İran ve Arjantin’den üyelik başvurusu

HABERRUS - İran İslam Cumhuriyeti ve Arjantin, Rusya ve Çin'in öncülük ettiği, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın üye olduğu BRICS grubuna üye olmak için resmen başvurdu.

Rus RBK’da yer alan habere göre, Moskova, BRICS’imn genişlemesine itiraz etmiyor, ancak adaylar için prosedür ve gereksinimleri tanımlamayı teklif ediyor.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Said Hatipzade, Tahran'ın, BRICS'e katılım için başvuru yaptığını duyurdu. 

Rusya’yı izole etme çabalarının başarısız olduğunun kanıtı

Moskova, iki ülkenin başvurusunu, ABD öncülüğündeki Kollektif Batı'nın, Moskova'yı izole etmede başarısız olduğunun bir kanıtı olarak değerlendirdi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, "Beyaz Saray, dünyada başka neleri kapatacağını, yasaklayacağını ya da bozacağını düşünürken Arjantin ve İran, BRICS'e katılmak için başvuruda bulundu" ifadesini kullandı. 

Geçen hafta İran Cumhurbaşkanı İbrahim Raisi, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping'in davetlisi olarak BRICS+ online zirvesinde konuşmuş "İran'ın jeopolitik ve jeo-ekonomik konumu onu BRICS için istikrarlı ve güvenilir bir ortak yapabilir" ifadelerini kullanmıştı.

Arjantin Devlet Başkanı Alberto Fernandez de ülkenin BRICS’e katılma arzusunu açıkladı. 24 Haziran'da "Bu grubun tam üyesi olmak için çalışıyoruz. Güvenli ve sorumlu bir gıda tedarikçisiyiz ve biyoteknoloji ve uygulamalı lojistik alanında tanınmış bir oyuncuyuz" dedi.

BRICS grubunun lokomotifi konumundaki Pekin ve Moskova, gurubu, Batı'ya karşı güçlü ve yükselen pazar alternatifi olarak gördüklerini belirtiyor. 

Adı ilk kez 2001 yılında Goldman Sachs ekonomisti Jim O'Neill tarafından ortaya atılan ve Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'in sıra dışı yükselişini tanımlamak için kullanılan BRIC, ilk zirvelerini 2009 yılında Rusya'da gerçekleştirdi, 2010'da ise Güney Afrika'nın örgüte katılması ile BRICS olarak anılmaya başladı. 

BRICS grubu Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'dan oluşuyor.

Ekonomileri, dünya nüfusunun yüzde 40'ından fazlasını ve dünyanın gayri safi yurtiçi hasılasının yaklaşık dörtte birini oluşturuyor.