Ukrayna, İlk Kez Storm Shadow Füzeleriyle Rusya’yı Hedef Aldı
HABERRUS - Bloomberg’in Batılı bir yetkiliye dayandırdığı haberine göre, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri (AFU), İngiltere yapımı uzun menzilli Storm Shadow seyir füzelerini ilk kez Rusya’nın derinliklerindeki “askeri hedeflere” karşı kullandı.
Ancak saldırının detaylarına ilişkin bilgi verilmezken, Rusya Savunma Bakanlığı konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapmadı.
ABD’nin Yasakları Kaldırması Gerginliği Tırmandırdı
Haberde, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminin, Ukrayna’nın Storm Shadow füzelerini kullanmasına yönelik itirazlarını yakın zamanda kaldırdığı vurgulandı. Bu gelişme, The Times tarafından da doğrulandı. Storm Shadow füzeleri, modifikasyonlarına bağlı olarak 250 ila 560 km menzile sahip ve hedefleme için Amerikan uydularına bağımlı.
Biden’ın, uzun süre bu tür uzun menzilli füzelerin kullanımına karşı çıktığı, gerekçe olarak ise çatışmanın daha da tırmanma ihtimalini gösterdiği biliniyor.
Ancak son dönemde bu itirazlarını geri çektiği ve 17 Kasım’da, Ukrayna’nın ABD yapımı 300 km menzilli ATACMS füzelerini kullanmasına da onay verdiği belirtiliyor.
Bryansk Bölgesi Saldırısı ve İlk ATACMS Kullanımı
19 Kasım’da, Rusya Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın ATACMS füzeleriyle Bryansk bölgesinde bir askeri tesisi hedef aldığını açıklamıştı. Bu saldırı, Ukrayna’nın Batı yapımı uzun menzilli füzelerle Rusya sınırları içinde gerçekleştirdiği ilk saldırı olarak tarihe geçti. Savunma Bakanlığı, fırlatılan altı füzeden beşinin düşürüldüğünü, birinin ise teknik bir bölgeye düştüğünü ifade etmişti.
Rusya ve Batı Arasındaki Gerginlik Tırmanıyor
Storm Shadow ve ATACMS gibi uzun menzilli füzelerin kullanımı, Rusya ile Batı arasında gerilimi daha da artırıyor.
Vladimir Putin, uzun menzilli silahlarla yapılan saldırıların NATO’nun Rusya’ya karşı aktif bir savaş yürüttüğünün işareti olacağına yönelik sert açıklamalarda bulunmuştu.
Son gelişmeler, Ukrayna’nın Batı’dan aldığı desteği artırarak Rusya’ya karşı askeri kapasitesini genişlettiğini gösteriyor. Ancak bu durum, çatışmanın daha geniş bir bölgesel ve küresel kriz haline gelme ihtimalini güçlendiriyor.