Putin’in 15 Temmuz’da Ne Gibi Bir Yardımı Oldu?

HABERRUS - Gazeteci Müyesser Yıldız, 4 Eylül’de kendi sitesinde, 15 Temmuz 2016 yılında gerçekleştirilen hain darbe teşebbüsüne ilişkin önemli bir yazı kaleme aldı.

Yıldız, yazısında Putin’in 15 Temmuz’da Ne Gibi Bir Yardımı Oldu? Sorusunu soruyor.

15 Temmuz darbe teşebbüsü sırasında Milli Savunma Bakanı olan Fikri Işık geçen yıl katıldığı bir konferansta, Türkiye’nin Rusya’yla ilişkilerinin “stratejik değil taktiksel” ilişkiler olduğunu söylemişti.

Evet, Rusya’yla da pek çok sorunumuz var; ama Erdoğan’la Putin sıkı “dost”!..

Bu sorunlardan birisi, Rusya’nın Kırım’ı ilhâk etmiş olması. Ankara, her vesileyle bu ilhâkın illegal olduğunu vurgularken Rusya da Türkiye’ye tehdit dolu uyarılarda bulunuyor.

Geçen Mayıs’ta Kırım Tatar sürgünün yıldönümünde yapılan açıklamalardan sonra da böyle oldu.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna’yı Kırım konusunda cesaretlendirmeyi Rusya’nın toprak bütünlüğüne kastetmek ile eşdeğer gördüklerini Türkiye’ye son derece açık bir biçimde ilettiklerini belirtip, “Türk meslektaşlarımıza, durumu itinalı bir biçimde analiz etmelerini, Ukrayna’nın militarist düşüncelerini desteklemeyi bırakmalarını her düzeyde tavsiye ediyoruz.” derken, Sözcüsü Mariya Zaharova, Türk devletinin etnik azınlıkların savunucu rolünü oynamasının “çok şüpheli” olduğunu öne sürdükten sonra şu mesajı verdi:

“Türkiye’de etnik, dilsel ve dini nitelikli çözülmemiş sorunlar var. Ankara’yla etkileşim kurabileceğimiz ve ortak çabalar sergileyebileceğimiz çok sayıda konu, sorun ve alan mevcut. Bu tür etkileşimde deneyim sahibiyiz; gelin bunu kullanalım ve bu tür şeylerle uğraşmayalım.”

Muradov Ne Demek İstedi?

13 gün önce Ukrayna’da düzenlenen Kırım Platformu Zirvesi’nden sonra da benzer bir tablo yaşandı.

9 devlet başkanı, 4 başbakan, 2 Meclis Başkanı, 14 Dışişleri Bakanı seviyesinde olmak üzere toplam 44 ülke ile AB ve NATO başta olmak üzere çok sayıda uluslararası organizasyonun katıldığı zirvede ülkemizi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu temsil etti.

Zirveye ilişkin hemen hemen hiç dikkat çekmeyen ilk olay, Rum kesiminin de toplantıda “Kıbrıs” adı altında Dışişleri Daimi Sekreteri Kornelios S. Korneliou tarafından temsil edilmesiydi. Ankara bu tabloya herhangi bir tepki göstermedi.

Yine hiç dikkat çekmeyen ve gündeme gelmeyen ikinci olay ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Ankara’nın Kırım politikasını tekrarladığı konuşmasından sonra yaşandı.

“Kırım Başbakan Yardımcısı” unvanını taşıyan, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Daimi Temsilcisi Georgiy Muradov, aynı gün sert bir açıklama yaptı. Türkiye’nin Kırım Platformu zirvesine destek veren tavrını “rezalet” olarak nitelendiren Muradov, “Bu politika, Türkiye için ortak tarihimizin bir daha hatırlanmaması gereken zorlu sayfalarını dikkate almıyor. Bir Rus atasözünün de vurguladığı gibi, uluslararası ilişkilerde toprak ihlâli politikası izlemek, kendinizin de düşeceğini düşünmeden bir başkası için çukur kazmaya benzer.” dedi. Ardından şunu söyledi:

“Türkiye, 15 Temmuz gecesi Türk Cumhurbaşkanı’nın darbeden kurtarılmasına Rusya yönetiminin nasıl yardım ettiğini iyi hatırlamalı.”

O Yardım Ne Ola Ki?

Başta, “15 Temmuz günü MİT’e giden Binbaşı O.K. darbe ihbarında mı bulundu?”, “Sadece MİT Müsteşarı’na yönelik bir operasyondan mı söz etti?”, “TBMM’de kurulan 15 Temmuz’u Araştırma Komisyonu’nun raporu neden yayımlanmadı? Raporda neler yazıyordu?” olmak üzere birçok bilinmezden sonra; buyurun, bir bilinmez daha!..

Rusya-15 Temmuz bağlantısında yegâne bildiğimiz şey, Rus stratejist Prof. Dr. Aleksandr Dugin’in 14 Temmuz’da Ankara’ya gelip AKP milletvekilleri, istihbarat yetkilileri ve kendi ifadesiyle “derin devlet”ten birileriyle görüşüp, “Ordunun içinde bir hareketlilik söz konusu.” dediği idi.

Doğruysa; Binbaşı O.K.’dan önce Dugin’in ihbarda bulunduğu, ancak pek de dikkate alınmadığı anlaşılıyor.

Ancak Putin’in Daimi Temsilcisi Muradov’un sözlerinden, özellikle 15 Temmuz gecesi bunun ötesinde bir şeyler olduğu sonucu çıkıyor.

13 gün geçtiği halde Muradov’u yalanlayan olmadığına göre, “Acaba Rusya ne gibi bir yardımda bulundu? Türk Milleti’nin bilmeyip de Rusya’nın bildiği ne var?” diye sorsak, cevap veren olur mu?!

Herhalde olmaz.

Geçtiğimiz aylarda yapılan bir haber vardı.

Rusya, 24 Kasım 2015’te Suriye sınırında düşürdüğümüz Rus savaş uçağının filmini yapıyormuş. Film, Rus Savunma Bakanlığı ile işbirliği içinde ve Kırım’da çekiliyormuş.

Kim bilir; belki bir gün 15 Temmuz’un da filmini çekerler ve böylece Rusya’nın yardımlarını öğrenmiş oluruz!..

Müyesser YILDIZ