batılı güçleri kastederek, “Ukrayna rejiminin sahipleri açısından ciddi sonuçlar doğuracak silahlarımız var,” dedi.

Bu açıklama, Moskova’nın Batı’nın Ukrayna’ya verdiği desteği doğrudan hedef aldığına dair açık bir işaret olarak yorumlandı.

Lavrov’un sözleri, Rusya’nın savunma ve saldırı kapasitelerinin Ukrayna’nın ötesine geçebileceğini vurguladı.

Lavrov’un açıklamaları, özellikle Batı’nın Ukrayna’ya uzun menzilli silahlar sağlama konusundaki tereddütleri ile örtüşüyor.

Batılı ülkelerin, Ukrayna’nın bu silahları kullanarak Rusya’nın derinliklerine saldırmasına izin verme konusunda kararsız olduğu bilinirken, Lavrov’un açıklamaları bu durumu daha da kritik hale getirdi.

Rusya’nın Batı’nın Ukrayna’yı destekleme politikasına karşılık vereceği adımlar, artık küresel düzeyde bir endişe kaynağı haline gelmiş durumda.

Nükleer Tehdit ve Kırmızı Çizgiler

Lavrov’a, röportajda Rusya’nın nükleer kırmızı çizgilerine dair de sorular yöneltildi. Bu bağlamda Lavrov, Moskova’nın bu tür değerlendirmelerinin “akıllı, düşünen insanlar” tarafından anlaşılmasını umduğunu ifade etti.

Nükleer silahlar konusundaki tutumunu daha önce defalarca net bir şekilde ortaya koyan Rusya, bu tür bir silah kullanımını en son seçenek olarak değerlendirse de, Lavrov’un açıklamaları bu konuda hâlâ bir belirsizlik olduğunu gösteriyor.

Lavrov, Rusya’nın kırmızı çizgilerini tehdit eden herhangi bir saldırının ciddi sonuçlar doğuracağına dikkat çekerken, Batı’nın bu konudaki duruşunu yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirtti.

Ayrıca, bu kırmızı çizgilerin Batılı liderler tarafından yanlış anlaşılmasının büyük riskler taşıdığını ifade etti.

Lavrov’un bu açıklamaları, Rusya’nın nükleer cephaneliğini kullanmaya ne kadar yakın olduğu sorusunu yeniden gündeme getirdi.

Ukrayna’ya Uzun Menzilli Silahlar: NATO ile Savaş Riski

Rusya’nın Batı ile geriliminin en önemli başlıklarından biri, Ukrayna’nın Batı yapımı uzun menzilli silahlarla donatılması. Son haftalarda Ukrayna’nın ABD ve Avrupa tarafından üretilen bu tür silahlarla Rusya’nın derinliklerine saldırmayı planladığına dair birçok haber ortaya çıktı.

Her ne kadar Batılı yetkililer bu konuda resmi bir karar açıklamamış olsa da, Ukrayna’nın Batı silahlarını Rusya topraklarına karşı kullanma potansiyeli Moskova tarafından yakından takip ediliyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın bu tür silahlarla Rusya’ya saldırmasına izin verilmesi durumunda, bunun NATO ile Rusya arasında doğrudan bir savaşa neden olabileceği uyarısında bulunmuştu.

Bu bağlamda Lavrov’un yaptığı açıklama, Batı’ya yönelik bir uyarı olarak değerlendirilebilir.

Ukrayna’nın bu tür saldırılar için onay almadığını belirten Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky’nin sözlerine rağmen, Batı’nın silah yardımları Rusya için kırmızı çizgilerin aşılması olarak yorumlanıyor.

Batı Silahları Zaten Kullanılıyor

Ukrayna Ana İstihbarat Müdürlüğü başkanı Kirill Budanov, daha önce yaptığı açıklamalarda Ukrayna’nın Batı silahlarını Rusya’nın derinliklerine saldırmak için kullandığını kabul etmişti. Bu itiraf, Moskova’nın Batı ile olan gerilimini daha da artırdı.

Lavrov’un açıklamaları, Rusya’nın bu silahları artık sadece cephe hattında değil, daha geniş bir coğrafyada tehdit olarak gördüğüne işaret ediyor.

Özellikle Amerikan yapımı silahların Rusya’nın iç bölgelerine yönelik saldırılarda kullanıldığı iddiaları, Batı ile Moskova arasındaki çatışmanın tırmanabileceğini gösteriyor.

Kursk ve Kırım’daki Batı Silahları

Rusya’nın Batı silahlarına yönelik tepkisi, özellikle Ukrayna’nın son saldırılarında kullanılan İngiliz ve Amerikan yapımı silahlar üzerinden daha da şiddetlendi. Kursk bölgesinde İngiliz Challenger 2 tanklarının kullanılması ve Kırım’a yönelik Storm Shadow füze saldırıları, Batı’nın Ukrayna’ya sağladığı askeri yardımın doğrudan çatışma alanına taşındığını gösteriyor.

Rusya Savunma Bakanlığı’nın bu saldırıları defalarca rapor etmesi, Batı silahlarının savaş sahasındaki etkisini açıkça ortaya koyuyor.

Lavrov’un bu uyarıları, Batı’nın Ukrayna’ya sağladığı askeri desteğin Rusya tarafından çok ciddi bir tehdit olarak algılandığını gözler önüne seriyor.

Batı’nın Ukrayna’ya yönelik silah desteği devam ederken, Moskova’nın bu gelişmelere karşılık verebileceği adımlar küresel bir çatışma riskini artırıyor.

Özellikle nükleer silah kullanımı konusunda Rusya’nın belirsiz duruşu, dünya genelinde daha geniş çaplı bir krize yol açabilir.

Bu gelişmeler, Ukrayna’daki savaşın sadece yerel bir çatışma olmadığını, aynı zamanda küresel aktörlerin stratejik hamlelerinin belirleyici rol oynadığı bir süreç olduğunu gösteriyor.

Lavrov’un açıklamaları, Batı’nın Ukrayna’ya yönelik askeri yardımının Rusya tarafından nasıl algılandığına dair önemli bir uyarı niteliğinde.