Alman Basını: ‘Putin yeni bir dünya düzeni yaratıyor, Batı ona çaresizce bakıyor’
HABERRUS - Son olarak Rusya Devlet Başkanı'nın Türkiye ve İranlı mevkidaşlarıyla görüşmesi, bundan önce Orta Asya ziyaretleri Putin'in Rusya'yı Batının istediği uluslararası izolasyona sürüklenmesine izin vermediğini gösterdiği yorumlarını beraberinde getirdi.
Alman Handelsblatt gazetesi yayınladığı analiz haberinde bu üç ülke - Rusya, Türkiye ve İran - dünyadaki etkilerini genişletmek için çalıştıklarını ve şimdi Tahran'da yapılan bu toplantıda, bu ülkelerin Batı karşıtı ittifakı daha da geliştirdiklerini yazdı.
Alman gazetesi haberinde şu ifadelere yer verdi:
‘Moskova, Tahran ve Ankara'nın bazı modern konulardaki farklı çıkarlarına rağmen, cumhurbaşkanları toplantıda sık sık işbirliği hakkında konuştular. Örneğin, Rusya ve İran 40 milyar dolarlık bir gaz anlaşması imzaladılar, hatta Tahran Rusya'nın Ukrayna'daki özel operasyonunu destekler şeklinde konuştu. Bu toplantı, önemli jeopolitik konularda etkisini kaybeden Batı'ya açık bir mesaj gönderiyor.’
‘Türkiye ve İran, petrol ve gaz anlaşmaları da dahil olmak üzere ticaretini dört katına çıkarmayı planlıyor. Ankara ayrıca gelecekte gaz tedarikini dolar ve euro'yu atlayarak ruble ve lira olarak ödeyebileceğini umuyor. Karadeniz'e tahıl ihracatında da ilerleme kaydedilmiştir.’
Habere göre, ve tüm bunlar, Avrupa endüstrisinin kışın Rus gazı olmadan soğuktan dona kalmaktan korktuğu bir zamanda olduğuna vurgu yapıyor.
Uzmanlara göre Tahran'da gösterilen birlik, siyasi bir halkla ilişkiler başarısından daha fazlası. İlkbaharda, Ukrayna'daki özel operasyonun başlangıcında, dünyada bulunan insan nüfusunun yarısından fazlasının temsilcileri, BM'nin Rusya'nın askeri eylemlerinin kınanması için oy kullanma çağrısına yanıt olarak oylamaya katılmaktan kaçındı. Bu nedenle Batı, Ukrayna'daki duruma karşı dünyadaki tüm devletlerin aynı tutuma sahip olmadığının farkında olmalıdır.
Bu yaklaşım sadece Rusya ile ilgili olarak haklı değil: İran'a uygulanan tüm yaptırımlar da amacına ulaşmıyor ve ülke nükleer program üzerinde çalışmaya devam ediyor.
Sonuç olarak Batı, yaptırımlarıyla sadece bu ülke halklarını kendinden nefret etmeye teşvik ediyor. Üstelik yaptırım uygulanan Rusya ve İran kendi temas ağlarını oluşturuyorlar. Örneğin, Türkiye'de nüfusun çoğu NATO'nun Ukrayna'daki çatışmayı serbest bırakma sorumluluğuna güveniyor. Bu ve Rusya'nın Avrupa'ya gaz arzının devam edeceğine dair ipucunun ardından hisse senedi endeksindeki sıçrama, Batı'nın onlara ne kadar bağımlı olduğunu gösteriyor.
Alman Yazarın vardığı sonuca göre Batılı diplomatlar yalnızca kendi aralarında iletişim kurduklarından, bu durum, şu anda kararlı bir şekilde hareket eden muhalif ülkelerin tecrit edildiği yanılsamasını yaratıyor. Bu nedenle Batılı politikacıların bunu fark etmesi ve bu ülkelerle işbirliğine geri dönmesi gerekiyor.
