Kortunov: "Alaska Zirvesi Beklentileri Karşılamadı"
HABERRUS - Uluslararası Valdai Tartışma Kulübü uzmanı Andrey Kortunov, Alaska'da gerçekleşen Putin-Trump zirvesinin beklentileri tam olarak karşılamadığını ifade etti.
Kortunov, üç saat süren görüşmelerin arka planını ve olası sonuçlarını analiz etti.
Zirveden Çıkan Sinyaller: Hayal Kırıklığı ve Temkinli İyimserlik
Kortunov'a göre, zirve öncesindeki iyimser beklentilerin aksine, görüşmeler sınırlı bir ilerleme sağladı. "Toplantının 'beşe beş' yerine 'üçe üç' formatta yapılması, ortak yemeğin iptali ve basın toplantısının kısa sürmesi, tarafların ayrılırken tam anlamıyla mutlu olmadığını gösteriyor" diyen Kortunov, Trump'ın konuşmasının beklenenden kısa olduğuna dikkat çekti.
Zirvenin somut bir anlaşma sağlayamamasının piyasalara da yansıdığını belirten uzman, "Rus borsalarındaki düşüş, beklentilerin karşılanmadığının bir göstergesi" yorumunu yaptı.
ABD'nin Hamlesi Merakla Bekleniyor
Kortunov, şimdi gözlerin Washington'ın atacağı adımlara çevrildiğini vurguladı: "Trump, zirve öncesinde Rusya'ya ikincil yaptırımlarla baskı yapma ihtimalinden bahsetmişti. Şimdi bu tehdidin ne ölçüde hayata geçirileceği kritik önem taşıyor."
Uzman, ABD'nin daha sert önlemler alması halinde, diğer alanlardaki müzakerelerin de sekteye uğrayabileceği uyarısında bulundu.
''Şimdi en önemli soru, Amerikan tarafının zirvenin henüz "anlaşma" olarak tanımladıkları şeye ulaşamamış olmasına nasıl tepki vereceği. Burada seçenekler var: tepki daha sert veya daha az sert olabilir. Trump, toplantı arifesinde Rusya'ya ikincil yaptırımlar şeklinde ekonomik baskı uygulamaya ne ölçüde hazır olduğuna dair çeşitli açıklamalarda bulundu. Aksi takdirde hızla ilerleyebilecek diğer konularda müzakere etmenin artık daha zor olacağı varsayılabilir.''
Trump'ın Diplomatik İkilemi
ABD Başkanı'nın süreci tamamen terk etmesinin beklenmediğini ifade eden Kortunov, "Trump, Rusya-Ukrayna krizine çözüm bulma çabalarına büyük bir siyasi sermaye yatırdı. Bunu kaybetmek istemez" dedi.
Ancak uzman, Avrupa ve Kiev'den gelen baskıların Trump'ı Biden dönemi politikalarına dönmeye zorlayabileceğini de ekledi.
''Önümüzdeki haftalarda hatta günlerde, hem daha ölçülü hem de daha sert olabilecek bir tür Amerikan tepkisi olacağı aşikar. Muhtemelen Trump'ın kapıyı çarpıp çözüm bulma sürecini terk etmesinin zor olacağı gerçeğinden hareket etmek faydalı olacaktır: Rusya-Ukrayna uzlaşması için çok fazla kişisel siyasi sermaye yatırdı ve bu sermayeyi kaybetmek onun için pek iyi olmaz. Ancak Trump'a yönelik baskının, başta Avrupa olmak üzere, elbette Kiev'de, başından beri böyle bir diyaloğa karşı çıkan ve Trump'ın Rusya-Ukrayna çatışmasına ilişkin selefi Joe Biden'ın stratejisinin temellerine dönmesini isteyen güçlerin etkisiyle şimdi daha da artacağı da varsayılabilir.''
Sonuç olarak Kortunov'un analizine göre, Alaska zirvesi taraflar arasındaki diyaloğu canlandırsa da, Ukrayna savaşının sona erdirilmesi gibi temel konularda somut adımlar atılabilmesi için daha fazla diplomatik çaba gerekiyor.
Önümüzdeki günlerde ABD'nin tutumunun netleşmesi ve Avrupa'nın sürece dahil olma derecesi, krizin seyrini belirleyecek kilit faktörler olacak.