Putin’den ‘Rusya ne kazandı, ne kaybetti?’ Sorusunu ilginç cevap!
HABERRUS - Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı özel askeri operasyonla birlikte Batılı devlerlerin sert yaptırımları sonrası yaşanan ekonomik ve sosyal sorunlar ‘Rusya ne kazandı ne kaybetti?’ Sorusunu akıllara getiriyor.
Vladimir Putin Doğu Ekonomik Forumu'nda gazetecilerin kendisine yönelttiği "24 Şubattan bu yana Rusya ne kazandı, ne kaybetti?” Sorusuna yanıt verdi.
Putin bu soruya; ”Hiçbir şey kaybetmedik ve kaybetmeyeceğiz. En temel kazanımımız, egemenliğimizi güçlendirmek oldu” şeklinde cevap verdi.
Ülkesinin her zaman ulusal çıkarlarını savunacağını, bağımsız bir politika izleyeceğini ve bu niteliklere sahip olan egemen ortaklarla iş yapacağını söyleyen Putin, ‘Dünya, bir ülkenin emriyle dönmez’ dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Çok kutuplu dünya fikri, dünyanın kendisini Tanrı’nın yeryüzündeki temsilcisi olarak hayal eden bir ülkenin emirlerine dayanmaması için destekleniyor.”
Dolar ve Euro’ya olan güven kayboldu
Rusya’nın dolar, euro ve sterlin’e olan güvenini kaybettiğini, ülkesinin bu para birimlerinin kullanımından uzaklaştığını söyleyen Putin, Batı ülkelerinin tarihin akışına direnme çabasıyla yüzyıllar boyunca inşa edilen ekonomik sistemin temel direklerini baltaladığına vurgu yaptı.
Diğer ülkelerin Batı’nın kurallarına uyma konusundaki isteksizliği Batılı seçkinleri çileden çıkarıyor
Putin, diğer ülkelerin Batı’nın kurallarına uyma konusundaki isteksizliğinin Batılı seçkinleri çileden çıkardığını, aceleci ve maceracı kararlar almasına neden olduğunu belirterek, Avrupa’nın bu zamanda kadar elde ettiği tüm ekonomik başarılarının ABD’nin talebi üzerine feda edildiğini de kaydetti.
“Avrupa’daki endüstriyel gelişme düzeyi, insanların yaşam kalitesi, sosyo-ekonomik istikrar ve tüm bunlar, Washington’dan gelen talimatla yaptırım fırınına atılarak yakılıyor. Dünya meselelerinde ABD’nin diktatörlüğünü korumak uğruna feda ediliyor” dedi.
Uluslararası hukuk Batı’nın isteği ile her zaman ayaklar altına alınabiliyor
Rusya’yı Ukrayna’daki askeri operasyonu nedeniyle suçlayan Batılı ülkelere seslenen Putin, “Uluslararası hukuk Batı’nın isteği ile her zaman ayaklar altına alınabiliyor. Yugoslavya, Irak ve Lübnan’daki savaşı kim başlattı? Bu eylemler sırasında Birleşmiş Milletler ’den herhangi bir yaptırım uygulandı mı? Bahanelerle Irak’ı, Yugoslavya’yı ve Lübnan’ı kim yok etti? Irak ve Belgrad’ı bombalarken uluslararası hukukun ilkelerini hiç kimse hatırlamadı” dedi.
Asya ekonomileri daha hızlı büyüyor
Putin, Asya ülkelerinin ekonomisinin Batılılardan daha hızlı büyüdüğünü, bu eğilimin gelecekte de devam edeceğini vurgulayarak, “Hatırlatmama izin verin. Son 10 yılda Asya ülkelerinin GSYH’si yıllık bazda yaklaşık yüzde 5 büyürken, ABD’nin ekonomisi yüzde 2, AB’nin ise yalnızca yüzde 1,2 büyüdü. Ama bu bile önemli değil, bu eğilimin devam etmesi önemli. Bu kaçınılmaz olarak neye yol açacak? Asya ekonomilerinin küresel GSYH içindeki payı büyüyecek ve 2015’te kaydedilen yüzde 37,1’lik oranlardan 2027’de yüzde 45’lere yükselecek” diye konuştu.
Rusya ile işbirliği yapmaya hazır ülkelerle yeni tedarik kanalları oluşturuyoruz
Yaptırımlar sonrası tedarik kanallarında büyük zorluklar yaşandığına dikkat çeken Putin, Rusya’daki iş dünyasının lojistiği hızla yeniden inşa edebildiğini ve Rusya ile işbirliği yapmaya hazır olan ülkelerle yeni tedarik kanalları oluşturabildiğini söyledi.
Putin, Kuzey Akım boru hattı ile ilgili yaşananlara değinerek, türbinlerin iade edilmesi halinde ülkesinin yarın çalışmalara yeniden başlamaya hazır olduğunu hatırlattı.
‘‘Bize türbini verin diyoruz, vermiyorlar. Sonra da Kuzey Akım’ı silah olarak kullandığımızı söylüyorlar. Bu nasıl silah ve kim kullanıyor? Kendi ilan ettikleri yaptırım kıskacında sıkışmış, ne yapacaklarını bilmiyorlar” dedi.
Avrupa’nın Rusya’dan ucuz gaz avantajına ihtiyacı yoksa, Rusya ile işbirliğine hazır başka ülkeler olduğuna vurgu yapan Rus lider, ucuz Rus gazını alan Avrupa ülkelerinin ekonomilerinin onlarca yıldır küresel rekabet avantajlarına sahip olduklarını, şimdi ise bu avantajı kaybettiklerini hatırlattı.