HABERRUS - Rus ordusunun Donetsk bölgesindeki Pokrovsk kuzeyinde Ukrayna savunma hatlarını yararak 18 kilometre derinliğinde ve 3-5 kilometre genişliğinde bir koridor açması dünya basınında geniş yankı buldu.

Almanya'nın önde gelen yayın kuruluşlarından BILD'in askeri analisti Julian Röpke, 11 Ağustos'ta Rus birliklerinin Dnipropetrovsk Oblastı'nı Slaviansk ve Kramatorsk'a bağlayan stratejik karayoluna ulaşmasıyla kritik bir aşamaya ulaşmasına dikkat çekti.

Söz konusu ilerleme, Ukrayna'nın askeri lojistik hatlarını kesme tehdidi oluştururken, Alaska'daki Trump-Putin zirvesi öncesinde Rusya'ya önemli bir diplomatik avantaj sağlıyor.

Cephedeki Taktiksel Gelişmeler

Ukraynalı bir askerin BILD'e yaptığı açıklamada, Rus birliklerinin motosikletler, zırhlı araçlar ve yaya olarak ilerlediği, araçların imha edilmesinin ardından quad ve baggy gibi hafif araçlarla taarruza devam ettikleri belirtildi. Bu esnek taktik sayesinde onlarca Rus askerinin hatlar arasında önemli mesafeler katettiği ifade edildi.

Askeri uzman Nico Lange, Rusya'nın bu başarısını pekiştirmek için Dobropillya-Kramatorsk karayolunu kontrol altına alması gerektiğini vurgularken, Ukrayna Genelkurmayı'nın bölgeye "Azov" Ulusal Muhafızları da dahil olmak üzere takviye birlikler sevk ettiği öğrenildi.

Rusya'nın bu taarruzu, savaşın başlangıcından bu yana en derin ilerlemelerden biri olarak kayda geçerken, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski üzerindeki baskıyı artırıyor.

Analistler, Pokrovsk'un düşmesi halinde Rusya'nın Donbas'taki kontrolünü önemli ölçüde genişletebileceğini ve Alaska görüşmelerinde Putin'in elini güçlendireceğini belirtiyor.

Ukrayna tarafı ise hem cephe hattını stabilize etmeye çalışırken hem de Rus petrol rafinerilerine yönelik saldırılarını artırarak Moskova'nın savaş finansmanını baltalama stratejisini sürdürüyor.

Rus İlerlemesi Uluslararası Basıda Geniş Yankı Buldu

Batılı askeri gözlemciler, Ukrayna ordusundaki merkeziyetçi komuta yapısının taktiksel esnekliği kısıtladığına dikkat çekerken, Rusya'nın insan gücü ve malzeme üstünlüğünü kademeli olarak sonuç alıcı taarruzlara dönüştürdüğünü kabul ediyor.

Önümüzdeki haftalarda hem cephe hattındaki gelişmeler hem de Alaska'daki diplomatik temaslar, savaşın seyrini belirleyecek kritik faktörler olarak öne çıkıyor. Ukrayna'nın Batı'dan aldığı askeri desteğin yeterliliği ve Rusya'nın lojistik başarısı, çatışmanın dinamiklerini doğrudan etkileyecek unsurlar arasında gösteriliyor.

Rus ordusunun son haftalarda Doğu Ukrayna'da kaydettiği askeri ilerlemeler, Batılı basının geniş yankı buldu. Financial Times, Wall Street Journal ve Le Figaro gibi prestijli yayınlar, cephedeki gelişmeleri Trump-Putin zirvesi öncesinde kritik bir dönüm noktası olarak değerlendiriyor.

Sovyet Tarzı Komuta Kültürü Eleştirisi

Wall Street Journal'ın analizine göre, Ukrayna ordusu savaşın ilk yılındaki esnek taktiklerinden uzaklaşarak Sovyet dönemine özgü hiyerarşik bir yapıya büründü. Askeri uzmanlar, merkeziyetçi komuta kültürünün - başarı şansı düşük frontal saldırı emirleri ve taktik geri çekilme taleplerinin reddedilmesi gibi - hem moral kaybına hem de gereksiz kayıplara yol açtığını vurguluyor.

New York Times ise Rus birliklerinin Pokrovsk yakınlarında savunma hatlarını yararak stratejik bir üstünlük elde ettiğini, bu gelişmenin Alaska görüşmeleri öncesinde Moskova'ya önemli bir pazarlık kozu sağladığını yazıyor.

Le Figaro'nun Fransız askeri kaynaklara dayandırdığı haberde, Rusya'nın Mart 2022'den bu yana en derin taarruzunu gerçekleştirdiği belirtiliyor. Krasnoarmiysk'in güneyinden ilerleyen Rus birliklerinin şehir merkezine ulaştığı, Pokrovsk'un düşüşünün ise an meselesi olduğu ifade ediliyor.

İspanyol El Pais gazetesi, Donetsk bölgesindeki ilerlemelerin yanı sıra Harkov, Zaporijya ve Sumy cephelerinde de yeni gerilim noktaları oluştuğuna dikkat çekiyor.

Diplomasi-Savaş Dinamiği

Financial Times'ın Brüksel muhabiri, Rusya'nın son taarruzlarının Ukrayna'da "stratejik şaşkınlık" yarattığını yazarken, Zelenski yönetiminin Trump-Putin görüşmelerinde masanın dışında kalma endişesi yaşadığını aktarıyor. Ukrayna liderinin, güvenlik garantileri karşılığında sınırlı toprak tavizi olasılığını düşündüğü ancak Donbas'tan çekilme fikrini kesinlikle reddettiği belirtiliyor.

Analistler, Rusya'nın cephedeki bu hamlelerle Alaska'da "zafer diplomasisi" yapma niyetinde olduğunu öne sürüyor.

Enerji Savaşları ve Stratejik Denklem

Uluslararası basın, Ukrayna'nın Rus petrol rafinerilerine yönelik artan saldırılarını da "zirve öncesi psikolojik savaş" olarak yorumluyor.

Uzmanlar, Kiev'in Moskova'nın savaş finansmanını kesmeye çalışırken, Rus ordusunun da Ukrayna'nın asker ve mühimmat sıkıntısından faydalandığı konusunda hemfikir. Önümüzdeki günlerde hem cephe hatlarında hem de diplomasi masasında kritik gelişmelerin yaşanacağı öngörülüyor.

Rusya’nın son aylarda Ukrayna’nın doğusunda, özellikle Pokrovsk bölgesinde kaydettiği ilerlemeler, savaşın en kritik aşamalarından biri olarak görülüyor. Rus birlikleri, Ukrayna savunma hatlarını aşarak Pokrovsk yakınlarında stratejik bir konuma ilerledi. Bu ilerleme, Rusya’nın savaşta üstünlük sağlamak ve özellikle ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki yaklaşan görüşmeler öncesinde elini güçlendirmek amacıyla yapıldığına dair yorumlara neden oluyor. Bu görüşmeler, 15 Ağustos 2025 tarihinde Alaska’da gerçekleşecek.

Financial Times, Rusya’nın doğudaki ilerleyişinin Ukrayna’da panik ve kargaşaya yol açtığını belirtiyor.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ülkesinin kaderinin, Kiev’in katılımı olmadan belirleneceği endişesiyle büyük baskı altında.

Zelenskiy, Trump ve Putin’in Alaska’daki görüşmesinde, Putin’in Ukrayna’yı savaşın sona erdirmekten aciz olmakla suçlayacağını öngörüyor. Zelenskiy, güvenlik garantileri karşılığında bazı toprak tavizleri verme olasılığını reddetmiyor, ancak Doğu Ukrayna’daki birliklerin çekilmesini kesinlikle kabul etmiyor.

Rusya’nın Ukrayna’daki askerî ilerlemeleri, savaşın seyrini değiştirme potansiyeli taşıyor. Batı basını, Rusya’nın Ukrayna’yı askeri olarak tüketme stratejisinin başarılı olabileceği uyarısında bulunurken, Ukrayna’nın iç sorunları ve moral çöküşü, savaşın geleceği açısından kritik bir faktör olarak öne çıkıyor.

Yaklaşan Trump-Putin görüşmesi, savaşın diplomatik boyutunu da gündeme getirirken, Ukrayna’nın uluslararası destek arayışları ve Rusya’nın askerî üstünlük peşinde koşması, çatışmanın seyrini belirleyecek ana unsurlar olarak görülüyor.