Sedat Peker: SADAT, El Nusra'ya benim üzerimden silah yolladı
HABERRUS - Yurt dışında yaşayan ve organize suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Sedat Peker, 8. videosunu yayınladı.
Siyaset devlet mafya ilişkilerine ilişkin çarpıcı itiraflarda Sedat Peker, video serisinin 8'incisini 'Fırtınalarla Büyüyen Fidanlar Rüzgarda Yıkılmaz' başlığıyla yayınladı.
Peker, 8. videosunda SADAT'ın "Sedat Peker yardım konvoyu" üzerinden Suriye'ye, cihatçı, El Nusra'ya silah, araç, mühimmat ve ekipman yolladığını öne sürdü.
Peker'in video çektiği mekanı yine değiştirdiği görüldü.
Sedat Peker, SADAT'ın "Sedat Peker yardım konvoyu" üzerinden Suriye'ye, cihatçı El Nusra'ya silah, araç, mühimmat ve ekipman yolladığını öne sürdü. (Videonun 50'inci dakikasından itibaren)
"SADAT, BENİM ÜZERİMDEN EL NUSRA'YA SİLAH VE ARAÇ YOLLADI"
"MİT tırları yakalandıktan sonra kafamda şöyle bir şey oluşmuştu: Biz oraya hem toplumun duygularını yükseltmek hem de oradaki kardeşlerimize, Bayırbucak Türkmenlerine ve diğerlerine yardımcı olmak için İHA, kıyafetler, -ama sayıca çok fazla, oradaki tüm savaşçılara yetecek kadar- telsizler, çelik yelekler, onlar bunlar, tırlarca… Bu projeji düşündük. O milletvekili arkadaşımızla da konuştuk. O da düşünceyi aldı, iletmesi gereken yerlere iletti. Sonra dediler 'Biz ek tırlar verelim, sizin tırlarla beraber (gitsinler)'. Bizin tırlar 'Sedat Peker yardım konvoyu' diye gidiyor. Basına da resimler veriyoruz. Tüm ekipmanları yolluyoruz. Ama benim adıma giden diğer araçlar var. Onlar da başka yerdeki Türkmenlere gidiyor diye biliyoruz. Araçların içinde ne olduğunu bilmiyoruz, bilmiyoruz dediysem silah var, saf çocuk değiliz. Bu da normal, olması gereken şey. Ama bu MİT tarafından, askeriye tarafından organize edilmiyor. SADAT tarafından organize ediliyor, SADAT'ın içindeki bir ekip tarafından. Bunların hepsini ben kendi paramla alıyorum ama onlar hariç, onların benimle hiçbir ilgisi yok ama benim adıma gidiyor. İşlem yapılmıyor, kayıt yapılmıyor, direkt geçiş yapılıyor. Sonra ben yüklü miktarda Mitsubishi araçlar yollamaya başlayınca dediler 'Bize de biraz verir misin, orada savaşçılar…', dedim tamam, verelim. Türkmenler her yerden videolarla teşekkür ediyorlar aracı aldık diye, bir iki tanesi arapça konuşuyorlar. Sonra bizim Türkmen arkadaşlar 'Bunlar el Nusracı' dedi. Bizim diğer arkadaşlar da 'Bu gidenler el Nusra'ya gidiyor' diyor. Evet, benim üzerimden gidiyor. Samimi yapıyorum. Ama ben yollamadım, SADAT'çılar yolladı. O tarihte demiştim ki bunlara (el Nusra'ya) bu silahları veriyorsunuz, bunlar bizim Şii Türkmenlerle savaşıyor, bizim insanımız, anlat bilelim. Bilelim ne oluyor, bizim üzerimizden gidiyor. Herkes diyor ya Sedat Peker getirdi silahları. 'Yeni dengeler kuruluyor, şöyle böyle…'"
"SURİYE'DEN YASA DIŞI TİCARET KÜLLİYE'NİN, MT GRUP'UN VE EL NUSRA'NIN ONAYIYLA YAPILIYOR"
"Pandora'nın ilk kutusunu açalım bakalım. Suriye'de ticaret yapmak için ne yapmanız lazım biliyor musunuz? Metin Kıratlı Bey var, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı, Külliye'de. Ona gideceksiniz. Ama bir iki kamyonluk alışverişleri söylemiyorum. Kaçak ham petrol, çay, şeker, alüminyum, bakır, ikinci el araba… Bunlar milyarlarca dolar, büyük para. Suriye mücadelesi için parayı kim verdi? Biz. Devlet vermedi mi, devlet. Kim şehit oldu, millet. Şimdi orada yapılan ticareti anlatacağım. Siz oradan (Metin Kıratlı'dan) onayı aldıktan sonra sizi MT Grup'a yolluyorlar. Murat Sancak, Ramazan Öztürk, tüm hiyeraşi orada. Onların da onayı geçtikten sonra kime gidiyorsunuz; el Nusra'nın iktisat sorumlusu var, Ebu Abdurrahman, Ebu Şeyma ismini de kullanıyor. Şu anda da ticaret böyle yapılıyor. Benim bu anlattığımın dışında orada büyük iş yapamazsın."