Rusya-Azerbaycan Geriliminin Perde Arkası: Kriz Nasıl Derinleşti?

HABERRUS - Rusya ile Azerbaycan arasındaki diplomatik gerilim, son haftalarda yaşanan bir dizi olayla tırmanışa geçti.

İlişkilerdeki kırılma noktası, 27 Haziran'da Yekaterinburg'ta 50 Azerbaycan vatandaşının gözaltına alınması ve operasyon sırasında iki kişinin hayatını kaybetmesi oldu. Azerbaycan Dışişleri, Rusya'nın Bakü Büyükelçiliği Maslahatgüzarını protesto için çağırarak "bu kabul edilemez şiddet eylemlerinden" duyduğu rahatsızlığı resmen iletti.

Gözaltılar, 2001 yılında Azerbaycan kökenli Yunis Paşayev'in öldürülmesi davası kapsamında yapıldı. Rus yetkililer, "etnik bir suç örgütünün" faaliyetlerini engellediklerini açıklarken, Azerbaycanlı yetkililer operasyonun sert şekilde yürütüldüğünü iddia etti. Bazı gözaltına alınanların kötü muamele gördüğüne dair iddialar, iki ülke arasındaki gerilimi daha da artırdı.

Kültürel ve Siyasi Tepkiler

Azerbaycan, Rusya'ya yönelik bir dizi misilleme adımı attı:

Parlamento heyeti Rusya'daki toplantıyı boykot etti, tüm Rus kültürel etkinlikleri iptal edildi.

Sputnik Azerbaycan ofisine operasyon düzenlendi ve iki gazeteci gözaltına alındı.

Rusya'nın Bakü Büyükelçiliği Maslahatgüzarı protesto edildi.

Gerilimin Arka Planı

İki ülke arasındaki gerilim aslında Aralık 2024'te yaşanan bir uçak kazasıyla başlamıştı. Azerbaycan Havayolları'na ait bir yolcu uçağının Kazakistan'ın Aktau kentinde düşmesi ve 38 kişinin hayatını kaybetmesi, ilişkilerde ilk kırılmayı yaratmıştı. Azerbaycan lideri İlham Aliyev, kazanın Rusya'nın elektronik harp sistemlerinden kaynaklandığını öne sürerek tazminat talep etmişti.

Uzmanlar Ne Diyor?

Azerbaycanlı siyaset bilimci Farhad Mammadov, krizin "çatışmacı bir sarmala" dönüştüğünü belirterek liderler düzeyinde doğrudan iletişim eksikliğine dikkat çekiyor.

Rus analist Arkadiy Dubnov ise olayların arkasında "derin hesaplaşmalar" olabileceğini, ancak bunun Rusya'nın bilinçli bir politik tercihi olmadığını savunuyor.

Diplomatik Kanallar Açık mı?

Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, ilişkilerin normalleşmesi yönündeki isteği vurgularken, iki lider arasında şu an için planlanmış bir görüşme olmadığını ancak gerekirse en kısa sürede bir araya gelebileceklerini ifade etti. Rusya'nın Azerbaycan ile iyi ilişkiler geliştirme arzusunu koruduğunun altını çizdi.

Bölgesel Dengeler

Uzmanlar, Azerbaycan'ın artan bölgesel gücüne ve Türkiye ile yakın ilişkilerine dikkat çekerek, Moskova'nın Bakü ile ilişkilerini stratejik öncelik olarak gördüğünü belirtiyor.

Ancak son gelişmeler, iki ülke arasındaki güven erozyonunun derinleştiğini gösteriyor.

Krizin nasıl çözüleceği henüz belirsizliğini korurken, tarafların diplomatik kanalları açık tutma çabaları devam ediyor.

Önümüzdeki günlerde yapılacak üst düzey temasların, gerilimin azaltılmasında kilit rol oynayabileceği öngörülüyor.