Rusya'nın Suriye politikası değişmiyor
Rusya, Suriye rejiminden kolay kolay vazgeçmez...
Devlet ricalimizde Rusya'nın Suriye rejimi konusunda aylardır savunduğu tavrı değiştireceğine dair beklentiler, umutlar var.
Bunun işaretlerini gördüklerini çeşitli konuşmalarında ifade edip duruyorlar.
Oysa, bugün yaşanan gerçekler, Rus devlet ricalinin açıklamaları bunun tam tersini açıkça gösteriyor. Nitekim, en son olarak Devlet Başkanı Vladimir Putin, birkaç gün önce Rus RT (RussiaToday) televizyonuyla yaptığı oldukça uzun mülakatın Suriye krizini ele alan bölümünde söyledikleriyle söz konusu beklenti ve umutları boşa çıkarmış bulunuyor.
Putin, röportajı yapanın, "... Suriye'ye hiçbir dış müdahale olmamalı; kararı Suriye halkı vermeli; bu da diplomasi yoluyla olmalı. Bu iyi ve güzel bir fikir. Ancak bugün Suriye'de her gün iki taraftan da masum kimseler ölüyor. Artık sadece konuşup durmaktan başka bir şeylerin zamanı gelmedi mi? Rusya'nın pozisyonunu şimdi yeniden değerlendirmesi gerekmez mi acaba?" şeklindeki açıklama ve son sorusuna şöyle cevap vermiş bulunuyor:
"Niye sadece Rusya pozisyonunu yeniden değerlendirmeli? Müzakerelerdeki ortaklarımızın da kendi pozisyonlarını yeniden gözden geçirmeleri gerektiğini hiç düşünmüyor musun sen? Zira, son birkaç yılın olaylarına baktığımızda ortaklarımızın bazı girişimlerinin niyet edildiği gibi gerçekleşmediğini görürüz."
Putin, röportajın bir bölümünde de ülke ismi vermeden Amerika'nın Esed rejiminin devrilmesine yardımcı olacak militanlar aradığını ve buna pişman olacağını söylemiş, bu bağlamda Afgan savaşında Amerika'nın mücahitlere verdiği destekle paralellik de kurmuş bulunuyor.
Putin'in bu sözlerinden ve yaklaşımından Rusya'nın Suriye rejimi konusundaki pozisyonunu korumaya devam edeceği kolaylıkla anlaşılırken Putin'in diğerlerinin pozisyonunun değiştirmesi gerektiğine inandığı ve bunu beklediği görülüyor.
Diğer yandan, Rusya'nın pozisyonunun değişmediğini Amerikan Dışişleri Bakanı Bayan Hillay Clinton da teyit ediyor. Clinton, birkaç gün önce yapılan Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) zirvesinde Başkan Putin ve Dışişleri Bakanı Lavrov ile yaptığı baş başa görüşmelerden sonra Rusya ile Suriye krizi konusunda derin görüş ayrılıkları olduğunu; buna rağmen düşük ihtimal de olsa Moskova'yı Beşşar Esed'e uygulanan milletlerarası baskıyı desteklemesi için ikna etmeye çaba göstermeye devam edeceğini ifade etmiş bulunuyor. Esasen Bayan Clinton, birkaç gün önce Esed saldırılarını durdurmadığı ve iktidarı bırakmayı ret etmeye devam ettiği takdirde Birleşmiş Milletler'in Suriye'ye müeyyideler uygulaması çağrısını yapmış, Rusya bu çağrıyı derhal reddetmişti. Clinton'ın bu çağrısı bu ay sonlarına doğru yapılacak Birleşmiş Milletler yıllık genel kurul çalışmaları öncesi bir tür Rusya'yı yoklamak amacına matuftu. Bayan Clinton, bu çalışmalar sırasında müeyyideler de ihtiva eden yeni bir taslakla Güvenlik Konseyi'ne başvurmayı planlıyor. Bundan önce de Rusya'nın alacağı pozisyonu belirlemeye çalışıyor.
Bayan Clinton, bu yeni taslağın 'dişsiz olmaması' gerektiğine, yani zorlayıcı müeyyideler ihtiva etmesi gerektiğine işaret ediyor; bu olmadığı takdirde Esed rejiminin kendi halkına saldırmaya devam edeceğine işaret ediyor.
"... Gerçekçi olmalıyız. Suriye konusunda Rusya ile aynı görüşte değiliz. Bu aynen devam edebilir. Ederse de biz bizim gibi düşünen devletlerle Suriye muhalefetini desteklemeye devam edeceğiz; ta ki Esed düşene kadar." diyor Bayan Clinton, Suriye krizi konusundaki en son açıklamasında.
Bu ve daha önceki sözlerinin ışığında kim ne derse desin Bayan Clinton ve ülkesi Suriye krizi ve orada yaşanan acı ve insanlık dramı konusunda son derece duyarlı ve samimi hareket ediyor. Bunun arkasında da herhangi bir saik ya da sebep aramaya da hiç gerek yok. Kısacası, Amerika, Esed rejiminin bir an önce sona ermesini istiyor ve bu konuda en azından diplomatik alanda elinden geleni yapmaya gayret ediyor.
Bu yazının esas konusu olan Rusya'nın pozisyon ya da tavrına gelince; Putin'in ve diğerlerinin açıklamalarına baktığımızda Rusya'nın bugünkü anlaşılmaz, Suriye rejimini kollayan, destekleyen tavrının kolay kolay değişemeyeceği kendiliğinden açıkça anlaşılıyor. Bu bakımdan, Suriye krizi konusunda Rusya'nın pozisyonunun değişeceğine inananlar yanılıyorlar ve boş umutlar besliyorlar.
Rusya, belki pozisyonunu değiştirir; ancak bu, Rusya'ya Suriye rejimini desteklemesinden daha büyük ve daha önemli bir kazanç sunulması halinde olur. Rusya, Suriye rejiminden kendisine göre daha önemli bir kazançla çıkarsa ancak vazgeçebilir. Biz bu kazancın ne olabileceğini de tahmin ediyoruz. Konu bu kadar basittir esasında...